Reklam Alanı
Reklam Alanı

HABEROLDUK İSTANBUL BÜLTENİ- 4

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

1- ŞİŞLİ’DE KAÇIRILAN ŞİLAN TOPAL: KOLLARIMDAN TUTARAK BENİ TAKSİYE SÜRÜKLEDİ

Rojda ALTINTAŞ – İstanbul DHA- ŞİŞLİ’de boşanmak istediği kocası tarafından kaçırılan Şilan Topal, “Bir eve gittik. Sabaha kadar koltukta oturdum. Bana, ‘Sen geleceksin ev tutacağız, şikayetini geri alacaksın, gittikten sonra senin çocuğunu sana teslim ederim’ ” dedi. 
Şişli Mahmut Şevket Paşa Mahallesi Güney 3 Sokak’ta çarşamba akşamı yaşanan olayda bir çocuk annesi Şilan Topal (22), ailesinin evinin önünde oturduğu sırada 9 ay önce boşanma davası açtığı Mithat Topal ve beraberindeki kişilerce zorla taksiye bindirilerek kaçırıldı. Yakınlarının ihbarı üzerine polis ekipleri Şilan Topal’a ulaşmak için çalışma başlattı. Kadının, Gaziosmanpaşa’daki bir adrese kaçırıldığını tespit eden polis, dün akşam operasyon yaptı. Topal kurtarılırken Mithat Topal ve yanındaki kişi gözaltına alındı.

“ÇOCUĞUMA KAVUŞMAK İSTİYORUM”
Emniyet çıkışında dün akşam basın mensuplarının sorularını yanıtlayan genç kadın, “Kurtulduğum için mutluyum. Polislere, devlet büyüklerine teşekkür ediyorum. Gerekli cezanın verilmesini istiyorum. Sadece çocuğuma kavuşmak istiyorum” dedi.
Evine dönen Şilan Topal, bu sabah ise Müge Anlı’nın programına çıktı.
Topal, “Taksinin geldiğini gördüm. O an oradan ayrılmak istedim, taksiden eşim indi. Apartmanın içine kaçtım. Arkamdan kollarımdan tutarak beni zorla sürüklemeye başladı. Beni arabaya sokmaya çalıştı ama çok direndim, bağırdım. Komşularımıza bağırdım, ‘polisi arayın, polisi arayın’ diye bağırdım. Maksut isimli kişi beni çekerek  taksinin içine soktu. Silah lafını duyunca ılımlı davranmaya başladım. Arabadan inmeden Maksut benim telefonumu ve onun telefonunu alıp yok etti. Beni Gaziosmanpaşa’ya götürdü. Bir eve gittik. Sabaha kadar koltukta oturdum. Bana, ‘Sen geleceksin ev tutacağız, şikayetini geri alacaksın, gittikten sonra senin çocuğunu sana teslim ederim’ dedi. Oğlumun Diyarbakır’da bir yerde olduğunu, çok güvende olduğunu benimle şu an görüştüremeyeceklerini, bana güvenceleri geldiği zaman görüştüreceklerini söylediler” dedi.

“EN FAZLA YATACAĞIM 6-7 AY DİYEREK BENİ TEHDİT ETTİ”
Baskı altında kaldığını belirten Topal şöyle devam etti: 
“Karakolun çok yakınına gelince bana, ‘işte ne söyleyeceğini biliyorsun, onların yanında heyecanlanma ben seni çok seviyorum’ dedi.  Ben de böyle hiçbir şey olmamış gibi tamam diyerek ona iyi davrandım.  Karakola giderken birilerini aradı. İçeri girerken elimi tuttu. Bana ‘yaşananların kurgu olduğunu söyleyeceksin, kendi isteğinle geldiğini, ailenle görüşmek istemediğini, eşini çok sevdiğini söyleyeceksin’ dedi. ‘Aksi takdirde bir şey söylersen en fazla yatacağım 6-7 ay’ diyerek beni tehdit etti. İçeri girdikten sonra bir polis memuruna ‘biz birlikteyiz ailesi bizim birlikte olmamızı istemiyor’  dedi. O anlatınca ben bir adım arkaya atarak kaşımla polis memuruna işaret yaptım. Polis memuru bir şeyin yolunda gitmediğini fark edince ona 5 dakika dışarıda durması gerektiğini söyledi. Gözlerimle işaret ettikten sonra onu odadan çıkarıp ifademi aldılar. O an kaçmaya çalıştı ancak yakaladılar” 
Topal, taksici hakkında ise “Bizi indirdikten sonra polisi arayabilirdi. Yanımızdaki diğer kişi taksiciyi tanıdığını söyledi” diye konuştu. 

