Reklam Alanı
Reklam Alanı

HABEROLDUK YURT BÜLTENİ – 6

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

1)YOZGAT’A ŞEHİT ATEŞİ DÜŞTÜ
 
BİTLİS’in Tatvan ilçesinde PKK’lı teröristlerle girilen çatışmada şehit olan Jandarma Teğmen Baki Koçak’ın (29) acı haberi Yozgat’ın Sarıkaya ilçesinde yaşayan ailesine ulaştı. Şehit Teğmen Koçak’ın babası Şevket Koçak, “Konuşmalarımızda şehit olacağını söylemişti. Vatan sağ olsun” dedi.
Jandarma Teğmen Baki Koçak’ın şehit olduğu haberi, Yozgat’ın Sarıkaya ilçesine bağlı Söylemez köyünde yaşayan babası Şevket ve annesi Keziban Koçak çiftine askeri yetkililer tarafından verildi. 1’i kız, 4 çocukları olan çift, büyük üzüntü yaşadı. Acı haberi alan yakınları ve komşuları, taziye için Türk bayrağı asılan eve akın etti.
Baki Koçak’ın babası Şevket Koçak, “Vatan sağ olsun, bir ölür bin diriliriz. Konuşmalarımızda şehit olacağını söylemişti. Milletimiz sağ olsun, vatan sağ olsun” dedi.
Evli olan şehit Teğmen Koçak’ın cenazesi, bugün köyünde toprağa verilecek.

Görüntü Dökümü
———————–
-Bayrak asılması
-Detay 
-Baba Şevket Koçak’ın konuşması

Haber-Kamera: Harun GÖKÇEOĞLU/ SARIKAYA (Yozgat), (DHA)-

=========================================

2) ‘MARMARA, ÖLÜ DENİZ HALİNE GELDİ’
 
