1- (Ek bilgilerle) MALTEPE’DE APARTMAN GİRİŞİNDE KÜÇÜK KIZA TACİZ İDDİASI
Ali Kerem BENGİ / İSTANBUL DHA – MALTEPE’de okuldan eve dönen 13 yaşındaki kız çocuğunun, arkasından binaya giren kişinin tacizine uğradığı öne sürüldü. Küçük kızın çığlıkları üzerine apartman sakinlerini karşısında gören saldırgan hızla kaçtı. Polisin, saldırganı yakalamak için çalışmasını sürdürüyor.
Olay, Altayçeşme Mahallesinde önceki gün saat 17.00 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre, okuldan dönen 13 yaşındaki öğrenci, evine gireceği sırada arkasından takip eden bir kişi taciz etmeye çalıştı.Saldırgan, öğrenciye evinin girişinde bir madde koklatmaya çalışınca kız öğrenci ile saldırganın arasında bir süre arbede yaşandı. Kız çocuğunun çığlıklarını duyan apartman sakinleri dışarı çıkarak duruma müdahale edince saldırgan olay yerinden kaçtı. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri, çevredeki güvenlik kamera kayıtlarını incelemeye aldı. Ekipler görgü tanıkların ifadeleri alınması için polis merkezine götürdü.
Kız çocuğunun ifadesi Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü’nde pedagog tarafından alındı. Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma sürüyor.
SALDIRGAN KIZIMIN ELİNİ AĞZINI KAPATARAK YERE DÜŞÜRMÜŞ
13 Yaşındaki kızın annesi Ebru Toker ‘Pazartesi günü babası kızımı okuldan alıyor. Saat 17.00 gibi apartmanın önüne bırakıyor. Kızım da apartmandan içeriye girerken arkasına baktığı sırada bir kişi eliyle kızımın ağzını kapatıp omuzuna vurarak yere düşürüyor. Kızım sırtında çantası var. Ondan dolayı fazla hareket edememiş. O saldırgan kızıma ilaç gibi bişey koklatmaya çalışmış. Daha sonra kızım çığlık atmaya başlamış. Çok bağırınca birinci kat komşumuz evden çıkıp aşağı inince saldırgan kaçmış.’ dedi.
UMARIM O SALDIRGAN YAKANIR EN İYİ ŞEKİLDE CEZALANDIRIR
Anne Toker ‘Ailece psikolojik olarak zor bir durumdayız. Psikolojik olarak doktorlardan yardım alıyoruz. Bir an önce kızım ve biz bu durumdan kurtulmaya çalışıyoruz. Şuan da normal hayatımıza devam ediyoruz. Umarım bu olaylar son olur diyeceğim. Son olmayacağını biliyoruz. Sürekli karşılaştığımız bir durum. Her zaman bu konularda kızımı bilgilendirdim. O bilinciyle şu an hayata tutundu kızım. Biz bugün bir kız çocuğunun canı yandığı için ağlaya olacaktık. Şu an benim kızım çok güçlü. Kendi canını kurtardı. Umarım o saldırgan yakalanır. En iyi şekilde cezalandırır. Haberlerde duyduğumuz gibi inşallah o saldırgan serbest bırakılmaz. Bu konuda emniyet güçlerimize güveniyorum” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
————-
-Polis ekiplerin sokakta araştırması
-Apartmandan detaylar
-Kızın annesi ile röp.
-Mahalle sakiniyle röp.
-Genel ve detaylar
===============
2- (Geniş haber) ÜMRANİYE’DE OTOMOBİLDEKİLERE SİLAHLI SALDIRI KAMERADA
Cengiz ÇOBAN – İsa ALMAÇAYIR / İSTANBUL (DHA) ÜMRANİYE’de park halindeki otomobilde oturan 3 kişi silahlı saldırıya uğradı. Olayda araçtaki kişi silahla yaralanırken, kaçan şüpheli de trafik kazası sonrası başından yaralandı. Yaşanan silahlı saldırı bir işyerinin kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi.
Olay saat 10.50 sıralarında Mehmet Akif Mahallesi Tavukçuyolu Caddesi’nde meydana geldi. Silahlı şüpheli içinde 3 kişinin olduğu aracın kapısını açarak ateş etmeye başladı. Araçtakiler dışarı çıkarak kaçmaya çalışırken, silahlı saldırgan ile araçtakiler arasında kovalamaca yaşandı. Silahlı saldırı sonrasında şüpheli yaya olarak kaçmaya başladı. Saldırgan kaçarken bir otomobilin çarpması sonucu yaralandı. Saldırı sırasında silahla yaralanan bir kişi özel bir araçla hastaneye götürülürken, silahlı saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri saldırıda kullanılan silahı şüpheliden aldı. Ekipler konu ile ilgili çalışma başlattı. OIay yeri inceleme ekipleri yaptığı çalışmada çok sayıda boş kovan buldu. Hastaneye kaldırılan yaralıların hayati tehlikelerinin olmadığı öğrenildi.