Görüntü Dökümü;:
——–
-Kadının emniyetten çıkışı
-Eve gelişi

Reklam Alanı

===================

2- ŞİŞLİ’DE BOŞANMA AŞAMASINDAKİ EŞİNİ KAÇIRAN ŞÜPHELİYE TUTUKLAMA TALEBİ

Özden ATİK / İSTANBUL, (DHA) ŞİŞLİ’de taksiye zorla bindirerek boşanma aşamasındaki eşini kaçırdığı iddiasıyla gözaltına alınan Mithat Topal ile ona yardım ettiği iddia edilen Rahim M., çıkarıldıkları savcılıkça tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildiler.
Bir çocuk annesi Şilan Topal, Mahmut Şevket Paşa Mahallesi’nde ailesinin evinin önünde 9 ay önce boşanma davası açtığı Mithat Topal ve beraberindeki kişilerce zorla taksiye bindirilerek kaçırılmıştı. Teknik ve fiziki takip sonucu Topal’ın kaçırıldığı Gaziosmanpaşa’daki adrese ulaşan polis, Şilan Topal’ı kurtarmış, Mithat Topal ve beraberindeki bir kişiyi de gözaltına almıştı. Mithat Topal ve ona yardım eden Rahim M. bugün emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Adliyede savcılığa çıkarılan şüpheliler Mithat Topal ile Rahim M., “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan tutuklanmaları talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildiler.

==================

3- (Geniş haber) ŞİLAN TOPAL’I KAÇIRAN ŞÜPHELİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

“Ben kaçırmadım.” dedi.

Ali AKSOYER-Mikail BIYIKLI/İSTANBUL(DHA) ŞİŞLİ’de boşanma aşamasındaki eşini kaçırdığı iddiasıyla Asayiş Şube Müdürlüğünde sorgulanan Mithat Topal (27) adliyeye sevk edildi.  Şüpheli emniyet binası çıkışında “Ben eşimi kaçırmadım.” dedi.  Şüpheli Mithat Topal’ın daha önceden çeşitli suçlardan birçok kez polise geliş kaydı olduğu öğrenildi.
Şişli Mahmut Şevket Paşa Mahallesinde eşini kaçırırken görüntülerinin yayınlanmasının ardından aranmaya başlanan Mithat Topal, dün akşam saatlerinde gözaltına alınmıştı. Basında çıkan haberleri görünce eşini karakola giderek “Kaçırılmadım.” demesi için ikna ettiği öğrenilen şüphelinin, Şilan Topal’ın polislere göz kırpması üzerine yakalandığı öğrenildi. Kadının yalnız kaldığında polislere durumu anlatması üzerine gözaltına alınarak Asayiş Şube Müdürlüğüne getirildiği belirtildi.

ÇOK SAYIDA SABIKASI ÇIKTI
Gayrettepe’de bulunan Gasp Büro Amirliğinde gece boyunca sorgulanan şüpheli Mithat Topal’ın daha önceden de çeşitli suçlardan polise geliş kaydı olduğu öğrenildi. Şüphelinin kendisini yakalayan polislere eşini kaçırmadığını, kendi istediği ile yanına geldiğini söylediği belirtildi.  Şüpheli, polis merkezindeki işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edildi. Şüpheli çıkışta basın mensuplarının “Neden kaçırdınız” sorusuna “Ben kaçırmadım. Ben kimseye zarar vermedim.” dedi.
Şüpheli Mithat Topal ile yanında bulunan suç ortağı Rahim M. ile adliyeye götürüldü. Olayla ilgili bir kişinin daha arandığı öğrenildi.

