Reklam Alanı
Reklam Alanı

HABEROLDUK YURT BÜLTENİ – 2

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

1) TIR İLE HAFİF TİCARİ ARAÇ ÇARPIŞTI: 6 ÖLÜ, 2 YARALI  

KONYA’da sürücüsünün kontrolünden çıkarak karşı şeride geçen TIR’ın hafif ticari araca çarpması sonucu 6 kişi öldü, 2 kişi yaralandı. 
Kaza, saat 04.40 sıralarında Konya- Aksaray karayolunun 60’ıncı kilometresinde meydana geldi. Amonyum nitrat yüklü  İsmail Yılmaz yönetimindeki 43 AAC 671 plakalı TIR, sürücüsünün kontrolünden çıkıp karşı şeride geçerek Hacı Ocak’ın kullandığı 38 AFA 498 plakalı hafif ticarı araça çarptı. Kazada hurda yığınına dönen hafif ticari aracın sürücüsü Hacı Ocak, yanındaki Fatma Ocak, Mesut Ocak, Asude Ocak ve Feyzanur Kaba ile Fatih Ocak yaşamını yitirdi. Yine hafif ticari araçtaki Nisanur Ocak ile TIR şoförü İsmail Yılmaz yaralandı. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda, itfaiye, sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralı 2 kişi ambulanslarla Konya Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. 6 kişinin cansız bedeni de otopsi için aynı hastanenin morguna kondu.

Görüntü Dökümü
———————–
– Kaza yerinden detay
– Araçlardan detay

Haber- Kamera: Salih BÜYÜKSAMANCI KONYA DHA

===========================================

2) HAKKARİ’DE SAĞLIKÇILAR, AŞILAMA ORANINI YÜZDE 90’A ÇIKARMAK İÇİN KAPI KAPI DOLAŞIYOR

Reklam Alanı

HAKKARİ ve ilçelerinde yüzde 79,3 olan birinci doz aşılama oranının, ikinci doz aşılamada da sağlanması için yoğun çalışma yürütülüyor. Köy ve mezralara giderek ev ev aşılama yapan sağlık ekipleri en büyük zorluğu ise internetin olmadığı kırsal bölgelerde yaşıyor. Ekipler, aşı kaydı oluşturmak için bazen ellerinde telefon adım adım veya yüksek tepelere çıkarak sinyal aramak zorunda kalıyor.
Sağlık Bakanlığı’nca paylaşılan Türkiye’nin koronavirüs risk haritasına göre ‘mavi’ kategoride yer alan Hakkari’de sağlanan bu başarının kalıcı hale getirilmesi için yoğun gayret gösteriliyor. Yüzde 79,3 olan aşı oranının yüzde 90’ların üzerine çıkarmak için oluşturulan mobil ekipler, adeta kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor. Yüksekova merkeze 40 kilometre mesafede bulunan İran sınırındaki Onbaşılar köyünün Çobanpınar ve Ağaçlık mezralarına giderek aşı çalışması yapan ekipler, özellikle de kalabalık ortamları değerlendirmeye çalışıyor. Mezrada nişan törenine ile karşılaşan ekipler, önce bilgilendirmede bulundu. Ardından da onlarca kişinin aşılarını yaptı.
EN BÜYÜK SIKINTI İNTERNET
Mobil sağlık ekipleri en büyük sıkıntıyı ise bazı kırsal bölgelerde internet yüzünden yaşıyor. Aşı kaydını oluşturmak için internete ihtiyaç duyan ekipler, bazen ellerinde telefonla adım adım veya yüksek tepelere çıkarak sinyal aramak zorunda kalıyor. Sinyalin çektiği noktanın tespit edilmesi üzerine de ekipler büyük mutluluk yaşıyor.
2’NCİ DOZ ÇAĞRISI
Hakkari Aile Hekimleri Derneği Başkan Dr. Muaz Ulaş, iyi bir noktada olan Hakkarililere ikinci doz aşı çağrısında bulundu. Birinci doz aşılamada yüzde 80’lere yaklaştıklarını, bu başarıyı ikinci dozda da sürdürmek istediklerini belirten Dr. Ulaş, “Vatandaşlarımız birinci dozdan 21 gün sonra ikinci doz aşılarını da mutlaka olsunlar unutmayalım. Salgını bitirmek bizim elimizde, üstelik silahımız da mevcut. Bu vesileyle tüm Hakkari halkını 1 ve 2’inci doz aşılarını yapmaya çağırıyoruz” dedi.

