Reklam Alanı
Reklam Alanı

DHA YURT BÜLTENİ – 5

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

 

BOLU DAĞI’NDA KAR YAĞIŞI DEVAM EDİYOR

BOLU Dağı’nın D-100 Karayolu ve TEM Otoyolu geçişinde kar yağarken, ulaşımı aksatacak seviyeye ulaşmadı. 
Bolu Dağı’nda perşembe akşamı başlayan ve aralıklarla etkili olan kar yağışı, bugün sabah saatlerinde de devam etti. Bolu Dağı’nın TEM Otoyolu ve D-100 Karayolu geçişlerinde kar yağışı nedeniyle Karayolları ekipleri, tuzlama çalışması yaptı. Kar, yolda tutmazken, yeşil alanlar ise beyaz örtüyle kaplandı. Yağış nedeniyle ulaşımda aksama olmadı. Bölgede ayrıca yer yer sis de etkili oldu. Sis Bolu Dağı’nın bazı noktalarında görüş mesafesini düşürdü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Yollardan görüntüler
-Detaylar

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,(DHA)

========

Reklam Alanı

ANTALYA- KONYA KARAYOLUNDA KAR ETKİLİ OLDU

*- Antalya- Konya karayolunda kar yağışı etkisini gösterdi. 

*- Bölgedeki kar kalınlığı 15 santime ulaşırken, Karayolları ekipleri yolun kapanmaması için yoğun şekilde çalışmalarını sürdürdü.

Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı 1825 rakımlı Alacabel geçidinde kar yağışı etkisini gösterdi. Gece başlayan ve aralıklarla şiddetini artıran kar yer yer tipiye döndü. Antalya- Konya karayolunun geçiş noktası olan Alacabel’de kar kalınlığı 15 santime ulaştı. Karayolları ekipleri yolun ulaşıma kapanmaması için yol açma ve kar kürüme çalışmalarını aralıksız sürdürdü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
————–
– Yoldan karlı görüntüler

HABER- KAMERA: Adem ÇETİN/AKSEKİ (Antalya), (DHA)

==========

TOROSLARIN SAKURA BAHÇELERİNDE GÖRSEL ŞÖLEN

*- Antalya’da ‘Toros Dağları’nın ardı’ olarak adlandırılan, Türkiye’nin meyve üretiminin yapıldığı önemli yayla bölgelerinde, ‘çiçek şöleni’ yaşanıyor. 

*- Doğa yürüyüşçüleri, çiçeklenen ve bölgenin coğrafi işaret tescili alan karyağdı armudu ile badem, kayısı, şeftali, armut, kiraz ve elma bahçelerinde doğa yürüyüşü, yoga ve fotoğraf çekimi yapıyor. 