TÜRKİYE Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, Marmara Denizi’nde ortaya çıkan müsilaj tehlikesiyle ilgili bölgede inceleme yaptı. Marmara’nın ‘ölü deniz’ haline getirildiğini kaydeden Dr. Kesici, şubatta sadece belirli bölgede artış gösteren alg kolonilerinin, ortam ve hava koşullarına bağlı olarak tüm Marmara ve Ege Denizi’ne yayıldığını söyledi.
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Su Ürünleri Fakültesi’nden emekli ve TTKD bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, Marmara Denizi’ndeki müsilaj tehlikesiyle ilgili inceleme yaptı. Dr. Kesici, ‘deniz salyası’ adı verilen, Marmara Denizi’nde son aylarda deniz yüzeyinde sarı- beyaz peltemsi tabaka, denizin iç kısımlarında da yeşil renkli ipliksi kümeler oluşturan mikroskobik alglerin ve denizanalarının aşırı çoğalması sonucu yapışkan koyu kıvamlı müsilajlaşma olayının hafife alınmaması uyarısında bulundu.
Müsilaj oluşumunu, denizlerin aşırı kirlenmesi ve tükenişinin göstergesi olarak açıklayan Dr. Kesici, ne doğa olayı ne de doğal olay olduğunu kaydetti. Kesici, “İnsanın denizlerde neden olduğu felakettir. Müsilaj, suların aşırı kirliliğinin göstergesidir, bulaşıcıdır, yayılmacıdır, geç kalınmakta ve acilen bilinen önlemler alınmalıdır” dedi.
BİYOKİMYASAL REAKSİYONLAR
Müsilajlaşmanın genellikle tek hücreli mikroorganizmalar olan alglerin aşırı çoğalmasının en önemli göstergesi olduğunu belirten Dr. Kesici, “Denizlerde, göllerde yıllardır dış ortamdan gelen, besi elementleri adı verilen azot, karbon, fosfor yüklerini taşıyan tarımsal, sanayi ve evsel atıkların oluşturduğu biyokimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan kirliliktir. Alg çoğalması, koy ve körfez gibi dingin kıyı alanlarında daha çok su yüzeyinde kümeler oluşturup, yayılmaya neden olmaktadır” diye konuştu.
‘İHMAL EDİLMEMELİ’
Deniz salyasının, denizlere, kanallara, tatlı su kaynaklarına, dereler ve yer altı sularına yayıldığına işaret eden Dr. Kesici, “Müsilajlama, toksik etkisi, kötü koku ve görüntü kirliliğiyle sularımızda denizdeki canlı yaşamının yanı sıra çevresindeki birçok canlı türünü sağlık, sosyal ve ekonomik bakımdan da olumsuz etkilemekte. Her yıl aşırı oranda artış göstermesi nedeniyle bir an önce bilimsel yöntemlerle önlem alınması ve ihmal edilmemesi gereken ülkemizin öncelikli konuları arasında yer almaktadır” dedi.
İç deniz Marmara’nın çok hassas dengelere sahip olduğunu kaydeden Dr. Kesici, “Son 40 yıl içinde sürekli derin deşarjla kirletilen deniz suyundaki kirlilikle ilgili önlemlerin alınmaması sonucunda denizin bünyesinde tutamadığı aşırı kirliliği kusmasıdır. Yeni bir olay olmayıp, daha önceki yıllarda da sürekli yaşanan, taşınan insan atıklarının kirlilik göstergesidir” diye konuştu.
KİRLİLİĞİN ÇARPICI RAKAMLARI
Müsilajın son günlerde esen kuvvetli rüzgar ve su hareketleri nedeniyle deniz üzerindeki görünürlüğü azalmış olsa da yok olmadığını belirten Dr. Kesici, “Tabakalaşma koylarda, boğazlarda, denizin iç kesimlerinde topoğrafik yapıya bağlı olarak kıyı ve dip çamurlarında Erdek, Yalova Koyu, Çanakkale Boğazı’nın belirli kesimlerinde hala katmanlar halinde görülmektedir” dedi.
Marmara Denizi çevresinde, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sinin yaşadığına dikkat çeken Dr. Kesici, evsel, endüstriyel ve nehirler aracılığıyla hem karasal hem deniz ulaşımından kaynaklanan kirlenme olayının büyük ölçüde olduğunu açıkladı. Arıtma tesislerinin çalıştırılmaması ve evsel kirliliğin problemin temelini oluşturduğunu kaydeden Kesici, kirliliğe neden olan çarpıcı rakamları şöyle sıraladı:
“Marmara’ya İstanbul’dan günde 1,2 milyon metreküp, Bursa’dan günde 0,3 milyon metreküp, İzmit’ten 0,2 milyon metreküp, diğer 5 şehirden 0,4 milyon metreküp olmak üzere bölge genelinde 2,1 milyon metreküp evsel atık su deşarj ediliyor. Deniz trafiğinin de toplam kirliliğe etkisinin yaklaşık yüzde 10 olduğu, büyük oranda da tarımsal, endüstriyel atıkların arıtılmadan dökülmesi müsilajlaşmanın temel nedenini oluşturmaktadır.”
‘ÖLÜ DENİZ OLDU’
Marmara’nın ‘ölü deniz’ haline geldiğini vurgulayan Dr. Erol Kesici, şubat ayında sadece belirli bölgede artış gösteren alg kolonilerinin, ortam ve hava koşullarına (akıntı-rüzgar-taşınma) bağlı olarak tüm Marmara ve Ege Denizi’ne yayıldığını söyledi. Kesici, araştırma sonuçlarına göre, Marmara ve Ege’deki müsilajlaşmanın Batı Karadeniz ve Marmara Denizi’nin canlı çeşitliliğinin giderek azalması ve suların su yosunları tarafından işgal edilmesine neden olduğunu dile getirdi.
‘MARMARA DENİZİ, TEDAVİ EDİLEREK DİNLENDİRİLMELİ’
Deniz kirliliği sürdükçe salyaların yüzeyi kaplamaya, yayılmaya ve istilaya devam edeceğini belirten Dr. Kesici, alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
“Bitki ve hayvan popülasyonu dengesinin sağlanması, denizlerin kirletilmemesi kadar önemli olan diğer bir bilimsel yöntemdir. Yapışkan bir madde olan deniz salyası hava koşullarının değişmesiyle yok olmaz. Salyaya maruz kalan gezi, taşıma, balıkçı ve diğer tüm tekneler, balıkçı av araçları, sahildeki kumluk taşlık alanlar kimyasal madde kullanmadan mekanik yöntemlerle temizlenmelidir. Denizden yoğun bir şekilde salya oluşumlarının toplanması zorunluluktur. Müsilajlaşmanın adeta tohumları olan alg kümeleri sahil, deniz içinden (dip çamurundan) mekanik yöntemlerle toplanmalıdır. Denizlerimize verilen atık sular ‘derindeniz deşarj’ sistemleri yerine ‘kademeli arıtma’ yöntemleri sonucunda verilmeli ve denizlerimiz kirletilmemelidir. Ekolojik bir yıkıma doğru sürüklenen Marmara Denizi, tedavi edilerek dinlendirilmeli, koruma altına alınmalıdır. Bilimsel çalışmalar için deniz suyu su kalitesi, klorofila miktarı, görünürlük, zoo ve fito-plankton türlerinin tür ve miktarını belirleyen erken uyarı sistemleri oluşturulmalı. Kıyı ve derinliğe bağlı deniz iç kesiminde istilayı önlemek için bir an önce harekete geçilmelidir.”

