1) ŞİDDET GÖRDÜĞÜ EŞİNİ ÖLDÜRDÜĞÜ ÖNE SÜRÜLEN FİKRİYE, KARAR DURUŞMASINA ÇIKACAK
ADANA’da kendisini döven eşi Hakan Özbek’i (33) pompalı tüfekle vurarak öldürdüğü öne sürülen Fikriye Özbek (28), ‘eşi kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılandığı davada bugün karar duruşmasına çıkacak.
Olay, geçen yıl 2 Eylül gecesi, Seyhan ilçesi Gökçeler Mahallesi 1002 Sokak’ta meydana geldi. 2 çocuk sahibi Fikriye-Hakan Özbek çifti arasında, kıskançlık nedeniyle çıktığı öne sürülen tartışma, kısa sürede kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Hakan Özbek, eşini dövmeye başladı. Yaşanan arbede sırasında pompalı tüfekten çıkan saçmalar Hakan Özbek’in karnına isabet etti. Komşuların ihbarı üzerine eve polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Gelen sağlık ekibinin yaptığı kontrolde Hakan Özbek’in hayatını kaybettiği belirlendi. Gözaltına alınan, ifadesinde, tartışma sırasında tüfeğin ateş aldığını eşini öldürme amacı olmadığını söyleyen Fikriye Özbek, tutuklandı.
‘ÜZERİMDE SİGARA SÖNDÜRDÜ, KIZGIN YAĞ DÖKMEKLE TEHDİT ETTİ’
Fikriye Özbek, hakkında ‘eşi kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın daha önceki duruşmalarında sanık Özbek, evlendiğinden beri sürekli şiddet gördüğünü, bundan dolayı ‘183 Aile İçi Şiddet Hattı’ üzerinden yardım istediğini, ancak eşinin kendisini, ailesine zarar vermekle tehdit etmesi üzerine eve gelen polislere şikayetçi olmadığını bildirdiğini söyledi. Ayrıca, alkol ve uyuşturucu bağımlısı olduğunu öne sürdüğü eşi Hakan Özbek’in kıskançlık nedeniyle kendisini kemerle dövdüğünü, üzerinde sigara söndürdüğünü ve kızgın yağ dökmekle tehdit ettiğini ifade eden Fikriye Özbek, “Olay gecesi elime silahı zorla verdi. ‘Ben bu tüfeğin huyunu biliyorum’ dedi ve namluya üç kez vurdu. Tüfek ateş aldı. Benim elim tetiğe hiç değmedi” dedi.
Fikriye Özbek, bugün karar duruşmasında hakim karşısına çıkacak.
GELİNİNDEN ŞİKAYETÇİ OLMADI
Durumu öncesi konuşan Fikriye Özbek’in avukatı Sevil Aracı, müvekkilinin eylül ayından beri tutuklu olduğunu ve ilk andan itibaren ifadelerinin hiç değişmediğini kaydetti. Avukat Aracı, müvekkilinin, olayda kullanılan silahın ateşlenme nedeni olarak eşi Hakan Özbek’i gösterdiğini belirtti. 11 yıllık evlilik hayatı boyunca şiddet ve eziyet gören Fikriye Özbek’in dava sürecinde bu şiddete şahit olan birçok kişinin tanık olarak dinlendiğini vurgulayan Aracı, “Hakan Özbek’in yakınları dahi bu şiddetten bahsetti. Babası, oğlunu öldüren gelininden şikayetçi olmadı. Tahminimce oğlunun eziyetlerinin farkındaydı. Bugün karar duruşması olacak. Biz bu duruşmada Fikriye’nin beraat edeceğine inanıyoruz. Onun tek istediği bir an önce çocuklarına kavuşmak. Eğer istemediğimiz bir sonuç çıkarsa kararı üst mahkemeye taşıyacağız” diye konuştu.
Görüntü Dökümü
————————
– Fikriye Özbek’in Adli Tıp Kurumu’na girişi (ARŞİV)
– Avukat Sevil Aracı ile röportaj
– Fikriye Özbek’in oğlu M.Ö. ile röportaj (ARŞİV)
– Fikriye Özbek’in annesi ve torunu M.Ö.’nün sarılması
Haber: Can ÇELİK Kamera: Yusuf KANTARLI/ADANA, (DHA)
=======================
2) KORONAVİRÜS NEDENİYLE ÖLEN ÖĞRETMEN SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
KOCAELİ’nin Körfez ilçesinde hastanede koronavirüs tedavisi gördüğü sırada hayatını kaybeden öğretmen Alaaddin Erkal (50) gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı.