Görüntü Dökümü
———————–
-Ambulansın köy içinde dolaşıp anons yapması
-Vatandaşların köy meydanına toplanması
-Sağlık ekiplerin hazırlıkları
-Aşı olan vatandaşlardan detaylar
-Şebekenin aranması
-İnternetin çekmediği yerlerde yükseklere çıkan sağlık çalışanı
-Nişan töreninden detaylar
-Davetlileri bilgilendiren sağlık çalışanları
-Sinan Şen ile röportaj
-Genel detaylar

HABER: Yaşar KAPLAN/YUKSEKOVA (Hakkari), (DHA)- 

===========================================

3) YÜKSEK SESLE MÜZİK DİNLEME KAVGASINDA 2 KARDEŞ BACAKLARINDAN VURULDU
 
BURSA’da, Akın B. (41) ile kardeşi Bayram B. (37), otomobilde yüksek sesle müzik dinleyen grupla aralarında çıkan tartışmada tabancayla bacaklarından vuruldu. Yaralanan 2 kardeş, hastanede tedaviye alındı.
Olay, saat 02.30 sıralarında Osmangazi ilçesi, Sırameşeler Mahallesi, 9. Sakarya Sokak’ta meydana geldi. Akın B. ile kardeşi Bayram B., otomobilde yüksek seste müzik dinleyerek bekleyen kişileri uyarınca önce tartışma, ardından da kavga çıktı. Çevredekilerin araya girmesiyle otomobildekiler bölgeden ayrıldı. Bir süre sonra geri dönen bu kişiler ile Akın ve Bayram B. kardeşler arasında yine kavga çıktı. Taşlı sopalı kavgada, kimliği henüz tespit edilemeyen kişi, silahını çekip iki kardeşe 10 el ateş etti. Bacaklarına isabet eden mermilerle yaralanan Akın B. ile kardeşi Bayram B. kanlar içinde yere yığılırken, şüpheliler, geldikleri otomobille kaçtı. Mahallelinin ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılardan Akın B. Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, Bayram B. ise Çekirge Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.
Polis, olayın ardından kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü
———————–
-Yaralıların ambulansa bindirilmesi
-Kurşun isabet eden araç detay
-Olay yeri detay
-Polis ekiplerinin olay yerinde incelemede bulunması detay

Haber-Kamera: İsmail Hakkı SEYMEN/ BURSA,(DHA)