Antalya, turizmin yanı sıra doğal güzellikleriyle de ilgi çekiyor. Toroslar’ın dik kayalıkları yerli- yabancı dağcıların odağı haline dönüşürken, antik Likya ve St. Paul yolları ile yüzlerce yıllık Yörüklerin göç yolları başta olmak üzere, kentin birçok dağlık ve ormanlık alanı doğa yürüyüşlerine ilgiyi artırdı. Yerli ve yabancı turistin yanı sıra, kentte yaşayanlar, hafta sonlarını 10- 20 kilometrelik bu parkurlarda yürüyüş yaparak geçiriyor. Doğa yürüyüşçüleri meyve bahçelerinde yoga yaparken bol bol da fotoğraf çekiyor. 
KARYAĞDI ARMUDU ÇİÇEKLERİ
‘Patika Doğa’ adlı yürüyüş grubu, iki yıl önce başlattığı meyve bahçelerinin çiçeklenme dönemi yürüyüşlerini, bu yıl da baharın gelmesiyle tekrarladı. Korkuteli bölgesine giden grup üyeleri, Antalya Ticaret Borsası tarafından coğrafi işaret tescili alınan karyağdı armudu bahçeleri başta olmak üzere, bölgedeki meyve bahçelerinde yürüyüş gerçekleştirdi. Grup üyeleri, karyağdı armudu, badem, erik, şeftali ve armut bahçelerinde 15 kilometreye yakın yürüdü.
‘TÜRKİYE’NİN EN GÜZEL BÖLGESİ’
‘Patika Doğa’ grubu kurucusu Nusret Yakışıklı, Türkiye’de meyve üretimi açısından ‘Toros ardı’ olarak adlandırılan ve Fethiye’den başlayıp, Elmalı, Korkuteli, Burdur, Isparta, Eğirdir ve Beyşehir göllerinin etrafı ile Ereğli, Karaman, Niğde’ye kadar olan bölgenin en güzel yerler olduğunu söyledi. Bu bölgelerdeki meyve bahçelerinde çiçeklenme dönemlerinin yükseklik, tür ve iklim farklılıklarına göre, mart ayında başlayıp, mayıs sonuna kadar sürdüğünü anlatan Yakışıklı, “İlk önce bademler çiçek açar. Ardından sırasıyla armut, erik, kayısı, şeftali, armut, kiraz ve en son elmalar çiçek açar. Bu coğrafyada uçsuz bucaksız meyve bahçeleri de var” dedi.
Meyve bahçelerini, Toroslar’daki bu güzelliği Japonya’nın sakura bahçelerine benzeten Yakışıklı, “Japonların sakura bahçesi varsa bizim de Toroslardaki meyve bahçeleri var. Her bahar ayı mart ayının sonu, nisan ayının başlarında Torosların meyve bahçelerinde, daha yaprakları açmadan çiçekleri açan karyağdı armutları, şeftali, kayısı, erik çiçekleriyle rengarenk doğa kendisini gösteriyor. Bizler de bu güzelliği kaçırmamak adına her sene doğa yürüyüşleri düzenliyoruz” diye konuştu. 
ANTALYA’NIN FARKLI BİR YÜZÜ
Bütün insanların bu güzellikleri görmesini arzu ettiklerini belirten Yakışıklı, “Buralar Antalya’nın farklı bir yüzü ve farklı bir boyutu. Yürürken yoga, meditasyon yapıyoruz, fotoğraf da çekiyoruz. Alternatif turizm açısından kendimizi farklı yönlere çevirmemiz gerekiyor. Alternatif turizmde ezberlerimizin de bozulması gerekiyor. Alternatif turizm dediğimiz zaman hep bilindik mağaraların peşinde değil, bahçelerin de peşinde koşmak lazım” dedi. 
UZAKDOĞULU TURİSTLERİN İLGİSİNİ ÇEKER
Doğa yürüyüşlerinin sportif ve sağlıklı yaşam amaçlı olduğunu belirten Nusret Yakışıklı, Antalya’nın alternatif turizm çeşitlerini geliştirmeye çalıştığına dikkati çekerek, mart ile mayıs ayları arasındaki 3 aylık sürecin alternatif turizm çeşidi olarak ele alınması gerektiğini, özellikle Uzakdoğulu turistlerin ilgisinin çekilebileceğini vurguladı. Bu tür etkinliklere uygun görsel şölen sunan meyve bahçeleri olduğunu belirten Yakışıklı, bahçelerin budama döneminde tomurcuklu kısımların çiçekçilik sektöründe de pazarlanabileceğini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Çiçek açmış ağaçlar arasında yürüyen grup
– Grubun yoga hazırlığı
– Yoga yapanların farklı açılardan görüntüleri
– RÖP: Nusret Yakışıklı ile röportaj

HABER-KAMERA: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,(DHA)

============================

ZEHİRLİ TRAKONYA BALIĞINA KARŞI ‘AYAKKABI GİYİN’ UYARISI
 
AKDENİZ Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, trakonya balığının sırt dikenlerindeki zehrin çok tehlikeli olduğunu belirterek, “Trakonyalar kendisini kuma gömerek, gözleri ve sırt dikenleri dışarıda avını bekler. Denize girenler, görmeden üzerine basabiliyor. Buralarda denize girerken, mutlaka ayakkabı giyilmeli” dedi.

Balon ve aslan balıklarının popülasyonunun artışı nedeniyle kıyıları tehlikeli hale gelen Akdeniz’de, su sıcaklığının artması nedeniyle trakonya balığı da kıyıya yakın yerlerde avlanmaya başladı. Akdeniz’in tehlikeli türleri arasında yer alan ve 4 farklı cinsi olan trakonya, balık avlamak için kendini kuma gömüyor. En tehlikeli türü ‘varsam’ olan trakonya balığı, zehirli dikenleri barındıran sırt yüzgeçlerini yelpaze gibi açarak, avını bekliyor. Yüzmek için denize girenler, fark etmeden üzerine basınca balığın sırt dikenlerindeki zehre maruz kalabiliyor.