Körfez Çamlıtepe Mahallesi’nde yaşayan öğretmen Alaaddin Erkal, bazı semptomların görülmesi üzerine koronavirüs testi yaptırdı. Testi pozitif çıkan Alaaddin Erkal, evde tedaviye başladı. Durumunun ağırlaşması üzerine hastaneye yatırılan Erkal yaklaşık 10 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra dün hayatını kaybetti. Alaaddin Erkal’ın cenazesi, bugün sabah saatlerinde evlerinin önünde helallik alınmasının ardından Körfez Asri Mezarlığı’na getirildi. Burada koronavirüs tedbirleri altında kılınan cenaze namazının ardından Alaaddin Erkal’ın cenazesi toprağa verildi.
Görüntü Dökümü
-Cenaze namazından görüntüler
-Detaylar
Haber-Kamera: Alişan KOYUNCU-Nabi YAZICI/KÖRFEZ(Kocaeli),(DHA)
=======================
3) TUNCELİ, MEME KANSERİ TARAMALARINDA 100 BİNİN ALTINDA OLAN İLLER ARASINDA 1’İNCİ OLDU
PANDEMİ sürecinde ülke genelinde kanser taramalarında yüzde 60 oranında bir düşüş yaşanırken Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığı verilerine göre 2020 yılında Tunceli, meme kanseri taramasında 100 bin nüfus altı iller arasında birinci oldu. İl Sağlık Müdürü Çağdaş Özdemir, “Tunceli, başarı durumlarında insanının bilinçli ve eğitimli olmasından dolayı hep örnek olmuştur. Kanser taramalarında da kendini gösterdi” dedi.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs enfekte olma kaygısıyla hastaneye başvuru sayılarında azalmaya neden olurken kanser taramalarını da etkiledi. Tunceli’de görev yapan sağlık çalışanları ‘erken teşhis hayat kurtarır’ adlı çalışmayla kent genelinde yoğun meme kanseri taraması yaptı. Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığı verilerine göre 2020 yılında Tunceli, meme kanseri taramasında 100 bin nüfus altı iller arasında birinci oldu.
‘ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIYOR’
Bu başarının yöre halkının bilinçli ve eğitimli olmasından kaynaklandığını söyleyen İl Sağlık Müdürü Çağdaş Özdemir, “Tunceli, kanser taramalarında da kendini gösterdi. Hedef nüfusu 100 binin altında olan iller arasında meme kanseri taramasında birinci olarak ilan edildi. Bu konuda vatandaşlarımızın önemi çok büyük. Pandemi döneminde taramalarda bir düşüş var. Vatandaşlarımızı sosyal mesafe kurallarına dikkat ederek kurumlarımıza davet ediyoruz. Dünyada koronavirüs süreciyle birlikte belli hastalıklar aslında göz ardı edilmeye başlandı. Bu durum hastalıkların ileri seviyeye gitmesine neden oldu. Bunu ilk süreçte biz de ilimizde yaşadık ama sağ olsun aile hekimliklerimiz bu konuda çok gayretli, vatandaşlarla birebir görüşüp hastaları ikna ediyorlar. Her ilçemizden vatandaşları araçlara belli kurallar doğrultusunda alıp il merkezine getirip taramalarını yaptırıyoruz. Erken teşhis hayat kurtarıyor” dedi.
‘MEME KANSERİ İÇİN SÜREKLİ KONTROLE GİDİYORUM’
Meme kanseri taramasını ihmal etmediğini söyleyen Emel Özünç Ozan (67), “Meme kanseri için sürekli kontrole gidiyorum. Herkesin de gitmesini tavsiye ediyorum çünkü çok önemli bir konu. Pandemiye bağlamıyorum bu ertelemeleri herkes kurallara uyarak gidebilir. Tunceli’de okuma oranı çok yüksek olduğu için insanlar sağlığını ikinci plana atmıyor ve kanser taramalarında ülke genelinde birinci oluyoruz” diye konuştu.
Tunceli’nin meme kanseri taramasında elde ettiği başarıyı bilinçli bir toplumdan kaynaklandığı söyleyen Rojin Eroğlu, “Bilinçli bir toplum olduğumuz için sağlığımızı önemsiyoruz. Bu gibi taramaları düzenli olarak yapılıyoruz” dedi.
Heval Eroğlu ise Tunceli’nin birinci olmasına önemli katkıları olan sağlık çalışanlarına teşekkürlerini iletti.