===========================================

4) ŞEHİT TEĞMEN’İN ANILARI ROMAN OLDU
 
IRAK’ın kuzeyinde düzenlenen Pençe- Yıldırım operasyonunda araziye tuzaklanan el yapımı patlayıcının (EYP) infilak etmesi sonucu şehit olan Piyade Teğmen Mehmet Kıvık’ın (27) anıları, silah arkadaşı Samed Poyraz tarafından ‘Oysa Ben Tüm Gökyüzüydüm’ isimli romanda bir araya getirildi. Kitapta Kıvık’ın, patlamanın ardından müdahale için gelenlere, ‘Halimden memnunum, kavuştuk biz. Kendinizi yeterince yordunuz zaten benim için yorulmayın. Gökyüzüne bakın beyler. Emrimi ikiletmeyin. Gördünüz mü yıldızları? Üzülmeyin. Onların hepsi benim. Ben oradayım artık’ dediği ortaya çıktı.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak’ın kuzeyinde sürdürdüğü Pençe- Yıldırım operasyonunda 26 Nisan günü Nirvaseytü üs bölgesinde düzenlenen operasyonda, araziye tuzaklanan EYP’nin infilak etmesi sonucu Piyade Teğmen Mehmet Kıvık şehit oldu. Şehit Piyade Teğmen Mehmet Kıvık’ın cenazesi, memleketi İzmir’in Menderes ilçesi Orta Mahalle Mezarlığı’nda toprağa verildi. Silah arkadaşı Samed Poyraz, şehidin son 4 yılındaki anılarını romanlaştırdı. Şehidin ve silah arkadaşlarının fotoğrafları ile desteklenen 219 sayfalık ‘Oysa Ben Tüm Gökyüzüydüm’ adlı romanda, Kıvık’ın kahramanlıkları da yer buldu. Kitabın geliri Şehit Piyade Teğmen Mehmet Kıvık adına açılacak kütüphanelere ve Türkiye’de mevcut 300’e yakın şehit kütüphanesine bağışlandı. Bunun yanı sıra kitap, tüm erler ve maddi durumu olmayan öğrencilere de ücretsiz olarak dağıtılıyor.
‘DAVET VAR ARŞTA İFTARA’
Kitapta operasyona ait detaylar da yer aldı. Patlamadan kısa bir süre önce Ahmet ismindeki uzman çavuşun Kıvık’ın yanına gelerek, ‘Komutanım siz çok yoruldunuz. Ben öne geçeyim’ dediğini, bunu kabul etmeyen Kıvık’ın, ‘Vakit dar Ahmet. Davet var arşta iftara. Dön sen hadi yerine, hadi’ dediği ortaya çıktı. Kıvık’ın, patlamanın ardından müdahale için gelenlere ise, ‘Halimden memnunum, kavuştuk biz. Kendinizi yeterince yordunuz zaten benim için yorulmayın’ dediği, silah arkadaşlarına ise ‘Gökyüzüne bakın beyler. Emrimi ikiletmeyin. Gördünüz mü yıldızları? Üzülmeyin. Onların hepsi benim. Ben oradayım’ artık” dediği kitapta yer buldu.
Şehidin annesi Ayşe Kıvık, kitabı okuduktan sonra oğluyla bir kez daha gurur duyduğunu söyledi. Kıvık, “Kitabı defalarca okudum. Sayfaları defalarca kez geriye dönerek okudum. Hem çok acı çektim hem çok gururlandım. Oğlumun vatanına, milletine, bayrağına duyduğu aşkı okudukça ağladım. Oğlum her zaman bizi şereflendirmiştir. Kitapta gerçek dostluğu ve arkadaşlığı gördüm. Kitabın yazılmasına öncülük eden Samed Poyraz ve diğer silah arkadaşlarına teşekkür ederim. Bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadılar” dedi.
‘BEN GİTMEZSEM KİM GİDECEK’
Oğluyla son olarak şehit olmadan önce mesajlaştıklarını belirten Ayşe Kıvık, “Mehmet’imin boşluğu çok büyük. Her saniye aklımda. Fotoğraflarını, kıyafetlerini seviyorum. Sık sık kabrine gider oğlumla dertleşirim. Televizyonda izlediğimiz gibi olmuyormuş. Operasyonun başladığını öğrendiğimde aradık ama ulaşamadık. Konuşmak nasip olmadı ama mesajlaştık. Şehit olduğu gün ‘Annem nasılsın?’ mesajı attım. Bana, ‘İyiyim annem. Kendinize iyi bakın, Allah’a emanet olun’ dedi. Ben evimize şehit ateşi düşeceğini aklımın ucuna bile getirmemiştim. Hep o döndüğünde yapacağımız planları düşünüyordum. Akşam saatlerinde kötü haber geldi. Mehmetler kolay yetişmiyor. Son olarak arkadaşı şehit Abdurrahman Topuksuz’un cenazesinden döndüğünde de aynı şeyleri söyledim. Hem o hem de ben çok üzgündük. ‘Oğlum sen de bizi yakma’ dediğimde bana, ‘Mesleğimi çok seviyorum. Bana böyle şeyler söyleme. Eğer oraya ben gitmezsem, başkası gitmezse kim gidecek? Olur da şehit olursam ağlamayın’ dedi” ifadelerini kullandı.
Şehit babası Kenan Kıvık ise, “Allah bu acıyı düşmanıma bile yaşatmasın. Samed Poyraz’dan Allah razı olsun. Bu kitap için öncülük yaptı. Bizi hiç yalnız bırakmadılar. Torunlarımla ilgileniyorum. Günde 3 kez kabristana gidiyorum. Gitmezsem rahat edemiyorum. Bizi böyle gururlandırdığı için Allah, oğlumdan razı olsun” diye konuştu.
CENAZE AKŞAMI YAZILMAYA BAŞLANDI
Şehidin silah arkadaşı Samed Poyraz ise Mehmet Teğmen’i unutturmamak adına kitabı yazmaya karar verdiğini söyledi. Poyraz, “Kitabı yazmaya Mehmet Teğmen’in cenazesinden sonra karar verdim. Cenazeden ayrılanların yakalarına taktıkları vesikalıkları giderken çöpe attıklarını gördüm. Yıllarca verdiğimiz mücadele ve çektiğimiz eziyetlerin bu kadar kolay unutulmasına müsaade edemezdim. Birlikte eğitim aldığımız ve Mehmet’le aynı yerde görev yapan arkadaşlarımıza bu fikrimi paylaştım. Silah arkadaşlarımın da motivesiyle cenaze akşamı yazmaya koyuldum. 26 Nisan gecesi başladığım kitabı 6 Ağustos’ta tamamladım. Kurgu değil, ortaya hakikati anlatan bir roman çıktı. Aile de romanın çıkmasını, tamamlanmasını haftalarca sabırsızlıkla bekledi. Takdim etmeye silah arkadaşlarımızla birlikte kalabalık bir grup olarak gittik. Mehmet Teğmen’in son dört senesini anlattığımız bu roman, Türk çocuklarına nesiller boyu örnek olacak ve milli bilinç aşılayacaktır. Kitabı okullara ve askeri birliklere ücretsiz dağıtmaya devam etmek için bizlere destek olmak isteyen herkese açık çağrımızdır. Unutmamak ve unutturmamak adına bu mücadelemizde lütfen bizlere destek olsunlar” ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
———————–
-Ayşe Kıvık röportaj
-Kenan Kıvık röportaj
-Fotoğraflardan görüntüler
-Aile detay görüntü
-Cenazeden görüntü (ARŞİV)

