Bağlama ustasından 65 yaş üstüne özel ‘kısıtlama’ türküsü

SİVAS’ta sipariş üzerine el yapımı bağlama üretimi yapan ve Aşık Veysel’in bir sazını da elinde bulunduran Şentürk İyidoğan (52), koronavirüs pandemisi sonrasında kısıtlama nedeniyle belli saatlerde dışarı çıkamayan 65 yaş üstü vatandaşlar için türkü besteledi. İyidoğan, Aşık Veysel’in sazıyla seslendirdiği ve ’65 yaş’ ismini verdiği türkü ile virüsün bir an önce bitip hayatın normale dönmesi isteğini dizelerine taşıdı.

Sivas kent merkezinde 4 Eylül Sanayi Sitesi içerisindeki atölyesinde uzun yıllardır sipariş üzerine bağlama üretimi yapan Şentürk İyidoğan, koronavirüs pandemisi sonrasında kısıtlama nedeniyle belli saatlerde dışarı çıkamayan 65 yaş üstü vatandaşlar için türkü besteledi. Kısa sürede sözlerini yazan ve bestesini yapan İyidoğan, eserini yıllardın kendisinde bulunan ünlü halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu’nun sazı ile seslendirdi. İyidoğan ’65 yaş’ ismini verdiği türküde virüsün bir an önce bitip hayatın normale dönmesi isteğini dizelerine taşıdı. İyidoğan ayrıca atölyesi önünde bulunan ve kendi çabasıyla kurduğu Aşıklar Müzesi içerisindeki halk ozanlarının minyatür heykellerinin ağzına bantla kapatıp maske görünümü vererek 65 yaş üstü vatandaşlar için farkındalık oluşturmaya çalıştı.

‘İNSANLAR BELLİ YAŞTAN SONRA OLGUNLAŞIP VERİMLİ OLUR’

Virüsün bir an önce bitmesini ve 65 yaş üstü vatandaşların artık sosyal hayata kavuşmasını istediğini belirten İyidoğan, “Belli bir yaşın üzerindeki vatandaşların evde kalmasını doğru bulmuyorum. Üstelik tam ihtiyaç duyduğumuz dönemde onlar evlerinde oturuyor. 65 yaş üstü insanların bu toplum içinde gezmeleri, gelecek nesille oturup konuşmaları, kendi tecrübelerini, hikâyelerini onlara aktarmaları, anlatmaları gerekirken bu pandemi vesilesiyle evde oturmaları üzücü bir durum. Bunun için de aklıma gelen eseri mümkün olduğu kadar yazdım. Burası Ozanlar Müzesi, baktığımız zaman hepsi 65 yaş üstü insanlar. Bu dönemde yaşasalar onları da susturmuş olacağımızdan bu verimi alamazdık. Oysaki insan belli bir yaştan sonra olgunlaşıp topluma bir şeyler verebilir. Bu sebeple bir an önce yeniden topluma karışmaları gerektiğini düşünüyorum. Yüzyıllardır gelen eserlerin tamamı yaşanmışlıklardan doğan eserlerdir” dedi.

İyidoğan’ın seslendirdiği türkünün sözleri ise şu şekilde:

Nedir suçum, ne günahım?

Yaş kemalde bileyim mi?

Varsa söylen kabahatim.

Nefesim yok güleyim mi?

Çoban olup dağı gezem.

Seyyah olup ahval yazam.

Sarraf olup inci dizem.

Yoksa durup öleyim mi?

Garip Şentürk ağır yüküm.

Evde belim büküm büküm.

Atmış beşten sonra mahkûm.