Görüntü dökümü:
————-
-Şüphelinin adliyeye sevki

=================

4- AKADEMİSYENE PARKTA PET ŞİŞELİ SALDIRI DAVASINDA TAHLİYE (2)

Özden ATİK – / İSTANBUL, (DHA) Nişantaşı’nda bir parkta arkadaşıyla oturduğu sırada tartıştığı akademisyen Neşe Nur Akkaya’yı darbettiği iddiasıyla yargılanan Eray Çakın’ın tahliyesine karar verildi.
İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki 3’üncü celsesi görülen duruşmada, 6 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık Eray Çakın Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Şikayetçi Neşe Nur Akkaya ve Yasemin Farhat ise duruşmaya gelmedi.

GAZİOSMANPAŞA BELEDİYESİ DAVAYA KATILMA TALEBİNDE BULUNDU
Hakim, Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin duruşmaya katılma talebinde bulunduğunu belirtti. Bunun üzerine sanık Eray Çakın, “Söylediklerimde Gaziosmanpaşa’yı kötüleme niteliği bulunmamaktadır” dedi. 

SAVCI BELEDİYENİN TALEBİNİN REDDİNİ İSTEDİ
Duruşma savcısı, Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin davaya katılma talebini iste suçtan zarar görme ihtimali bulunmadığı gerekçesiyle reddini istedi. Savcı, sanığın delillerin büyük ölçüde toplanmış olması ve delil karartma şüphesinin bulunmadığı gerekçesiyle tahliyesini talep etti. 

“RAPORLAR ÇELİŞKİLİ”
Sanık Eray Çakın, hakkında lehe hükümlerin uygulanmasını talep ederek “Kendisi olay gününden 3 gün sonra rapor almıştır. İlk verdiği ifadede, benim yere düşürdüğümü söyleyerek darp raporu almıştır. Çelişkili ifadeler vermiştir. Savunmalarıma ekleyeceğim başka bir şey yoktur” dedi. Sanık avukatı ise “Müvekkilim 90 gündür tutukludur. Atılı eylemlerin alt ve üst sınırları gözetildiğinde, delil karartma şüphesi bulunmadığından tutuksuz yargılanmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Tanık polis memuru hakkında yeniden zorla getirme kararı çıkarılmasına karar veren mahkeme, Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün hazırladığı rapor ile İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın hazırladığı raporlar arasında çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmesine karar verdi. Mahkeme sanığın tutuklulukta kaldığı süreyi göz önüne alarak tahliyesine hükmetti. Duruşma ertelendi. 

SANIĞIN “GAZİOSMANPAŞA’YA GİDİN” DEDİĞİ ÖNE SÜRÜLMÜŞTÜ
İddianamede, 6 Haziran’da Mıstık Parkı’nda arkadaşı Yasemin Farhat ile oturan akademisyen Neşe Nur Akkaya’nın şüpheli Eray Çakın ile aralarında 3-4 metre mesafe bulunduğu, Akkaya’nın ifadesine göre şüphelinin bakışlarıyla kendilerini rahatsız ettiği, çünkü kendilerinden başka başörtülü olmadığını ifade ettiğine yer veriliyor.  Yasemin Farhat’ın yanlarına gelen kediyi kucağına aldığı, Neşe Nur Akkaya’nın ise kıyafetinin beyaz olması nedeniyle kediyi kenara koyduğunu, bunun üzerine şüphelinin “Kediyi darp edemezsiniz” diye bağırıp halkı galeyana getirmeye çalıştığı iddia edildi. Akkaya’nın kediyi sevdiğini söylemesine rağmen şüpheli Eray Çakın’ın, “Ben sizin gibi insanlardan rahatsız oluyorum. Gaziomanpaşa’ya gidin. Burada yaşayamazsınız, gidin buradan” diye bağırdığı, kendisinin “Rahatsız olduysanız siz gidebilirsiniz” dediğini, şüphelinin de elindeki sert bir cisimle yüzüne vurduğunu ve başörtüsünü çektiğini, kendisini yere fırlattığı anlatıldı. Şüpheli Eray Çakın ise Neşe Nur Akkaya’nın kediyi eliyle ittirip ayağıyla vurduğunu, çıkan tartışma sonrasında elindeki su şişesinin yumuşak kısmıyla Neşe’nin alın kısmına doğru 1-2 kez vurduğunu belirtti. Şüpheli Eray Çakın hakkında Neşe Nur Akkaya ve arkadaşı Yasemin Farhat’a karşı zincirleme şekilde “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik ve aşağılama”  suçundan 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis istendi. Çakın’ın şikayetçi Neşe Nur Akkaya’ya karşı “Silahla kasten yaralama” suçundan ise 6 aydan 1 yıl 6 aya kadar hapsi olmak üzere toplam 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi talep edildi.