Haber – Kamera: Tolga TAHÇI / İZMİR, (DHA)

===========================================

5) KARS’TAKİ GÖLLERE 2 MİLYON YAVRU SAZAN BIRAKILDI
 
ELAZIĞ Keban Su Ürünleri İşletmesi’nden Kars’a gönderilen 2 milyon yavru sazan, başta Çıldır Gölü olmak üzere göl ve baraj göletlerine bırakıldı. Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Altıntaş, balıkçıları yasak av konusunda uyardı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen ‘Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi’ kapsamında Elazığ Keban Su Ürünleri İşletmesi’nde üretilen 2 milyon yavru sazan, Kars Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’ne gönderildi. Balık taşıma kamyonuyla getirilen balıklar, Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Altıntaş’ın gözetiminde, Çıldır Gölü başta olmak üzere Susuz’da Aygır Gölü, Sarıkamış Asboğa Gölü ile Karakurt ve Arpaçay Baraj göletlerine bırakıldı. Oksijen bastırılmış şeffaf poşetlere konulan balıkların bir bölümü de Kağızman Çengilli ve Digor Şirinköy göletine gönderildi.
Kars Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Altıntaş, “Bakanlığımızın balıklandırma çalışmalarıyla ilgili ilimize de yaklaşık 2 milyona yakın sazan yavrusu 7 ayrı yere tahsis edildi. Bunlardan en önemlisi Çıldır Gölü ve arkamda gördüğünüz Aygır Gölü’dür, buralara sazan yavrularını bıraktık. Kars tabi kaşarı, kazı ve balı meşhur olan yerlerden birisi. İnşallah gelecekte de sazan balığı veya buranın halk deyimiyle sarı balık dediğimiz balık türü de kaz ile beraber damaklardaki yerini alır diye düşünüyorum” dedi.
Balıkçılara da uyarılarda bulunan Altıntaş, “Yasak zamanlarda balık avlamasını yapmamaları konusunda uyarılarda bulunuyoruz. Bu balıklar hepimizin, sadece balıkçıların değil. Normal yasak zamanı geçtikten sonra avlanma yapsınlar, avlanmalarına bir şey dediğimiz yok. Zaten onlar için balık yavrularını bıraktık. Özellikle kışın biliyorsunuz Çıldır Gölümüz donuyor, inşallah amatör balıkçılık anlamında gerek olta balıkçılığı gerekse ağla yapılan balıkçılığı da biz turizme sokabilirsek Kars için farklı bir alternatif olur diye düşünüyorum, bunu da inşallah gelecekte proje olarak sunacağız. Kars’ta turizmi biz ne kadar çeşitlendirirsek o kadar hane halkına düşen geliri de artırmış oluruz. Bu projede katkılarından dolayı sayın bakanımıza, su ürünleri genel müdürümüze ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Görüntü Dökümü
———————–
-Göletin drone kamerasıyla görüntüsü
-Aygır gölünden görüntü
-Poşetler içindeki balıklar
-Görevlilerin poşet dolu balıkları torbaya koyması
-Göetin görüntüsü
-Kamyondan boruyla balıkların göle bırakılması
-Bırakılan yavru balıkların göl içinde görüntüsü
-Karıs Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Altıntaş’ın konuşması
-Aygır Gölü tabelası ve gölün görüntüsü

Haber-Kamera: Volkan KARABAĞ / KARS, (DHA)

===========================================

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!