1- (ÖZEL) HALİÇ’TE DENİZE ATLAYAN KİŞİYİ YOLCU TEKNESİ KAPTANI KURTARDI
Zeki GÜNAL / İSTANBUL, (DHA) BEYOĞLU Unkapanı Köprüsü’nden denize atlayarak intihara kalkışan kişiyi, yolcu teknesi kaptanı kurtardı.
Olay, Unkapanı Köprüsü’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, önce köprünün demir korkuluklarına çıkan bir kişi daha sonra kendini denize attı. Bir süre sonra denizde çırpınmaya başlayan kişiyi, Haliç’te teknesiyle yolcu taşıyan kaptan Hasan Mutlu fark etti. Teknesini denizde çırpınan kişinin yanına yanaştıran kaptan, bayılmak üzere olan kişiye ip atarak teknesine çıkardı. Suya atlayan genci, sakinleştiren Hasan Mutlu, “Bir can daha kurtardık” dedi.
Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen deniz polisi, tekneden aldığı kişiyi kıyıdaki sağlık ekiplerine teslim etti. Deniz Polisi de kaptan Hasan Mutlu’ya teşekkür ederek olay yerinden ayrıldı. Unkapanı Köprüsünden atlayıp su üstünde çırpınan kişinin kurtarılma anı ve yaşanan can pazarı cep telefonu ile görüntülendi.
Görüntü Dökümü:
———————–
-Cep telefonu görüntüsü
-Unkapanı Köprüsünden atlayan genç
-Gencin su üstünde çırpınması
-Hasan Kaptanın gence ip atması
-Gencin tekneye çekilmesi
-Kurtarılan gence moral verilmesi
-Deniz Polisinin gelişi
-İntihar girişiminde bulunan gencin Deniz Polisi botuna alınması
-Gencin kıyıdaki ambulansa verilmesi
-Hasan Kaptan’ın “Bir can Daha Kurtardıkö demesi
-Genel ve detaylar
====================
2- (Yeni görüntülerle) MALTEPE’DEKİ VİLLADA “KAR MASKELİ” KORONAVİRÜS PARTİSİNE POLİS BASKINI
İdris TİFTİKCİ / İSTANBUL (DHA) Maltepe’de sabaha karşı parti verilen villaya polis baskın yaptı. Partiye katılan 25 kişiye 3 bin 150’şer lira ceza kesildi. Partiye katılanlar villadan ayrılırken ilginç görüntüler ortaya çıktı. Kadınlardan biri görüntülendiğini fark edince koşarak kaçarken, yüzüne kar maskesi takan bir diğer kadın ise kameralara el hareketi yaptı.
Maltepe’de bulunan villada gece saatlerinde parti yapıldığı haberini alan polis ekipleri, harekete geçti. Ekipler, söz konusu adrese baskın yaptı. Villayı basan polis içeride kostümlü parti yapıldığını tespit etti. Koronavirüs tedbirlerini de hiçe sayan çoğu kişinin yüzüne kar maskesi de taktığı görüldü. Partiye katılan ve aralarında sosyal medya fenomenlerinin de olduğu 25 kişiye 3 bin 150’şer lira ceza kesildi.
Villadan ayrılmaya çalışan bir kadın görüntülendiğini anlayınca koşarak kaçtı. Yüzüne kar maskesi takan bir diğer kadın ise kameralara el hareketi yaptı.
Görüntü dökümü:
—————–
-Baskın anları ve villadan çıkma anlarına ait yeni görüntüler
////////////////////
-Partiden çıkanlar
-Polis ekipleri
-Kostümlüler
-Maskeliler
-Detaylar
==================
3- (havadan görüntülerle) KARTAL SAHİLİ’NDE “DENİZ SALYASI” ENDİŞESİ
Mustafa ESEN-Ali Kerem BENGİ İSTANBUL DHA – KARTAL sahilini “deniz salyası” sardı.
Kartal sahilini saran deniz salyası çevre sakinlerini endişelendirdi. Kartal sahilinde 3 gündür görülen deniz salyası çevre sakinlerinin endişelenmesine neden oldu. Sahili saran ve dibe çöktüğünde deniz canlıları için büyük tehlike oluşturan deniz salyası havadan da görüntülendi. Salyayı kirlilik olarak yorumlayan sahildekilerden Kemal Bulut, “Bu kirlilik iki, üç gündür var. Önce beyazdı sonra sarı oldu. İleride bir dere var ama oradan aktığını zannetmiyorum. Denizin altından ya da gemiler bazen gece duruyor, onlardan kaynaklanıyor olabilir” şeklinde konuştu.