Görüntü Dökümü
———————–
– Dr. Erol Kesici’nin açıklamaları
– Marmara Denizi yüzeyindeki salyadan genel görüntü
– Marmara Denizi altına dalgıçların dalması
– Sualtı salya görüntüleri

Reklam Alanı

HABER-KAMERA: Mehmet ÇINAR/ ANTALYA,(DHA)

============================================

3) PROF. DR. BAŞKAYA: SAYILARI ARTAN AYILAR İNSANA YÖNELECEK, ÖNLEM ALINMALI
 
KARADENİZ Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şağdan Başkaya, “Ayı popülasyonu Karadeniz başta olmak üzere, Doğu Anadolu hatta Ege, Akdeniz’de bile iyice canlanmaya başladı. Bölgemizde artan ayı popülasyonundan vatandaşlarımız mustarip. Devletin bölgemizde sürekli artış gösteren ayı sorununa bir an önce çözüm bulması lazım” dedi.
Doğu Karadeniz’de yapılan envanter çalışmalarında önceki yıllara göre sayılarının arttığı belirlenen ayılar, indikleri yerleşim yerlerinde vatandaşlara korkulu anlar yaşatıyor. Trabzon’un Tonya ilçesinde ayıların köylere inmemesi için ormanlık alanlara sakatat bırakılarak önlem alınmaya çalışılıyor. Yönetimin riskli olduğuna dikkat çeken Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Şağdan Başkaya, “Ayı popülasyonu Karadeniz başta olmak üzere, Doğu Anadolu hatta Ege, Akdeniz’de bile iyice canlanmaya başladı. Bölgemizde artan ayı popülasyonundan vatandaşlarımız mustarip. Devletin bölgemizde sürekli artış gösteren ayı sorununa bir an önce çözüm bulması lazım” diye konuştu.
‘İNSANA YÖNELECEKLER’
Vatandaşların kendi çözüm yollarını doğru-yanlış ayırt etmeden uygulamaya çalıştığını anlatan Prof. Dr. Başkaya, şunları dedi:
“Tonya ilçesinde ayılar yerleşim yerlerine inmesin diye ormana hayvan sakatatlarını asarak kendi yerleşim yerlerinden uzak tutmaya çalışıyorlar. Bu çok doğru bir davranış değil. Ayılar otobur hayvanlardır. Yüzde 90 ot ile beslenirler. Av yaparak et veya leş de yerler. Ama böyle bir hayvana siz kanlı, pişmemiş et bırakırsanız doğada hem de fazla miktarda bu onu et arayışına yönlendirir. Üstelik ayılar daha iyi beslendikleri için ayı popülasyonunun daha da fazla artmasına neden olur. Ayılar zeki hayvanlar. Etlerin insan tarafından getirilerek ormana bırakıldığını biliyorlar. Zamanla etlerin kaynağına, yani insana yönelecekler.” 
‘DURUM FACİA İLE SONLANABİLİR’
Bölgede birçok insanın ayı ile karşılaştığını belirten Prof. Dr. Başkaya, “Ormanlardaki besin maddelerinin azalması da ayıların insanlara yakın yerlerde gıda temin etmek için gelmesine sebep olabiliyor. Ama en önemli etken ayıların popülasyonunun kontrolsüz yüksek oranda artmış olması. Araziden uzak insanlar bu gerçeği inkar ediyorlar ama köylüler yıllardır bu durumdan yaka silkiyorlar. Durum facia ile sonlanabilir. Bölge vatandaşı devletten bir adım atmasını bekliyor” dedi. 