Görgü tanığı Nurullah Ateş “Araç içinde bir grup tartışma yaşandı. Şüpheli önce araçtaki bir kişiyi vurdu. Daha sonra araçtan çıkarak kaçmaya başlayanları kovalamaya başladı. Alacak verecek meselesi olduğunu anladım. ‘Dolandırdınız beni’ diye bağırıyordu ateş eden kişi.” diye konuştu
SİLAHLI SALDIRI KAMERDA
Bir kişinin silahla yaralandığı saldırı bir işyerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye yansıdı. Görüntülerde silahlı bir kişi içinde 3 kişinin bulunduğu aracın kapısını açtıktan sonra ateş etmeye başlıyor. Araçtan inen 2 kişi kaçmaya başlıyor. Kaçanlarla ,silahlı saldırgan arasında kovalamaca yaşanıyor.
Polisin olayla ilgili soruşturması devam ediyor.
Görüntü dökümü
-Şüphelinin yerdeki görüntü
-Polis ve sağlık ekiplerinden görüntü
-Şüphelinin saldırıda kullandığı silah
-Yaralının ambulansa konması
-Çevredeki vatandaşlardan görüntü
-Saldırının gerçekleştiği yerde boş kovanlar
-Olay yeri çalışması
-Görgü tanığı röp
-GÜVENLİK KAMERA GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Bir kişinin aracın kapısını açması
-Ateş etmesi
-Araçtakilerin kaçmaya çalışması
-yaşanan kovalamaca
-Genel ve detay görüntüler
===================
3- DENETİMLERDE OTOMOBİLİNDEN EKMEK BIÇAĞI ÇIKAN KİŞİ; MEYVE SOYMAK İÇİN KULLANIYORUM
Haber – Kamera: Vedat BAYRAKTAR – Zeki GÜNAL- Murat KORKMAZ – Cemal YURTTAŞ / İSTANBUL,(DHA)
İstanbul’da ‘Yeditepe Huzur’ denetimi yapıldı. İstanbul genelinde helikopter destekli yapılan denetimlerde otomobilinden büyük bir bıçak çıkan kişi, “Meyve soymak için yanımda” dedi. Bıçağa el konuldu.
İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü tarafından sabah saat 11.00’den itibaren 39 ilçede ‘Yeditepe Huzur’ denetimi başlatıldı. Denetime Narkotik Suçlarla Mücadele, Mali Suçlarla Mücadele, Terörle Mücadele, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Özel Harekat, Çevik Kuvvet ve Trafik ekiplerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda polis ekibi katıldı. Denetimlerde, araç sürücülerine Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgulaması yapıldı. Ayrıca, el çantaları, valizler ve araçlarda kontrol yapıldı. Trafik kontrollerinin de yapıldığı uygulamaya polis helikopteri de havadan destek verdi.
Fatih’te bir otomobilde yapılan aramada büyük bir bıçak ele geçirildi. Otomobilin sürücüsü, “Meyve soymak için yanımda taşıyorum” dedi. Polis ekipleri bıçağa el koyarak sürücü hakkında işlem başlattı. Kusurlu bulunan bazı araçlar ise trafikten men edilerek, otoparka çekildi.
KADIKÖY VE TAKSİM’DE DE DENETİM
Taksim Meydanı’nda da denetim yapıldı. Kadıköy Kuşdili Caddesi’nde gerçekleştirilen denetimlere de, İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, trafik polisleri ve özel harekat polisleri katıldı. Ekipler, cadde üzerinden geçen şüpheli araçları tek tek durdurdu ve aramalar yaptı. Araç içindeki kişilerin üst aramaları ve kimlik sorgulamaları yapıldı. Sürücü ve yolculara genel bilgi taraması (GBT) uygulandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
polisten detay
Araçlardan detay
Aramalardan detay
Çevreden detay
Men edilen araç detay
Eğitim köpeği detay
Genel görüntü ve detay
==================
4- (Özel) SULTANGAZİ’DE İNŞAATTA DÜŞEN İŞÇİ YARALANDI
Haber – Kamera: Emin YEŞİL / İSTANBUL, (DHA) Sultangazi’de çalıştığı inşaatta yaklaşık 4 metre yükseklikten düşen kalıp ustası Mustafa Berk ağır şekilde yaralandı.