Görüntü Dökümü
——–
Muhabir Serhat Ozan Yıldırım’ın anonsu
Tunceli’nin drone görüntüsü
Sokakta yürüyen vatandaşlar
Kadınların yürümesi
Sağlık müdürlüğünün binası
Sağlık müdürlüğü tabelası
Ödülü tutan sağlık müdürü
Çağdaş Özdemir’in konuşması
Muhabir Serhat Ozan Yıldırım’ın anonsu
Rojin Eroğlu’nun konuşması
Heval Eroğlu’nun konuşması
Emel Özünç Ozan’ın konuşması
Genel ve detay görüntüleri
Haber-Kamera: Serhat Ozan YILDIRIM/TUNCELİ,(DHA)
===========================
4) ‘SAHUR İLE İFTAR ARASINDA 3 KEZ İLAÇ ALMAK UYGUN DEĞİL’
ERCİYES Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İyi Klinik Uygulama Merkezi Başaraştırıcısı Dr. Ahmet İnal, bazı hastaların ramazan ayında ilaç kullanımını bıraktığını belirterek, “Yapılan hata şu; hastalarımız, günde 3 defa ilaç içecekse bunu sahur ile iftar arasına sıkıştırmaya çalışıyor. Maalesef bu ilaç kullanımına uygun bir şey değil” dedi.
Farmakoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ahmet İnal, ramazan ayında ilaç kullanımıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Dr. İnal, hastaların ramazan ayında kullandıkları ilaçları bırakmaması gerektiğini ancak bazı kişilerin oruç tutabilmek için ilaçlarını bırakabildiğini belirtti. Bu tür durumlarda hastalarda olumsuz etkileri gördüklerini söyleyen İnal, “Hastalarımızın doktorlarının kontrolünde gerekiyorsa ilaçlarını kullanmaları gerekiyor. Yapılan hata şu; hastalarımız günde 3 defa ilaç içecekse bunu sahur ile iftar arasına sıkıştırmaya çalışıyor. Yani insanlarımız oruç tutmak için iftardan sonra bu ilacı 3 defa almaya çalışabiliyor. Maalesef bu ilaç kullanımına uygun bir şey değil. Yani biz günde 3 defa ilaç kullanımını öneriyorsak bu 8 saat arayla demektir. 3 defa ilaç kullanan kişinin 08.00’de, 16.00’da ve 24.00’te ilaç alması gerekiyor. Eğer bu tür bir mecburiyetiniz varsa bunun zaten kazası mevcut. Dolayısıyla kazasını yapabiliyorsunuz. O nedenle ramazan ayında insanların öncelikle sağlığını düşünmesi lazım. Sonrasında iyileştiklerinde oruçlarını kaza yapabilirler. İnsanların düzgün bir şekilde ilaçlarını kullanması şart. Özellikle yaşlı hastalarımızda biz bu durumu görüyoruz. Yaşlı insanlarımız oruç tutmayı çok istiyor. Bunu anlıyoruz ama eğer tedavimiz öncelikliyse bu tedavinin yapılması gerekiyor” dedi.
‘AŞILANMANIN DEVAM ETMESİ ŞART’
Dr. Ahmet İnal, pandemi şartlarında toplumun aşılanması gerektiğine de dikkat çekerek, “En kısa sürede bunun bitirilmesi lazım. Yoksa bu mutant virüsün yayılma hızıyla beraber ve yeni mutantlar çıkacak. İngiltere mutantının yerine başka mutantlar da karşımıza çıkacaktır. Dolayısıyla aşılanmanın bir an önce yapılması lazım. Zaten Diyanet İşleri Başkanlığı’mızın da ‘Ramazanda aşılanma yapılabilir’ diye açıklaması var. O nedenle oruç tutan insanlarımızın buna binaen aşılanmasında hiçbir sorun görmüyoruz. O yüzen bizim bu pandemiyi yenebilmemiz için aşılanmanın devam etmesi şart” diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-Dr. Ahmet İnal ile röportaj
-İKUM’dan genel görüntü
Haber-Kamera:Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ,(DHA)
=========================
5) KAZINI BOYNUNDAN ASTIĞINI İDDİA ETTİĞİ KOMŞUSU TARAFINDAN BIÇAKLANDI
Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde Meral Yıldırım, husumetli olduğu kadın komşusu A.E. ve yanındakiler tarafından bıçaklandığı iddiasıyla şikayetçi oldu. Bu olaydan bir gün önce ise Meral ve İbrahim Yıldırım çiftinin kümeslerindeki kaz boynundan iple asılı bulunmuş, çift komşularından şikayetçi olmuştu.
Döşemealtı ilçesi Aşağıoba Mahallesi’nde oturan Meral ve İbrahim Yıldırım çifti ile kadın komşuları A.E. arasında, bir yıl önce çöp konteyneri nedeniyle çıkan tartışmadan dolayı husumet başladı. Geçen cumartesi sabahı kümesindeki bir kazın boynundan asıldığını gören İbrahim Yıldırım, konuyla ilgili komşusu A.E.’den şikayetçi oldu.