Görüntü Dökümü
———————–
-Drone ile orman ve dağlardan görüntüler
-Ormanlardan görüntüler
-Vatandaş kameralarına yansıyan ayı görüntüleri
-Yayla evlerine giren ayılardan görüntüler
-Fotokapanlara yansıyan ayı görüntüleri
-Köylere sakatat bırakılması
-Prof. Dr. Şağdan Başkaya röportaj
-Haber genel ve detay görüntüleri

Haber: Aleyna KESKİN Kamera: Selçuk BAŞAR TRABZON-DHA

===========================================

4) GOL SEVİNCİ İLE TRİBÜNDEN ATLADI 
 
Misli.com 2’nci Lig play-off finalinde Kocaelispor’un ezeli rakibi Sakaryaspor karşısında attığı 2’nci gole sevinen Emre Eldem (41), tribünden atladı. Bacağı maçtan sonra sargıya alınan Eldem, “Gole sevinirken aşağı atladım. Arkadaşlarım düştüm, zannetti. Heyecandan atladım” dedi.
Misli.com 2’nci Lig play-off finalinde Kocaelispor ile Sakaryaspor, cuma günü İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Kocaelispor, ezeli rakibi Sakaryaspor’u 4-0 yenerek, 1’inci Lig’e yükseldi. Maçı tribünde izlerken, atılan 2’nci gole çok sevinen Kocaelispor taraftarı Emre Eldem, heyecanını kontrol edemeyip, yaklaşık 5 metre yükseklikteki tribünden atladı. Maçı izlemeye devam eden Eldem’in bacağı, maçtan sonra sargıya alındı.
‘KOCAELİSPOR’U CANIMI VERECEK DERECEDE SEVİYORUM’ 
Karşılaşmada gole sevinirken, aşağı atladığını söyleyen Emre Eldem, “Ben normalde Kocaelispor’un her maçına giderim, çok seviyorum. Canımı verecek derecede seviyorum. O gün 2’nci golden sonra sevinirken aşağı atladım. Arkadaşlarım, ağabeylerim düştüm, zannetti. Heyecandan atladım, sonuçta bu Kocaelispor. Hastaneye gidecek kadar sıkıntım yoktu, Allah’ıma şükürler olsun. Kocaelispor için canım feda. Yaklaşık 5 metreden aşağı düştüm, düştükten sonra tekrar maçı izlemeye devam ettim. Orada polisler yanıma gelerek ‘Ne yapıyorsun?’ dedi. Ben de ‘Ağabey kaldırsana beni’ dedim. Daha sonra kalkıp maçı izlemeye devam ettim. Bacağım sargıya alındı” diye konuştu. 

Görüntü Dökümü
———————–
-Emre Eldem ile röp
-Bandaj sarılmış sol bacağından detaylar
-Düşme anı görüntüsü

Haber-Kamera-Ergün AYAZ-Alişan KOYUNCU /İZMİT(Kocaeli)(DHA)

========================================

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!