‘SADECE GÖZLERİ VE SIRT DİKENLERİ KUM DIŞINDA KALIYOR’

Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, denize giren tatilciler ile kent sakinlerine balıkla ilgili uyarılarda bulundu. Trakonyanın sadece temasının dahi hastanelik edebileceğini belirten Prof. Dr. Gökoğlu, “Trakonya balıkları Akdeniz’in tehlikeli balıklarındandır. Sırt yüzgeçlerinde ve solungaç kapaklarında zehir bezleri var. Sularımızda 4 tür trakonya balığı var. Özellikle bölgede ‘edrekene’ olarak bilinen ‘varsam’, 4 tür arasında en tehlikelisi. Trakonyalar, kendini kuma gömerek, sadece gözleri ve sırt dikenleri dışarıda avını bekler. Aktif olarak hareket etmezler. Denize girenler görmeden üzerine basabiliyor veya kaçarken ayağına değebiliyor” dedi.

‘TEMAS BÖLGESİNE SICAK SU UYGULANMALI’

Balığın teması sonucu vakalar yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Gökoğlu, “Temas ettiği an mutlaka bir sağlık kuruluşuna gidilmesi gerekiyor. Eğer gidilemiyorsa o bölgeye hemen sıcak su uygulaması yapılmalı. 40-45 dakika sıcak su uygulaması devam etmeli. Özellikle kayalık bölgelerde ve kumluk alanlarda denize giriliyorsa mutlaka ayakkabı ile girmek gerekiyor. Kızıldeniz’den gelen tehlikeli türlerden önce de 4 trakonya türü, Akdeniz’in riskli ve tehlikeli balıkları içerisindeydi. Buna ait vakalar geçtiğimiz zamanlarda oldu” diye konuştu.

Antalya’da geçen haftalarda teknesiyle balık tutmaya çıkan Ali Bilgiç, oltasına takılan trakonya balığının saniyelik temasıyla hastanelik olmuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
(arşiv)
– Sahilden genel görüntü
– Denize girenlerden, yüzenlerden görüntü
– Amatör balıkçı Ali Bilgiç’in sosyal medyada yaptığı yayından görüntü
– Bilgiç’in trakonya balığını gösterirken
– Bilgiç’in hastanede acil serviste yatarken
***
– RÖP: Prof.Dr.Mehmet Gökoğlu ile röportaj

HABER-KAMERA: Semih ERSÖZLER/ANTALYA, (DHA) – 

========================

GÖNÜL GÖZÜYLE HEYKEL YAPIYORLAR
 
AYDIN’ın Efeler ilçesinde görme engelli vatandaşlar, açılan kursta heykel yapmayı öğreniyor.

Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şubesi üyeleri, kişisel gelişim kursunda Görsel Sanatlar Öğretmeni Begüm Tosun Akın tarafından düzenlenen kursa katıldı. Görme engelli kursiyerler, gönül gözüyle dokunarak killi çamura şekil verip heykeller yapıyor. Heykel kursunun yanında resim ve seramik kursu da alan görme engelli vatandaşlar, sanatın her dalında var olduklarını gösteriyor.

Görsel Sanatlar Öğretmeni Begüm Tosun Akın, “Öğrencilerimizle birebir iletişim kuruyoruz. Hepsi de çok başarılılar. İlk etapta Aydın yöresine ait objelerin heykellerini yapıyorlar. Engelliler haftasında bu eserleri sergi düzenleyerek beğeniye sunacağız” dedi.

Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şube Başkanı ve kursiyer Bayram Özen, “Bizim asıl amacımız resim ve heykel yapabilen, sanatın her dalında kendisini gösterebilen görme engellilerin sayısını arttırmak. Bu kursumuzu da sergi ile taçlandıracağız ve yaptığımız eserleri orada sergileyeceğiz” diye konuştu.

Kursiyer Emine Yılmaz da, “Doğuştan görme engelliyim. Aydın’da böyle bir kursun açıldığını duyunca çok heyecanlandım. Biz görme engelliler olarak maketlere dokunarak, onları hissederek bu heykelleri yapıyoruz. Aydın yöresindeki tarihi eserlerin heykellerini yapıyoruz. Bu bizim için sosyal bir aktivite oluyor” dedi.