Görüntü (ARŞİV)

================

5- KORELİ KADININ CİNSEL SALDIRI İSYANI: DÖNECEĞİ DÜŞÜNCESİ BİLE BENİ KORKUTUYOR

Haber: Halil Sadri YILMAZ / İSTANBUL, (DHA) ÜMRANİYE’de birlikte yaşadığı Koreli kadın Kim Yonjee’ye (22) yaklaşık 2 ay boyunca cinsel saldırıda bulunduğu, şantaj yaptığı iddiasıyla hakkında 7 ayrı suçtan 46 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Koreli yazar Whosuck Lee (47) savunmasında “Kızımın beni bir tecavüzcü olarak bilmesini istemiyorum. Tecavüz suçlaması iftiradır. Sadece darp ve mala zarar verme suçlamaları doğrudur. Tahliyemi istiyorum” dedi. İfadesini Kore’den yazılı olarak mahkemeye gönderen Yonjee ise “Lütfen sanığı ağır bir şekilde cezalandırınız. Sadece onun Kore’ye döneceği düşüncesi bile beni korkutuyor ve dehşete düşürüyor” ifadelerini kullandığı öğrenildi. 
Anadolu 15. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya tutuklu sanık Whosuck Lee getirildi. Duruşmada sanık avukatı Mertkan Yemen de yer aldı. 
Tutuklu sanık Whosuck Lee, kimlik tespiti sırasında Güney Kore doğumlu olduğunu, Ümraniye’de yaşadığını, yazarlık yaptığını ve aylık gelirinin 80 bin lira olduğunu söyledi. 
Lee, Kore’de yaşadığı kötü olaylar nedeniyle şaman olduğunu, mağdur Kim Yonjee ile başka bir şaman aracılığıyla tanıştığını belirterek “Kendisi mağdur Yonjee’yi taşıyamadığı için bana devretti. Eşim ve 1 kızım Kore’de bulunmaktadır. Şamanlık bana ağır geldi, zaten sevmiyorum. Kore’de kalsaydım şamanlık yapmak zorunda olacağım için ülkeyi terk ettim ve değişik ülkelerde yaşamaya başladım” dedi.

EZİYET ETMEM SÖZ KONUSU DEĞİLDİR
Sanık mağdur Yonjee ile bir süre aynı evde kaldıklarını, kadının kendisiyle cinsel ilişki yaşamak istediğini fakat kabul etmediğini iddia ederek, “Mağdura eziyet etmem, aç bırakmam ve vücudunu yakmam söz konusu değildir. Mağdur kendisine bazı ruhların musallat olduğunu düşünerek benimle cinsel ilişki kurarak kurtulacağını zannediyordu. Ben istemiyordum. Yazarlık yapan bir insanım. Benim yazdığım eserleri kendi bilgisayarına yüklemiş. İstediğimde ise vermedi. Sinirlenip bilgisayarını kırdım. Telefonlarını kırmış değilim” şeklinde konuştu.