Olay, Cumhuriyet Mahallesi Şehadet Sokak üzerinde meydana geldi. Sokaktaki inşaatta çalışan 47 yaşındaki kalıp ustası Mustafa Berk, dengesini kaybederek, yaklaşık 4 metre yükseklikten beton zemine düştü. Berk, kafasından yaralandı. Çalışma arkadaşları ve çevredekilerin haber vermesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralı işçiye ilk müdahale olay yerinde yapıldı. Yaralı işçi, olay yerinde yapılan ilk müdahalesinin ardından ambulansla Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Mustafa Berk’in sağlık durumunun ciddi olduğu öğrenildi.
Görüntü dökümü:
—————–
Yaralı işçi
İnşaat alanından çıkarılması
Röportaj
Genel ve detaylar
=================
5- ÜSKÜDAR’DA 81 YAŞINDAKİ ADAM SİLAHLA İNTİHAR ETTİ
Haber-Kamera:Murat KORKMAZ-Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR/İSTANBUL,(DHA)- Üsküdar meydanda bankta oturan 81 yaşındaki yaşlı adam silahla intihar etti.
Olay saat 10.00 sıralarında Üsküdar’da meydana geldi. Edinilen bilgiye göre meydanda bankta oturan 81 yaşındaki Elmas Erdal Özakıncı yanında getirdiği silah ile başına ateş etti. Yaşlı adam kanlar içinde yere yığılırken, silah sesini duyan çevredeki vatandaşlar kısa süreli panik yaşadı. Olayı görenler hemen polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri güvenlik şeridi çekerek, çevredeki vatandaşları uzaklaştırdı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Özakıncı’nın hayatını kaybettiğini belirledi. Polis ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından cenaze Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin morguna kaldırıldı. Cenazenin götürülmesinin ardından geriye kalan kanlı baston polis ekipleri tarafından alındı.
Görgü tanığı Eser Kaygı, “Silah sesi duyduk, yaşlı amca bir anda yere düştü. Silahla başından intihar etmiş” diye konuştu. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü dökümü:
——————
-Cenazenin yerdeki görüntüsü
-Polis ve sağlık ekiplerinden görüntü
-Yaşlı adamın bastonu
-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması
-Cenazenin kaldırılması
-Görgü tanığı röp
-Genel ve detay görüntüler
====================
6- (Özel) ESENYURT’TA KAMYONETLE KÖPEĞİ EZİP KAÇTI
Ersan SAN – Erol DEĞİRMENCİ / İSTANBUL , (DHA) – ESENYURT’ta, kamyonetin ezdiği köpek ağır yaralandı. Kamyonet sürücüsünün köpeği ezmesi ve daha sonra kaçması ise güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay, 25 Şubat Perşembe gecesi saat 02.45 sıralarında Esenyurt İncirtepe Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, cadde üzerinde seyir halinde olan kamyonet sürücüsü, köpeğin üzerinden geçip sürükledi. Olay sonrası ağır yaralanan köpek acı içinde yerde kalırken, sürücü olay yerinden uzaklaştı. Yaşananlar ise cadde üzerindeki bir apartmanın güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Görüntülere, kamyonetin köpeği ezip, sonra da kaçtığı anlar yer aldı.
Görüntü dökümü:
—————————-
(Güvenlik kamerası)
-Kamyonetin köpeği ezip, kaçtığı anlar
(Aktüel)
-Olayı görüntüleyen güvenlik kamerası
-Olay yeri
-Genel ve detay
====================
7- KILIÇDAROĞLU ATAŞEHİR’DE BİRİNCİ BÖLGE APARTMAN GÖREVLİLERİYLE BULUŞTU
Haber – Kamera: Beyza Nur GÜLER – Güven USTA / İSTANBUL, (DHA) Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ataşehir’de, Birinci Bölge Apartman Görevlileri ile bir araya gelerek, sorunlarını dinledi. İki bölümden oluşan toplantının ilk bölümünde Kılıçdaroğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu konuşma yaptı. Öte yandan Konut-İş Sendikası Başkanı Alican Kayhan, apartman görevlileri adına bir konuşma yaptı. Basına kapalı olarak gerçekleşen ikinci bölümde ise, apartman görevlilerin dertleri dinlendi. Pandemi nedeniyle toplantıya sınırlı sayıda apartman görevlisi davet edilirken, ilçe belediye başkanları da buluşmaya katıldı.