Arkadaşları ile birlikte sahilde gezen Hakan Akbaş ise, “Kaynağını bilmiyorum ama çok pis duruyor. İlerlerde çok fena kanalizasyon kokusu geliyor ve nefes almakta güçlük çektim. Haftada bir sahili kullanıyorum, o zaman da temiz görmek isterim” dedi.
Görüntü Dökümü
————————–
-Drone görüntüleri
-Denizdeki salya
-Dere çıkışından görüntü
-Sahil boyunca genel görüntü
-Aktüel görüntü
-Sahilde oturan vatandaşlar
-Vatandaşlar röportaj
-Genel ve detay
====================
4- (ÖZEL)- HURŞİT TOLON’A “DARBECİ” DİYEN CEM KÜÇÜK’E 2 YIL 4 AYA KADAR HAPİS İSTEMİ
Özden ATİK / İstanbul, DHA – Bir televizyon kanalındaki programda emekli Orgeneral Hurşit Tolon için “darbeci ve cuntacı” şeklindeki ifadeler kullandığı gerekçesiyle Cem Küçük hakkında “Hakaret” suçundan 2 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüpheli Cem Küçük’ün 14 Şubat 2020’de bir televizyon kanalındaki programda “Ergenekon, Balyoz sapına kadar doğru bir olay o zaman milletin bu darbe ihtimalleri doğruydu. (…)Hurşit Tolon bunların hepsi sapına kadar darbeci ve cuntacı adamlardır” ifadelerini kullandığı belirtildi. Bunun üzerine Hurşit Tolon’un darbe girişimiyle alakalı dosyalarda adının geçmediği, yalnızca bir dosyada adının geçtiğini, o dosyada da beraat kararı aldığını belirtilerek savcılığa şikayette bulunduğu anlatıldı.İddianamede, söz konusu yayının incelendiği ve şüpheli Cem Küçük’ün şikayete konu sözleri söylediği tespit edildi.
TARAFLAR UZLAŞMADI
Şüpheli Cem Küçük’ün ifadesinde, hiçkimseyi zan altına bırakma çabasında olmadığını, zihniyeti eleştirdiğini, 2006-2007-2008 yıllarında yaşanan olaylara gazeteci kimliğiyle eleştiride bulunduğunu söylediği de iddianamede yer aldı. Şikayetçi Hurşit Tolon’un, İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamasında tüm suçlamalardan beraat ettiğinin ve bu kararın da kesinleştiğini tespit eden savcılık, Cem Küçük’ün hakaret suçunu işlediğine kanaat getirdi. “Hakaret” suçunun uzlaşma kapsamında kalması nedeniyle dosyanın Uzlaştırma Bürosu’na gönderildiği, tarafların uzlaşmalarının sağlanamadığı kaydedildi. Bunun üzerine şüpheli Cem Küçük hakkında “Sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle hakaret” suçundan 3 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi. İddianame kabul edilirse Cem Küçük, İstanbul Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanacak.
============================
5- SAHTE HOCAYA ‘TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI’NDAN 10 AY HAPİS
Ahmet YEŞİLMEN / İSTANBUL (DHA) SOSYAL medyada cinsel istismar görüntüleriyle tepkilere neden olan ve ‘Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık’ suçundan 7 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan sahte hoca Burhan Dalğali ‘Terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan yargılandığı davada 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ceza ertelendi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanık Burhan Dalğali katılmadı, avukatı hazır bulundu. Duruşmada tanık dinlendi. Fotoğrafı çekip paylaştığı hatırlatılan tanık Tuncer Dalğali, 100 kişilik bir iftar olduğunu belirterek, “Fotoğrafı çektik, paylaştık” dedi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Dalğali’yi ‘Terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli Burhan Dalğali’nin 21 Haziran 2015’te bir iftar programında çekilen fotoğraflarının akrabası olan ve hakkında “Terör örgütü üyeliğinden” dava açılan Tuncer Dalğali tarafından facebook hesabında “HDP İlçe binasında iftar” yazısıyla paylaşıldığı kaydedildi. Programın yapıldığı yerde örgütü simgeleyen bayrakların bulunduğu, Abdullah Öcalan başta olmak üzere birçok örgüt mensubunun resimlerinin duvarda asılı olduğu, örgütsel bayrakların bulunduğu ve Burhan Dalğali’nin masada elleri açık bir şekilde dua eder halde oturduğu belirtildi. İddianamede, sanık Burhan Dalğali’nin “Silahlı terör örgütü propagandası” suçundan 4 yıldan 10 yıla kadar hapsi talep ediliyordu.