‘OLAYIN MAĞDURUYUM’
Sanık, kendisine ait yazıların mağdur tarafından çalındığını iddia ederek şöyle devam etti: “Artık evimi terk etmesini istediğimde kabul etmedi. Balkonda kalmasını istedim. Birkaç saat sonra balkonun soğuk olduğunu anlayınca içeri girmesini istedim. Aç bırakmam söz konusu değildir. Benden çok yemek yiyordu. Annesini ve başka şahısları da bir çok kez şikayet etmiş. Bunun karşılığı para istemiş. İftirayı alışkanlık haline getirmiş birisidir. Benim psikolojik bir rahatsızlığım yoktur. Olayın mağduruyum. Ailemi kaybettim. Boşanma aşamasına geldim. Kızımın beni bir tecavüzcü olarak bilmesini istemiyorum. Tecavüz suçlaması iftiradır. Sadece darp ve mala zarar verme suçlamaları doğrudur. Tahliyemi istiyorum”

MÜVEKKİLİM, MAĞDURUN ÜÇÜNCÜ KURBANIDIR
Duruşmada söz alan sanık avukatı Mertkan Yemen ise, “Müvekkilimin kendisi entelektüel bir insandır. Haksız tahrik altında mağduru darp edip bilgisayarını kırdığı doğrudur. Ancak diğer suçlamalar asılsızdır. Kaldıkları odanın bitişiğindeki odada ev sahibi kalmakta olup, başkalarının yanında bu suçların işlenmesi mümkün değildir. 4 ay 11 gün birlikte kalmışlardır. Aynı yatakta yatmışlardır. Müvekkilim, yaptığı çalışmalar çalınınca sinirlenmiştir. 10 bin dolar zararı vardır. Sadece 3 kez rıza ile birlikte olmuşlardır. Mağdur doktor raporu için kendisinden sürüntü alınmasına izin vermemiş ve Türkiye’yi terk etmiştir. Mağdurun akıl sağlığı yerinde olmayıp, profesyonel bir dolandırıcıdır. Sabıka kayıtları istenebilir. Müvekkilim, mağdurun üçüncü kurbanıdır. Tutuksuz yargılanmasını talep ediyoruz” şeklinde savunma yaptı. 

LÜTFEN SANIĞI AĞIR BİR ŞEKİLDE CEZALANDIRINIZ
Mağdur Kim Yonjee’nin ise Kore’den mahkemeye şu şekilde yazılı savunma gönderdiği öğrenildi: “Ben sanıktan çok korkuyorum. Benim, sanık ile rahiplik veya iş ortaklığı gibi herhangi bir ilişkim de yok. Kore’deyken sanık kendi ailesi hakkında anlatıp bende sempati uyandırmaya çalıştı. Ayrıca yerel inançların bir şamanı olduğu için bana yardım edebileceği ve benim yardımıma ihtiyacı olduğu için kazan-kazan teklifini iletti. Onun ailesinin hikayesini duyduğumda annemi hatırladığım için yardım etmek istedim ve sanık ile birlikte Türkiye’ye gittim. Ancak Türkiye’ye geldiğim ilk günden itibaren bana bir hayalet tarafından ele geçirildiğini söyledi. Bu yüzden şafakta tüm kıyafetlerimi çıkarıp pencerenin önünde durmamı söylediğinden başlayıp çeşitli saldırılar, tehditler, kişisel bilgi sızıntısı, zorla cinsel video çekimi, hapsetme, para gaspı gibi korkunç şeyler yaptı. Şafak olunca deodorant kutusu ile kafama 500 kereden fazla vurdu. Lütfen sanığı ağır bir şekilde cezalandırınız. Sadece onun Kore’ye döneceği düşüncesi bile beni korkutuyor ve dehşete düşürüyor.”

TUTUKLULUK HALİ DEVAM ETTİ
Ara kararını açıklayan heyet, sanığın nüfus ve adli sicil kayıtlarının Bakanlık aracılığıyla Güney Kore adli makamlarından istenmesine karar verdi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. 