“BEN SİZİN SORUNLARINIZA TALİBİM”
Kılıçdaroğlu burada yaptığı konuşmada, “Siz görev yapıyorsunuz, ben biliyorum. Öyle 8-9 saat değil. Yeri geldiğinde 10-12 saat, hatta 24 saat görev yapıyorsunuz. Ama görünmüyorsunuz. Siyaset kurumu sizi görmüyor. Bir sürü büyük laflar yazılıyor vatan, millet, Sakarya… İyi de, her gün çalışan, doğru dürüst bayramı ve tatili bile olmayan, oturduğu yerler sağlıklı olmayan yüzbinlerce insanın sorunuyla acaba siyaset kurumu gelip ilgilendi mi? Sizin dertlerinizi dinlediler mi? Acaba, “Gideyim bir apartman görevlisinin evine, bir çayını kahvesini içeyim, bunların bir derdi var mıdır yok mudur?” diye geldi mi? Hayır, oy istemek için geldiler sadece. Beni iyi tanımanızı isterim, benim dostlarım vardır. O dostlarımın başında da sizler gelirsiniz. Bütün apartman görevleri, bütün işçiler, alın teri dökenlerin tamamı benim dostlarımdır. Ben size, gelin bana oy verin diye bir çağrı yapmıyorum, dikkat buyurun. Ben sizin sorunlarınıza talibim. Ben sizin, daha iyi bir yaşam sürdürmenizi istiyorum.” dedi.
“ÇOĞU YERDE KAYIT DIŞI ÇALIŞILIYOR”
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Çoğu yerde kayıt dışı çalışılıyor. Çalışıyor ama sigortalı değil. Bu bir hak çalmadır. Sigortasız çalıştırmak ne demektir biliyor musunuz? O kişinin geleceğini çalmak demektir. Şöyle bir anayasamız var. Bu anayasada der ki, “Çalışmak herkesin hakkıdır ve devlet çalışma alanlarını büyütmek zorudadır. Devlet bütün imkanlarıyla herkese istihdam alanları yaratmak zorundadır” diyor anaysa. Ama bugün 10 milyonun üstünde işsizimiz var. Belki sizin çocuklarınızdan da işsiz olan çok sayıda kişi var. İş bulamıyorsunuz çocuklarınıza. Neden? Torpiliniz yok. Üniversiteyi bitirmek de çözüm olmuyor iş bulabilmeniz için. Güçlü bir torpiliniz olmazsa, iktidardan yana bir torpiliniz olmazsa iş de bulamıyorsunuz. KPSS sınavlarında yüksek puanlar alabilir çocuklarınız. Sözlüde eleniyor. Niçin? torpili yok diye.”
“SİZİN HAKKINIZI TESLİM ETMEYEN KİŞİ, EYLEM PLANI AÇIKLIYORUM DİYOR”
Konuşmasında İnsan Hakları Eylem Planı’na da değinen Kılıçdaroğlu,
“Dün bir toplantı yapıldı İnsan Hakları Eylem Planı diye. Sizin hakkınız teslim edildi mi? Yasaların ön gördüğü bütün haklar size teslim edildi mi? Edilmedi. Size teslim edilirken önünde bir engel var mı? Hiç bir engel yok. Sizin hakkınızı teslim etmeyen kişi, eylem planı açıklıyorum diyor. Önce benim hakkımı teslim et, ondan sonra çık başka haklar varsa onlar için mücadele et. Efendim, düşüncesinden ötürü kimse hapse girmeyecek. Bugün düşüncesinden ötürü hapishaneler tıka basa dolu. Farklı düşündü diye. O yüzden insanlar korkuyorlar, “Örgütlenirsek başımıza bir bela gelir mi?” diye. Eğer bir ülkede, bir siyasi parti bir ülkeyi 19 yıl yönettikten sonra kalkıp da, ben insan hakları eylem planı açıklıyorum diyorsa, o ülkede insan hakları yok demektir. İnsan haklarının olmadığını itiraf etmek demektir” diye konuştu.
Görüntü dökümü:
————————-
-Toplantıdan detaylar
-Kılıçdaroğlu’nun konuşması
-Alican Kayhan’ın konuşması
-Genel ve detay
=====================
8- (Geniş haber) – MÜSLÜM GÜRSES ÖLÜMÜNÜN 8. YILINDA MEZARI BAŞINDA ANILDI
Burçak BOZKUŞ – Feridun AÇIKGÖZ / İSTANBUL, (DHA) – ARABESK müziğin unutulmaz ismi Müslüm Gürses, ölümünün 8’inci yılında, arkadaşları ve sevenleri tarafından Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı.