Kursiyer Eray Yüksel ise, “Ressamlar nasıl gördükleri şeyi çiziyorsa, biz de elimizde dokunduğumuz, hissettiğimiz şeyleri inceleyip heykelleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Görme  engelliler heykel yaparken,
-Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şube Başkanı Bayram Özen ile röp.
-Görsel Sanatlar Öğretmeni Begüm Tosun Akın ile röp
-Kursiyer Bayram Özen röp.
– Kursiyer Emine Yılmaz röp.
-Genel ve Detay görüntüler

Haber Kamera: Cemal YILDIRIM / AYDIN, (DHA)

============================

MADENCİ BİBLOLARI KADINLARIN ELİNDE HAYAT BULUYOR

ZONGULDAK’ta evlerinin kömürlüğünü atölyeye çeviren Gülçin Yorulmaz(40) ve Aslıhan Yanık(35), kenti simgeleyen maden işçilerinin biblolarını yapmaya başladı. Gülçin Yorulmaz ve Aslıhan Yanık, yaptıkları hediyelik eşyaları internette satarak aile bütçelerine katkı sağlıyor.

Torna ustası Muhammet Yanık, hobi olarak madenci bibloları ve maden işçilerinin tasvir edildiği kömür vagonlu biblolar yapmaya başladı. Biblolar çevresinde büyük ilgi gören Yanık, kendi işi nedeniyle talebe yetişmekte zorlandı. Bunun üzerine Aslıhan Yanık, eşinden madenci bibloları yapmayı öğrendi. Komşusu ve arkadaşı Gülçin Yorulmaz da Aslıhan Yanık ve eşinin yardımıyla biblo yapmaya başladı. İki arkadaş, bir süre sonra Mithatpaşa Mahallesi’nde ki evlerinin kömürlüğünü atölyeye çevirerek seri üretime başladı. İki arkadaş, ürettikleri madenci bibloları, kömür motifli saat, isimlik ve ışıklı madenci feneri gibi hediyelik ürünler yaparak sosyal medyadan satışa sundu. Özellikle il dışında yaşayan Zonguldaklıların ve il dışına hediye götürmek için talep edilen ürünlere talep gün geçtikçe artmaya başladı. Yanık ve Yorulmaz, devlet desteği alarak işlerini daha da büyütmek için çalışmalara başladı.

Aslıhan Yanık, eşinin hobi olarak başladığı işi öğrenerek aile bütçesine katkıda bulunmaya başladığını söyledi. İlginin beklediğinden daha fazla olduğunu belirten Yanık, “Eşim çalıştığı için yetişmedi taleplere. Bu sefer ben devam etmek istedim. Merakımdan bende onu izliyordum. Arkadaşıma teklif ettim bu işi devam ettirmeyi. Onunla 1.5 yıldır kadınlarında desteğini alarak bu işe devam ediyoruz. Siparişlerimizde şu an iyi gidiyor. İl dışında yaşayan Zonguldaklılardan talep alıyoruz. Siparişe özel heykeller hazırlıyoruz. Yazılar yazıyoruz üzerlerine.” dedi.

DEVLET DESTEĞİYLE İŞLERİNİ BÜYÜTMEK İSTİYORLAR
Gülçin Yorulmaz işini severek yaptığını ifade ederek, “Daha önce çalışmamıştım. Bildiğim bir işte değildi. Tamamen meraktan başladık. Aile bütçesine de katkıda bulunuyoruz. Benim babam maden işçisiydi. Yıllar sonra böyle bir şey çıktı karşıma. Zonguldak’ın madencilerini temsil etmek, onların heykellerini yapmak çok hoşumuza gidiyor. Devlet desteği alarak işimizi büyütmek istiyoruz. İnşallah işimizi büyütürüz ve daha güzel yerlere geliriz. Bu da bizleri mutlu eder.” diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-Biten biblo ve diğer hediyelik eşyalardan detaylar
– Gülçin Yorulmaz ve Aslıhan Yanık’ın çalışması
-Aslıhan Yanık ile röp.
-Gülçin Yorulmaz ile röp.