Pazar günü İbrahim Yıldırım işyerinde çalışırken, hayvanlara yem vermek üzere ahıra inen eşi Meral Yıldırım, komşusu A.E ve yanında bulunan kişiler tarafından darbedilip kalçasından bıçaklandı. Hastaneye kaldırılan Meral Yıldırım, tedavisinin ardından taburcu edildi. Şikayet üzerine jandarma tarafından gözaltına alınan A.E. ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
İbrahim Yıldırım, komşuları A.E.’nin 112’yi arayarak aracının camını kırdığını iddia ettiği eşine iftira attığını, kendileri saldırıya uğramış gibi göstermeye çalıştığını öne sürerek, “Bizim oraya geçme şansımız yok. Eşimi bıçakladıktan sonra kendilerini haklı çıkarmak için bize iftira atıyorlar” dedi. Eşine yapılanlar nedeniyle şikayetçi olduklarını söyleyen İbrahim Yıldırım “Tehditleri hala sürüyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
————–
(cep telefonu)
– İbrahim Yıldırım, eşi Meral’i hastanede tedavi olurken gösterirken
– İbrahim Yıldırım, olayın olduğu yeri anlatırken
– Arka planda jandarma araçları
***
(arşiv)
– İbrahim Yıldırım, kümeste asılı olan Kaz’ı gösterirken
– Asılı olan Kaz
– Diğer Kaz’lardan görüntü
– Kaz’lardan yakın plan
HABER-KAMERA: Veli KÖKEN/DÖŞEMEALTI (Antalya), (DHA
=========================
6) ORMANLIK ALANA SAKLANAN 12 KİLO UYUŞTURUCUYU, NARKOTİK KÖPEĞİ ‘GALYA’ BULDU
Bursa’da polisin düzenlediği uyuşturucu operasyonunda ormanlık alanda saklanmış 12 kilo 300 gram bonzai, narkotik köpeği ‘Galya’nın yardımıyla bulundu. Operasyonda gözaltına alınan 3 şüpheli, adliyeye sevk edildi.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, uyuşturucu ticareti yaptığı tespit edilen S.K., R.Ç. ve E.Y. isimli 3 şüpheliyi takibe aldı.Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından 3 şüphelinin de içinde bulunduğu seyir halindeki otomobil, düzenlenen operasyonla durduruldu. 3 şüpheli gözaltına alınırken, ev ve araçta yapılan aramada uyuşturucu madde bulunamadı. Soruşturmayı derinleştiren ekipler, yaptıkları sorgulamalar sonucu bir şüphelinin Nilüfer ilçesindeki evinin yakınlarında arama başlattı. Narkotik köpeği ‘Galya’nın da katıldığı ormanlık alanda yapılan aramada, üzeri çalılarla kapatılmış 12 kilo 300 gram bonzai ele geçirildi.
Gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Görüntü Dökümü
————————
-Operasyon anı cep telefonu görüntüsü
-Narkotik köpeği Galya’nın ormanlık alanda arama yapması
-Ele geçirilen uyuşturucu maddenin fotoğrafları
-Haber: Semih ŞAHİN-Kamera: BURSA/DHA
==========================
7) AĞRI’DA HASTA VE YAŞLILARA ‘EVDE NÜFUS CÜZDANI’ HİZMETİ
İÇİŞLERİ Bakanlığınca başlatılan ‘Adreste Nüfus Hizmeti’ projesi kapsamında Türkiye’nin dört bir yanında evlerinden çıkamayan hasta, yaşlı ve engellileri ziyaret eden nüfus memurları, vatandaşların parmak izinden evrak imzalanmasına kadar tüm işlemlerini evlerinde tamamlıyor.
Ağrı’da da çipli kimlik kartı alabilmek için nüfus müdürlüklerine gidemeyen hasta, yaşlı ve engelliler için ‘gezici kayıt terminali’ uygulaması kapsamında çalışma yapan görevliler, koronavirüs salgını nedeniyle gerekli önlemleri alarak, başta 75 yaş üstü yaşlılar olmak üzere evlerinden çıkamayan hasta ve engellilere büyük kolaylık sağlıyor. Hizmetten faydalanmak isteyen vatandaşların, bir yakınları aracılığı ile bulundukları yerin il ve ilçe nüfus müdürlüklerinden her hangi birine dilekçe ile başvuruda bulunması yeterli oluyor.