3 Mart 2013 tarihinde kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Müslüm Gürses için ölümünün 8’inci yıldönümünde Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anma töreni düzenlendi. Gürses’i anmak için Zincirlikuyu Mezarlığı’na saatler öncesinden gelen hayranları dua etti, kabri başında Kur’an-ı Kerim okundu. Aralarında Gürses’e benzerliği ile dikkati çeken hayranlarının da yer aldığı kalabalık, uzun süre ünlü sanatçının kabri başından ayrılmadı. Gürses için lokma dağıtıldı.
“ADANA’DAN MÜSLÜM BABA İÇİN GELDİK”
Adana’dan gelen tost ustası Mahmut Kurt, “Adana’dan geldik Müslüm Baba için. Baba’nın hayranlarına burada Adana’nın lezzetini, tostunu, acı atarak yedirmeye geldik. Kısmet olursa hazırlıyoruz şu anda. Müslüm Baba’mızın 8’inci yıl dönümü. Mekanı cennet olsun. Onun için geldik. Kısmet olursa her yıl geleceğiz artık. Adana’daki dükkanımızda Müslüm Baba’mızın sadece bir köşesi yok. Tüm dükkanımız Müslüm Babayla dolu. Onun anılarıyla yaşıyoruz” diye konuştu. Yapılan tost anmaya gelenlere dağıtıldı.
“BABAMIZI UNUTMADIK”
Usta Sanatçıya olan benzerliği ile dikkat çeken Yılmaz Tunç, “Biz babamızı unutmadık, unutturmayacağız. Her daim kabrinde olacağız. Biz burada bir aile gibiyiz. Hepimiz birbirimizi tanırız. Bir dostluk, bir kardeşlik ortamı var burada. Yılda 4-5 milyon insan geliyor buraya. Bu çılgın bir şey. Gerçekten böyle bir sevgi yok” dedi.
“MÜSLÜM BABA’YI HER ZAMAN YAŞATACAĞIZ”
Sabahın erken saatlerinden itibaren kabri başına gelen Müslüm Gürses hayranı Ahmet Özayan ise, “Bugün menfaatin bittiği, dostluğun buluştuğu yerdeyiz. Müslüm Baba’yı her zaman yaşatacağız. Yaşatmaya devam edeceğiz. Zaten onun dediği gibi gönül adamı olmayı tercih ettik. Burada kaynaştık. Birazdan mevlütümüzü okutacağız, ikramlarımızı yapacağız. Müslüm Baba’nın mekanı cennet olsun” diye konuştu.
Görüntü dökümü:
———————
-Mezarından detaylar
-Mezarı başındaki anma
-Hayranları ile röpler
-Genel ve detay
========================
9- İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ, İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ NÖROLOJİK BİLİMLERİ’NİN YENİ BİNASI AÇILDI
Haber – Kamera: Elif YAVUZ – Kubilay ÖZEV / İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Nörolojik Bilimlerinin yeni binası bugün açıldı. Açılışa çok sayıda akademisyenin yanı sıra İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut AK ile İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek katıldı.
İstanbul Tıp Fakültesi Nörolojik Bilimler yeni binasının açılışı bugün gerçekleşti. Depreme dayanıklı 5 katlı ağır çelik konstrüksiyon yapıdan oluşan Nörolojik Bilimler binası yarından itibaren poliklinik hizmeti vermeye başlayacak. Üniversitenin imkanları ve hayırseverlerin yaptığı bağışlarla tamamlanan bina sağlık alanında son teknolojik cihazlarla donatıldı. Kurdele kesildikten sonra binayı gezen akademisyenler ameliyathaneleri ve derslikleri ziyaret etti.
Açılışta konuşan İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut AK, “Bin akademisyenin ve toplamda 5 bin çalışanın hizmet sunduğu bir birimi kurduk. 50 anabilim dalının olduğu hemen her branşta bilim dalları altında da üç hizmet veriliyor. Yani tıp eğitimi, sağlık hizmeti ve bilimsel araştırmaların yürütüldüğü bir paylaşım alanı içerisindeyiz. Nöroloji, Nöroşirurji ve Nöroradyoloji yer alıyor. Bu hizmetler birbiri ile ortak çalışması gereken birimler. Bu imkanı bulmuş yerler” dedi.
İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek de yeni açılan binanın fiziksel imkanlarından bahsetti. Tükek, “Burada 65 hasta yatağımız mevcut. 6+1 izolasyon olmak üzere 14 yoğun bakım ve 5 adet ameliyathane ve 3 adet 70 kişilik dershaneden oluşan bir birim. Bu birimlerin ciddi anlamda uzmanlık gerektirdiği biliniyor. Epilepsi, MS merkezi, baş ağrısı kas poliklinikleri gibi merkezi gibi bir çok merkezin Türkiye’de ihtiyaç olduğunu ve bu ihtiyacı karşılamak adına da İstanbul Tıp Fakültesi’nde böyle bir birimin hizmet vermesi ve uzmanlaşması gerektiğini biliyoruz. Poliklinikler yarın hizmete başlayacak. Şu anda bir eksiğimiz yok. Ameliyathaneler de bir hafta sonra hizmet verecek” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
——————
-Açılıştan detaylar
-Ameliyathane ve odalardan detaylar
– İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut AK röp
– İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek röp
-Detaylar
======================
10- İSTANBUL’DA 2 GÜNDE 7 OTOMOBİL ÇALAN ŞÜPHELİLER KAMERADA
Ali AKSOYER – Adem VAROL / İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL’da son 2 gün içinde 7 otomobil çalan şüpheliler yakalandı. Hırsızlık anları güvenlik kameralarına yansırken, mahkemeye çıkarılan 7 şüpheliden 6’sı tutuklandı.
İstanbul genelinde son 2 günde gelen otomobil hırsızlığı ihbarları üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü Oto Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri çalışma başlattı. Kamera kayıtlarından yola çıkan polis ekipleri, şüphelileri Ataşehir’de kiraladıkları bir depoda otomobiller ile yakaladı. Şüphelilerin, 7 otomobilden 2’sinin beynini değiştirdikleri, sonrasında sahte plaka takıp kullanacakları belirlendi. Diğer 5 otomobilin ise parçalanmak üzere hazır edildiği tespit edildi. Şüphelilerin, fırın, market ve benzeri yerlerin önünde bekleyerek anahtarı kısa süreliğine üzerinde bırakılan otomobilleri hedef aldıkları belirlendi.
ADLİYEYE SEVK EDİLDİLER
Emniyetteki işlemleri tamamlanan , Uğur Y., Bekir C., Yıldırım K., Özkan E., Selahattin D., Veysel D. ve Ramazan A., Anadolu Adalet Sarayına sevk edildi. Adliyeye sevk edilen 7 şüpheliden 6’sı, tutuklanarak cezaevine gönderilirken, bir şüpheli adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Şüphelilerin, otomobili çaldıkları anlar güvenlik kameralarına da yansıdı.
Görüntü dökümü
-Şüphelilerin adliyeye sevk anı
-Güvenlik kamera görüntüleri
===================
11- FATİH’TE 1,5 MİLYON LİRALIK KAÇAK CEP TELEFONU ELE GEÇİRİLDİ
*4 bin 224 adet cep telefonunun ele geçirildiği operasyon kameraya yansıdı.
Ali ÇAĞLAR TINBEK / İSTANBUL, (DHA) FATİH’te piyasa değeri yaklaşık 1,5 milyon lira olan 4 bin 224 adet cep telefonu ele geçirildi. İş yeri ve depoya düzenlenen baskın anları kameralara yansıdı. Ele geçirilen cep telefonları İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sergilendi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlileri, dün Fatih’te bulunan bir iş yerinde kaçak cep telefonu bulunduğu ihbarını aldı. Harekete geçen ekipler, tespit edilen iş yerine ile iş yeri ile bağlantılı olduğu tespit edilen depoya baskın düzenlendi. Operasyon düzenlenen iş yeri ve depoda Türkiye’ye kaçak yolla sokulduğu anlaşılan piyasa değeri yaklaşık 1,5 milyon lira olan 4 bin 224 adet cep telefonu ele geçirildi. Öte yandan, cep telefonlarının yurda kaçak yolla getirtilerek devletin yüklü miktarda vergi kaybına uğratıldığı belirlendi. Depo ve iş yerinde bulunan gözaltına alınan 2 kişi hakkında “5607 Sayılı Kanuna Muhalefet” suçundan adli işlem yapıldı. Ele geçirilen cep telefonları İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Yerleşkesi’nde sergilendi.