İDDİANAMEDEN
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede Ümraniye’de Şubat 2021 yılından Mart ayının sonlarına kadar Ümraniye’de yaşayan sanık Whosuck Lee’nin aynı evde yaşadığı Kim Yonjee’ye cinsel saldırıda bulunduğu, görüntüleri kadının rızası dışında kaydederek porno sitelerine yüklemekle şantaj yaptığı, aç bıraktığı ve deodorantla kadına vurarak kafasındaki kemikleri kırdığı iddia ediliyor. 
İddianamede sanık Whosuck Lee’nin “Kemiklerin kırılmasına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama”, “Eziyet”, “Mala zarar verme”, “Hakaret”, “Zincirleme şekilde cinsel saldırı”, “Şantaj” ve “Özel hayatın gizliliğini ihlal etme” suçlarından 23 yıl 7 aydan 46 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor. 

==============

6- FETÖ’NÜN MEKSİKA İMAMI OSMAN KARACA HAKİM KARŞISINDA

Jiyan ALPAN / İSTANBUL,(DHA) MİLLİ İstihbarat Teşkilatınca (MİT) yurt dışında düzenlenen operasyonda yakalanarak Türkiye’ye getirilen Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) Meksika imamı Osman Karaca, “Uluslararası casusluk yapma”, “Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme” suçlarından 26 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle yargılandığı davada hakim karşısına çıktı. Suçlamaları reddeden Karaca, “Silah, örgüt, casusluk gibi konularda hiçbir ilgim ve alakam yoktur” dedi.
İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3’üncü celsesi görülen duruşmada, sanık Osman Karaca ve avukatı hazır bulundu. Sanık Karaca savunmasında, “Hiçbir terör örgütü ile ilişkim yoktur ve hiçbir ülke adına veya aleyhine casusluk yapmadım. Silah, örgüt, casusluk gibi konularda hiçbir ilgim ve alakam yoktur. Bu suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
25 yıldır eğitimci olduğunu söyleyen ve Bylock hesabının olmadığını belirten Osman Karaca, “Birikimlerimi faizsiz bankacılık sisteminden dolayı Bank Asya’yı değerlendirmekteydim. 25 yıldan beri yurt dışında olmama rağmen herhangi bir soruşturmaya konu olmadım. Bu yaşıma kadar suçlama, mahkeme, gözaltı ve tutukluluk nedir, bilmiyordum. Trafik cezam bile yoktur. Ülkemizi ve milletimizi utandıracak herhangi bir davranışım olmamıştır. Bütün hayatım yaşadığım ülkelerin kanunların çerçevesindedir” dedi.

TUTUKLULUK DEVAM
Mahkeme heyeti, sanık Osman Karaca’nın Bylock kimlik ve tespit değerlendirilme tutanağının olup olmadığı hususuyla ilgili Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğünden (KOM) sorulmasına ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma ertelendi.

İDDİANAME
İddianamede, şüpheli Osman Karaca’nın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Kamboçya dış yapılanmasında yer alan Zaman İnternational School da okul müdürü olarak görev yaptığı, sonrasında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından FETÖ/Meksika ülke imamı olarak görevlendirildiği anlatıldı. Şüpheli Osman Karaca’nın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yurtdışı yapılanması içerisinde faaliyet gösterdiği, şahısların kimlik bilgilerinin de içerisinde olan CD ‘de yapılan incelemede,  şüpheli Osman Karaca’nın Meksika’nın Meksiko şehrinde faaliyet göstermesi, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne müzahir Türkiye Meksika Endüstri ve Ticaret Odası isimli derneğinin etkin bir şekilde öne çıkan bir kişi olduğu, adı geçen derneğin terör örgütüne müzahir TUSKON ile bağlantılı olduğu ve Meksika’da anaokulu olarak faaliyet gösteren Colegio De Excelenci A Raindrop isimli eğitim kurumunun yöneticilerinin arasında yer aldığı kaydedildi.
Şüpheli Karaca’nın FETÖ silahlı terör örgütü lideri Fetullah Gülen’in çağrısıyla Bank Asya’ya para yatırdığını söyleyen iddianamede, şüpheli Bylock uygulamasını kullanıldığı belirtildi. Hazırlanan iddianamede, şüpheli Osman Karaca’nın ‘silahlı terör örgütü kurma veya yönetme’ ile ‘uluslararası casusluk’ suçlarından 16 yıldan 26,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!