‘BU BİR GÖNÜL PROJESİDİR’
Ağrı’da verilen hizmet hakkında konuşan İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürü Tolga Abalı, “Genel Müdürlüğün ‘Gönül Projesi’ olan adreste nüfus hizmetimizle, nüfus müdürlüklerine gelemeyen hasta, engelli ve yaşlı vatandaşların evlerine bizzat giderek başvurularını alıp PTT’nin kargo hizmeti ile evlerine kadar kimliklerini ulaştırıyoruz. Bu konuda sayın valimiz ve ilçe kaymakamlıkların bize desteği çok büyük. Bu hizmetle Ağrı merkez ve bağlı ilçelerindeki tüm 75 yaş üstü ve engelli olan vatandaşlarımızın işlemlerini evlerinde tamamlamayı amaçlıyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Yaklaşık bir ay önce bu hizmetle ilgili Genel müdürlükten Ağrı için bize bir liste geldi. Biz bu listeyi muhtarlarımızla paylaştık. Öncelikle muhtarlarımızla birlikte sahada vatandaşlarımızı tespit ettik. Tespit sonucunda vatandaşların yakınlarına gerekli bilgiler verildi. Dediğimiz gibi bu bir gönül projesi olduğu için hizmetten faydalanmak isteyen vatandaşlarımızda yakınları aracılığıyla bize başvuruda bulundukça bizim gezici kayıt terminali dediğimiz makinamız var. Bu makine ile biz mernis sistemi ile kişinin bilgilerini atıyoruz. Evine gidip evinde başvurusunu ve parmak izini alıyoruz. Daha sonra tekrar gezici kayıt terminali ile onları sisteme aktarıyoruz. Kimliklerin basımını sağlıyoruz. Yaşlı ve engelli vatandaşlarımız için randevu sistemimiz yok. Her hangi bir yeri aramalarına ya da online işlem yapmalarına gerek yok. Yakınları aracılığı ile bizlere başvuru yapmaları yeterlidir” diye konuştu.
‘HAYIR DUALARINI ALIYORUZ’
Merkez Fırat Mahallesi’nde hem yaşlı hem de engelli olan Refika Sivaz adlı vatandaşın kimlik kartı işlemleri için adrese giden Ağrı İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’nde görevli memur Burak Köçeli, şunları söyledi: “İçişleri Bakanlığımızın belirlemiş olduğu ‘Adreste Nüfus Hizmeti’ projesi kapsamında, kimliğini kaybetmiş, eski kimlik yenileme ve diğer hizmetler için başvuruda bulunmuş 75 yaş üstü olan, engelli ve hasta vatandaşlarımıza dilekçeleriyle beraber, adresine gidiyoruz. TC kimlik kartı çıkarıyoruz. Yaptığımız işi memnuniyetle özelikle vatandaş odaklı yaptığımız için burada hem yaşlı teyze ve amcalarımıza kimlik kartı veriyoruz hem de onların hayır duasını alıyoruz. Mesela bu gün geldiğimiz teyzemizin hem kimliği kayıptı, hem de adres kaydı yoktu. Teyzemizin hem kimlik kartı hem de adres kaydı başvurusunu aldık. Yeni kimlik kartını 7 gün içerisinde teslim edilecek”
‘DEVLETİMİZ BÜYÜKLÜĞÜNÜ BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ’
Adreste Nüfus Hizmetinden yaşlı ve engelli olan annesi Refika Sivaz’ında faydalanması için başvuru yapan oğlu Bayram Ali Sivaz İse verilen hizmetten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sivaz, “Çok basit ve hızlı bir şekilde müracaatımıza cevap verildi. Sosyal devlet olduklarını gösterdiler. Bazen devlet hizmet isteyenlerin ayağına da gider. Müracaatımızı yaptık. Hizmet verilecek kişinin ayağına kadar geldi devletimiz. Bu yönden çok teşekkür ediyoruz kendilerine. Annem hem hasta, hem de 87 yaşında. Hareket etmekte zorlanıyor. Aparatlar kullanıyor. Bizim gitmemiz mümkün değildi. Bunun için de devlet ayağımıza gelerek büyüklüğünü gösterdi. Bu yüzden hepsine teşekkür ediyoruz” dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Nüfus memurlarının yaşlı ve engelli Refika Sivaz’ın evine gitmesi
-Memurların evde nüfus hizmeti vermesi
-Refika Sivaz’ın oğlu Bayram Ali Sivaz röportaj
-Memur Burak Köçeli röportaj
-Memurların evden ayrılması
-İl Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürü Tolga Abalı röportaj
Haber-Kamera: Ramazan DEMİR / ERZURUM, (DHA)