DİNİ DUYGULARI İSTİSMAR SUÇUNDAN 7 YIL 3 AYA KADAR HAPSİ İSTENİYOR
Bir kadının çıplak vücuduna yazılar yazdığı iddia edilen Burhan Dalğali kadına cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle sosyal medyada gündeme gelmişti. Söz konusu görüntülerle ilgili hakkında suç duyurusunda bulunulmadığı öğrenilen Burhan Dalğali dolandırıcılık suçlamasıyla gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Burhan Dalğali çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanmıştı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Dalğali hakkında “Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık” ve “Tekke ve Zaviyelerle Türbeleri Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun’a muhalefet” suçlarından 2 yıldan 7 yıl 3 aya kadar hapis cezası isteniyor. Şüpheli Dalğali’nin Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 18 Aralık’taki duruşmada bu suçtan tahliyesine karar verilmişti. Bu dava devam ediyor.
Görüntü Dökümü:
———————–
ARŞİV
===========================
6- ANAOKULUNDA ÖĞRENCİLERE ŞİDDET DAVASINDA SANIĞA 1 YIL 9 AYA KADAR HAPİS İSTEMİ
Halil Sadri YILMAZ / İSTANBUL, (DHA) TUZLA’da 2018 yılının şubat ayında özel bir anaokulunda 30 öğrenciye şiddet uyguladığı iddiasıyla yargılanan öğretmen Güler M.’nin esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, ‘Zincirleme şekilde kötü muamele’ suçundan 1 yıl 9 aya kadar hapis istedi.
Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Güler M. katılmadı. Duruşmada taraf avukatları yer aldı. Şikayetçi avukatı Sevil Hartavi “Çocuklara eğitim verilirken şiddet gördükleri dosya safahatında açıktır. Biz sanığın eyleminin kötü muameleden daha yüksek olduğunu düşünüyoruz. Çocukların yaşlarına göre davranış bozuklukları vardır. Bir an önce adaletin tecelli etmesini ve sanığın her bir çocuk için ayrı ayrı cezalandırılmasını istiyoruz” dedi.
1 YIL 9 AYA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Cumhuriyet Savcısı Kenan Pehlivan esas hakkındaki mütalaasında yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller kapsamında sanık Güler M.’nin üzerine atılı zincirleme biçimde kötü muamele suçunu işlediğine kanaat getirdi. Savcı Pehlivan, sanık Güler M.’nin ‘Zincirleme şekilde kötü muamele’ suçundan 2 ay 15 günden 1 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
DURUŞMA ERTELENDİ
Müşteki avukatı Hartavi, mütalaaya karşı söz alarak “Biz suçun zincirleme şekilde yapıldığı değil de her bir çocuk için ayrı ayrı kaldığını düşünüyoruz. Bu hususta beyanda bulunmak için süre talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Ara kararını açıklayan mahkeme, mütalaaya karşı beyanda bulunmak için avukatlara süre vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede sanığın ayında bir anaokulunun sahibi ve öğretmeni olduğu, anaokuluna giden oğlunun vücudunda morluklar gören müşteki Zeynep Atasever’in sanık Güler M.’ye ait olduğu iş yerinde işe girdiği anlatılıyor. Zeynep Atasever’in sanığın öğrencilere uyguladığı şiddeti ve onları yarı çıplak vaziyette ve topluca tuvalete giriş görüntülerini cep telefonu ile çektiği bilgisine yer verilen iddianamede, sanığın toplam 30 çocuğa şiddet uyguladığı kaydediliyor.
İddianamede sanık Güler M.’nin ‘Zincirleme şekilde kötü muamele’ suçundan 2 ay 15 günden 1 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
Görüntü dökümü:
—
Arşiv
====================
7- SAĞLIK ÇALIŞANINA SALDIRI DAVASINDA SANIĞIN TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ
Özden ATİK / İstanbul, DHA İSTANBUL Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde sağlık çalışanı Rıfat Babayiğit’i, maskesini doğru takması için uyarıda bulunduğu gerekçesiyle darp ettiği iddiasıyla tutuklu yargılanan Furkan Toraman’ın tahliye talebi reddedildi.
İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya müşteki-sanık Furkan Toraman tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’nde (SEGBİS) yaşanan teknik arıza nedeniyle katılamadı. Müşteki-sanık Rıfat Babayiğit ise duruşmaya gelmedi.
SAĞLIK ÇALIŞANI İÇİN KATİ RAPOR ALINACAK
Hakim, bir önceki celse sol gözünde yüzde 95 görme kaybı olduğunu belirten hasta bakıcı Rıfat Babayiğit’in gözündeki kayba ilişkin kesin rapor alınması için Adli Tıp Kurulu 2. İhtisas Kurulu’na yazılan yazıya cevap geldiğini belirtti. Adli Tıp Kurumu’nca Rıfat Babayiğit hakkında kesin rapor verilebilmesi için sadece hastane raporlarının yeterli olmadığı, muayene edilmesi gerektiğinin bildirildiği belirtildi. Bunun üzerine söz verilen müşteki-sanık Babayiğit’in avukatı Emir Şahin, “Müvekkilimi muayenesi için ilerleyen günlerde Adli Tıp Kurumu’na götüreceğim” dedi.