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN-Aytaç ÖZTÜRK/ZONGULDAK,(DHA)

========================

MURATPAŞA’DA ‘MÜZİK SOKAKTA’ ETKİNLİKLERİ SÜRÜYOR

*- Antalya’da, Muratpaşa Belediyesi’nin covid-19 nedeniyle zor bir dönem geçiren şehrin müzisyenlerini kent sakinleriyle ‘Müzik Sokakta’ etkinliğinde buluşturuyor. 

*- Etkinliğin 2’nci haftasında, maske ve mesafe kurallarını ihlal etmeden parkları dolduran Antalyalıların adeta kulaklarının pası silindi, müzisyenler de dinleyicileriyle buluşmanın keyfini yaşadı.

Muratpaşa Belediyesi, pandemi nedeniyle çalışmalarına ara vermek zorunda kalan müzisyenlere destek olmak için 2 ay devam edecek Müzik Sokak’ta projesini başlattı. Şehrin müzisyenlerinin şehirle yeniden buluştuğu etkinlikte, her cuma müzik Muratpaşa’nın sokaklarından, parklarından, meydanlarından yükseliyor. 200’ün üzerinde müzisyenin aylar sonra dinleyicileriyle buluşacağı etkinlik için Aydın Kanza, Bayındır, Düden, Falez-2 parklarıyla birlikte her hafta değişecek farklı noktalarda sahneler kuruluyor.
İkinci haftasına giren projenin ana etkinlik noktalarından Falez-2 Park’taki dinletiye Antalyalıların ilgisi yoğun oldu. Sert esen rüzgara rağmen, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması öncesi nefes almak için parka gelenlerin, müziğin sesinin duyunca yaşadığı mutluluk yüzlerine yansıdı.
TÜRKİYE’YE ÖRNEK
Ailesiyle birlikte parka gelen Bahattin Dokuzel, “Böyle bir organizasyonla karşılaştığımız için çok mutlu olduk. Hemen masalarımızı çevirdik” dedi. Pandemi boyunca kalabalık ortamlardan uzak durduklarını, sosyal hayatı neredeyse sıfıra indirdiklerini anlatan Dokuzel, “Böyle bir park ortamında, açık havada böyle bir organizasyonunun yapılması çok hoşumuza gitti. Pandemi döneminde gençlerin de artık sosyal ortamlarda çalamadıkları ve ihtiyaçları olduğu için belediyenin böyle bir organizasyon yapması çok güzel. Örnek olmalı. Türkiye’deki bütün belediyelerinin gençlerimize sahip çıkması gerekiyor” diye konuştu.
‘İNANILMAZ MUTLUYUM’
İstanbul’dan kısa süreliğine Antalya’ya gelen Seda Özel, “Çok harika bir şeyle karşılaştık. Başka bir şey isteymişim olacakmış. Harika bir şey burada olmak” dedi. Merve Sak ise pandemi döneminde birçok müzisyen arkadaşının işsiz kaldığını belirterek, “Bu etkinlik çok iyi oldu. İnanılmaz mutluyum. Bu organizasyona bayıldım. Şahane. Belediyeye çok teşekkür ederiz” diye konuştu.
BİZLERİ ÖZLEMİŞLER
Falez- Park’ta sahne alan müzik grubun üyesi Saim Taştan, yaklaşık 10 yıldır sahne aldığını belirterek bu kadar zor bir dönemi hiç yaşamadığını söyledi. Mekanların kapalı olması dolayısıyla sadece müzisyenlerin değil birçok kişinin işsiz kaldığını aktaran Taştan, “Muratpaşa Belediyesi’nin böyle bir organizasyon gerçekleştirmesi sadece maddi açıdan değil manevi olarak da çok iyi geldi. Hem biz mutlu olduk hem de insanlar. Bizleri özlemişler” dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
– Sanatçıların sahnede performansından görüntü
– Parkta çimlerde sosyal mesafeli oturanlar
– Sandalyede oturanlar
– RÖP1: Bahattin Dokuzel ile röportaj
– Sahne performansından görüntü
– Çimler üzerinde uzanan, şarkıya ritm tutanlar
– RÖP2: Seda Özel ile röportaj
– RÖP3: Merve Sak ile röportaj
– Sahne performansı, tempo tutanlar, parktan farklı görüntülen
– RÖP4: Müzik grubun üyesi Saim Taştan ile röportaj

HABER-KAMERA: ANTALYA,(DHA)

=====================
 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!