Görüntü dökümü:
—————————–
-İş yeri ve depoya baskın anları görüntüleri
-Ele geçirilen cep telefonlarının görüntüleri
-Sergiden görüntüler
-Genel ve detaylar
=====================
12- (Geniş haber) MİT KUMPASI DAVASINDA KARAR
Halil Sadri YILMAZ İSTANBUL, (DHA) – FETÖ’nün 7 Şubat 2012’de MİT Başkanı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu bazı kamu görevlilerini ifadeye çağırmasına ilişkin 10’u tutuklu 18 sanığın yargılandığı “MİT Kumpası Davası”nda karar çıktı. Mahkeme heyeti, aralarında eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan ve Yurt Atayün’ün de bulunduğu 10 sanığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki duruşma salonlarında görülen davaya 10 tutuklu sanık getirilirken, taraf avukatları katıldı. Sanıkların son sözlerinin alınmasının ardından mahkeme heyeti davayı karara bağladı. Kararda sanıklar Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan, Kazım Aksoy, Nuh Mehmet Damgacı, Ayhan Albayrak, Sebahattin Kaplan, Musa Metin, Bilal İrice ve Ahmet Kılıçarslan’ın “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Heyet, kararında tutuksuz yargılanırken ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Ahmet Kılıçarslan, Musa Metin, Sebahattin Kaplan ve Bilal İrice’nin tutuklanmasına karar verdi. Heyet ayrıca sanıklar Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan Kazım Aksoy ve Ayhan Albayrak’ın “Resmi belgede sahtecilik” suçundan 9’ar yıl hapis cezasıyla cezalandırılmalarına da hükmetti.
5 SANIĞA DEĞİŞEN ORANLARDA HAPİS CEZASI
Sanık Mustafa Gökkılıç’ın “Örgüt üyeliği” ve “Soruşturmanın gizliliğini ihlal” suçlarından toplam 8 yıl 4 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildi. Heyet, sanıklar Oğuzhan Ceylan, Erkan Ünal, Veli Tuluy ve Fazıl Adnan İzgi “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırdı.
2 SANIK BERAAT ETTİ
Mahkeme heyeti, Mehmet Deveci ve Aykut Güçlü’nün tüm suçlardan ayrı ayrı beraatine karar verdi. Heyet sanık Faik Şaşmaz’ın aynı suçtan daha önce yargılandığı ve sanık hakkında verilen beraat kararının kesinleştiğini belirterek Şaşmaz hakkındaki davanın reddine karar verdi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Fetullahçı Terör Örgütü’nün, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ne karşı açıktan giriştiği ilk operasyon olarak tanımlanan ve MİT Başkanı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu bazı kamu görevlilerini ifadeye çağrıldığı 7 Şubat 2012’deki MİT kumpasına ilişkin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 154 sayfalık iddianamede ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 61. Türkiye Hükümeti, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve 4 MİT mensubu mağdur olarak yer almıştı. İddianamede FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve dönemin emniyet, yargı ve MİT sözde imamlarının da içerisinde bulunduğu 15’i firari 34 sanık hakkında “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme”, “Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” veya “Silahlı terör örgütüne üye olma”, “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme”, “Gizliliğin ihlali” ve “Nitelikli resmi belgede sahtecilik” suçlarından birer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 26 yıl ile 53 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyordu. İlk duruşma 22 Haziran 2020’de görülmüştü ve MİT’i temsil eden Hazine ve Maliye Bakanlığı avukatı yargılamanın kapalı yapılmasını talep etmişti. Mahkeme de kamu güvenliğini tehlikeye düşürecek hususları göz önüne alarak, duruşmanın basına kapatılmasına ve yayın yasağı alınmasına karar vermişti. Ayrıca mahkeme, haklarında yakalama kararı bulunan aralarında örgütün elebaşı Fetullah Gülen’in de bulunduğu 14 sanığın dosyasının ayrılmasına karar vermiş, “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan sanık Aykut Akbulut’un da dosyasını ayırmıştı. Böylece davada 18 sanık kalmıştı.
Görüntü Dökümü:
——-
-Arşiv
=================
13- (Geniş haber) ESKİ TMSF BAŞKAN YARDIMCISI FETHİ ÇALIK’IN ZİMMET DAVASI’NDA KARAR
Özden ATİK / İstanbul, DHA Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) yönetiminde olan Uzan Grubu’nda el konulan lüks yatların satışı sürecinde haksız yere ödeme yaptıkları iddia edilen eski TMSF Tahsilat Dairesi Başkan Yardımcısı Fethi Çalık’ın aralarında bulunduğu 13 sanığın yargılandığı “zimmet” davasında karar çıktı. Mahkeme, eski TMSF Tahsilat Dairesi Başkan Yardımcısı Fethi Çalık ve Celal Levent Sadıkoğlu’nun arasında bulunduğu 6 sanığı “Zimmet” suçundan 6 yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme 7 sanık hakkında ise “Zimmet”, “Özel belgede sahtecilik ve banka zimmeti” suçlarından beraat kararı verdi.