TUTUKLULUĞUNA YAPTIĞI İTİRAZ REDDEDİLDİ
Müşteki-sanık Furkan Toraman’ın tutukluluğuna ilişkin yaptığı itirazın, ağır ceza mahkemesince reddedildiği tutanağa geçti. Bunun üzerine söz verilen avukatı, “Müvekkilim sabit ikametgah sahibidir. Uzun süredir tutukludur, tutuklama infaza dönüşmüştür. Müşteki tarafın da olayda tahriki vardır. Tahliyesini talep ederim. Müvekkilim tahliye edilmeyecekse gelecek celse duruşmada hazır edilmesini talep ediyorum” dedi.
TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ
Mahkeme, Adli Tıp Kurumu’ndan henüz kesin rapor alınmamış olması, delillerin tam olarak toplanamamış olması, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, kaçma şüphesinin bulunması nedeniyle müşteki-sanık Furkan Toraman’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosyanın Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan dönüşünün beklenmesine ve sanığın bir sonraki celse duruşmada hazır edilmesine karar verildi. Duruşma ertelendi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nca hazırlanan iddianamede hasta bakıcı Rıfat Babayiğit ile saldırgan Furkan Toraman “müşteki-şüpheli” sıfatıyla yer aldı. İddianamede, 25 Eylül 2020’de taraflar arasında maske takılmaması nedeniyle tartışma yaşandığı, Furkan Toraman’ın “Senin kanını emerim, senin kanını içeceğim” diyerek tehdit ettiği kaydedildi. Tartışmanın bunun üzerine kavgaya döndüğü ve tarafların karşılıklı olarak birbirlerini darp ettikleri anlatıldı. Rıfat Babayiğit’in, adli tıp raporunda göz korneasının zarar gördüğü ve yaralamanın basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek nitelikte hafif olmadığı vurgulandı. Tartışma nedeniyle hasta bakıcı Rıfat Babayiğit’in, elindeki bant makinasıyla kendisine saldırdığını ve sırtında yara olduğunu iddia eden ve sırtında sıyrık izleri belirlenen Furkan Toraman’ın ise hafif derecede yaralandığı ve şikayetçi olmadığı belirtildi. Hasta bakıcı Rıfat Babayiğit’in “Basit yaralama” suçundan 6 aydan 1 yıl 6 aya kadar hapsi istenirken, Furkan Toraman’ın ise “Yaralama” ve “Tehdit” suçlarından 2 yıldan 6 yıl 6 aya kadar hapsi istendi.
ÖZÜR DİLEMİŞTİ
İlk duruşmada ifade veren Furkan Toraman, “Ben ve nişanlım hastaneye gitmiştik, maskem burnumun altına düştüğünden Rıfat Bey beni uyardı. Ben de maskemi düzelttim, daha sonra orada beklerken tekrar maskem düştü. Bu sefer Rıfat Bey beni yüksek ses ile uyardı. Ben de sesini niye bu kadar yükselttiğini sordum. Kendisi bana ‘Seni buradan attırırım’ dedi. Ben de ‘Sen kimsin de beni attırıyorsun’ dedim. Rıfat Bey’in gözü sürekli üzerimdeydi. Ben de “Niye bakıyorsun benimle ne alıp veremediğin var’ dedim, bunun üzerine aramızda tartışma yaşandı. Bu sırada nişanlım bayıldı, ben de ona müdahale ettim. Rıfat’la tartışmamız devam etti. Benim üzerime saldırdı. Ben de kendimi savunmak için yumruk salladım. Yumruk onun gözüne geldi. Bunun böyle olmasını istemezdim. Nişanlımın başındayken Rıfat gelip elinde bir bant makinesiyle sırtıma vurdu. Olaydan dolayı çok pişmanım. Özür diliyorum” demişti.
HASTA BAKICI ŞİKAYETÇİ OLMUŞTU
Gözüne aldığı yumruk nedeniyle yüzde 95 göz kaybı yaşadığını söyleyen hasta bakıcı Rıfat Babayiğit ise “Bu olaydan dolayı psikolojim bozulduğu için psikolojik tedavi görüyorum. Karşı taraftan şikayetçiyim” demişti.
Görüntü Dökümü:
———————–
-ARŞİV