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Nazım Barış Çağçağ, İsmail Murat Çağatay, Deniz Bozkurt, Fethi Çalık, Serdal Can ve Beyti Kesim katıldı.
“TAMAMEN GÖREVİMİZİ İFA ETTİK”
Duruşmada, sanıklar esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmalarını yaptı. Sanık Fethi Çalık son savunmasında, “Oğuz Akyüz (eski Fon Denetçisi) benim yedi sülalemi inceledi, hiçbir eksiklik bulamadı. Oğuz Akyüz’ün düzenlemiş olduğu rapor tamamen komplodur. 17-25 Aralık’ta TMSF’de müdür olarak görev aldı. Daha sonra 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra FETÖ imamı olduğundan dolayı KHK ile görevden uzaklaştırıldı. Danıştay 1. Hukuk Dairesinde de bu raporlar dikkate alınmadan Başbakanlık Teftiş Kurulu’ndan rapor alınması şeklinde karar verildi. TMSF’nin 5 milyar dolar beklentisi vardı. Biz 20 milyar dolar tahsilat sağladık. Bizden sonra tahsilat da olmadı. Tamamen görevimizi ifa ettik. Usulsüz bir işlem yapmadık, beraatimi talep ederim” dedi. Diğer sanıklar da beraatlerini talep ettiler.
6 SANIĞA ZİMMET CEZASI
Mahkeme heyeti, sanıklar Fethi Çalık, Deniz Bozkurt, Serdal Can, Celal Levent Sadıkoğlu, Yaşar Akgün ve Yusuf Adıgüzel’i “Zimmet” suçundan önce 6 yıl hapis cezasına çarptırdı. Heyet, suçun zincirleme biçimde işlendiğinin anlaşılması gerekçesiyle sanıkların cezasını 7 yıl 6 ay hapse çıkardı. Sanıkların duruşmalardaki tutum ve davranışlarını dikkate alan heyet, takdiri indirim uygulayarak sanıklar hakkında netice olarak 6 yıl 3’er ay hapis cezası verdi. Heyet, sanıklar Fethi Çalık ve Serdal Can hakkında ayrıca “Özel belgede sahtecilik” suçundan zaman aşımı süresi dolduğundan davanın düşürülmesine de karar verdi.
7 SANIĞA BERAAT
Heyet sanıklar Nazım Barış Çağçağ, Beyti Kesim, Murat Saraçoğlu, Hasan Erşen, Ömer Faruk Topuz, Hakan Kemal İmir, İsmail Murat Çağatay hakkında “Zimmet”, “Özel belgede sahtecilik ve banka zimmeti” suçlarından beraat kararı verdi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklardan Fethi Çalık’ın suç tarihinde TMSF Başkan Yardımcısı ve Uzan Grubu Ortak Yönetim Kurulu Başkanı, Deniz Bozkurt’un ise yine Uzan Grubu Ortak Yönetimi’ne ait şirketlerin Genel Müdürü olduğu belirtiliyordu. İddianamede diğer sanık Celal Levent Sadıkoğlu’nun ise Levent Yatçılık Turizm ve Ticaret A.Ş’nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu ifade ediliyordu. İddianamede, Fethi Çalık ve Deniz Bozkurt’un görevleri gereği gözetmekle yükümlü oldukları TMSF denetimindeki şirketlerin maddi kaynaklarını ihalesiz ve usulüne uygun teklif alınmaksızın yapılan işlemlerle, geçmişe dönük yönetim kurulu kararları ve sözleşmeler düzenlemek, abartılı ve gerçeği yansıtmayan faturalarla ödemeler yapmak, ödemelerin gizlenmesine yönelik faturalar düzenlenmesi şeklinde zimmetin açığa çıkmasını önleyici hileli davranışlarda bulundukları anlatılıyordu. Sanıkların diğer sanık Levent Sadıkoğlu ile hareket ederek kamu zararına yol açtıkları ve Sadıkoğlu lehine haksız kazanç sağladıkları öne sürülüyordu. Sanıklar Fethi Çalık, Deniz Bozkurt, Celal Levent Sadıkoğlu’nun, “zimmet” suçundan 5 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyordu. Ayrıca dosyaları birleşen sanık Yusuf Adıgüzel ve Yaşar Akgün ile 4 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezası talep ediliyordu. Farklı mahkemelerde bir kısım sanıklar hakkında görülen davaların, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya ile birleştirilmesine karar verilmişti.
