1- “AMELİYAT OLURSAN ÖLÜRSÜN” DENİLDİ, AYNI ANDA YAPILAN 4 AMELİYATLA HAYATA DÖNDÜ
Özlem YURTÇU KARABULUT, Kubilay ÖZEV / İstanbul, (DHA)Kalp hastası olan ve gittği her doktordan “Ameliyat olursan ölürsün ama ameliyattan başka çaren yok “denilen Vasfiye Yardım (72) aynı anda gerçekleştirilen 4 ameliyatla hayata döndü. Kalp kapağı değiştirilen, tıkalı şah damarı açılan, 3 damarına bypass yapılan ve kalp damarlarındaki fistül onarılan Yardım’ın ameliyatını gerçekleştiren Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Cengiz Köksal, operasyonun ardından ekibiyle birlikte tam 48 saat hastasının başında bekledi. Köksal, “25 yıllık hekimim, binlerce kalp ameliyatı yaptım. Ama her biri büyük bir ameliyat gerektiren bu dört riskli durumun tek bir hastada olduğu başka vaka görmedim. Literatüre girecek” dedi.
4 kız annesi Vasfiye Yardım, yaklaşık 15 yıl kalp ve tansiyon hastalıklarıyla mücadele etti. Geçtiğimiz Şubat ayında fenalaşınca hastaneye kaldırılan Yardım’da hepsi birbirinden riskli, ameliyat edilmesi gereken 3 hastalık tespit edildi. Gittikleri her hastanede, ameliyattan çıkamayacağı, çıksa bile yoğun bakımdan çıkmasının zor olduğu söylenen yaşlı kadın için kızları çaresizce şifa aradı. Vasfiye Yardım son bir umutla Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal’a gitti. Yardım’ın kalbinde 3 damarın tıkalı olduğu, kalp kapakçığının değiştirilmesi gerektiği ve kalp damarlarında “fistül (anormal bağlantı)” nedeniyle temiz kanla kirli kanın birbirine karıştığı saptandı.
“KALBİNDE ÜÇ BÜYÜK SORUN VARKEN DÖRT OLDU”
Çaresizce annesini ameliyat edebilecek bir cerrah aradıklarını anlatan Nazan Yardım, “Farklı hastanelere başvurduk ama ameliyatı kaldıramayacağı, ameliyat olmazsa da ölüm riskinin olduğu söylendi. Saatli bir bombayla yaşıyormuş meğerse. Kendisini takip eden doktoruna danıştık öncelikli olarak. Bu ameliyatın yapılması gerektiği yönünde karar çıktı. Ama bu hasta ameliyat olsa da ölecek, olmasa da ölecek denildi. O kadar çaresizdik ki? Yaptırsak da ölür, yaptırmasak da ölür, diyorlar. Ne yapacağımızı bilmiyorduk” dedi.
Kız kardeşler olarak, annelerinin sağlığına kavuşması için her yolu denediklerini söyleyen ve gözyaşlarını tutamayan Nazan Yardım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha sonra Cengiz beyi bulduk. Cengiz hocamız öncelikle bir psikolog gibi hepimizi cesaretlendirdi ve yüreklendirdi. Her şeyin yolunda gideceği yönünde telkin etti bizi. Annemi hastaneye yatırdık ameliyat olacak diye. Ama bir sorun daha ortaya çıktı. Şah damarında tıkanıklık varmış. Dördüncü bir ameliyat daha ortaya çıkınca biz tamamen yıkıldık. Neyse ki ameliyatı başarılı geçti. Operasyondan sonraki 2 gece Cengiz bey hastaneden hiç ayrılmadı. Bütün ekip yanımızdaydı. Hepsi çok güzel yönettiler süreci. Umutsuz bekleyiş, umut dolu gözlere dönüştü onların sayesinde.”
“BİRDEN BEŞ ÇİFT ENDİŞELİ GÖZLE KARŞI KARŞIYA KALDIM”
Prof. Dr. Cengiz Köksal ise ailenin kendisine geldiğinde çok çaresiz durumda olduğunu anlatarak şunları söyledi: “Vasfiye teyze bize geldiği zaman kızlarıyla beraber, beş çift endişeli gözle karşı karşıya kaldım. Çok çaresizlerdi. Çünkü şu ana kadar gittikleri bütün merkezler ve doktorlar ameliyat olursa yaşayamayacağını, ama ameliyattan başka da çaresi olmadığını söylemişlerdi. İlk geldiğinde aort kapağında kaçağı vardı, kapağın değişmesi gerekiyordu. Üç damarı tıkalıydı (bypass yapılacaktı), koroner damarlarda ise fistül dediğimiz, temiz kanla kirli kanın anormal bir birleşim yeri vardı. Uzun uzun kendisi ve yakınları ile konuştuk. Süreci anlattık. Hastaneye yatırdığımızda bu kez de şah damarı tıkanıklığı ortaya çıktı. Yüzde 90 tıkanıklık vardı. Problem dörde çıkmıştı.”
“EKİBİMİZ DE BEN DE AMELİYATTAN SONRA 48 SAAT HASTANEDEN AYRILMADIK”
Anestezi uzmanlarının, dört ameliyatın da tek seansta tamamlanması gerektiği yönünde görüş bildirdiğini söyleyen Prof. Dr. Köksal, “Tek seferde anestezi alıp tek seferde yoğun bakımdan çıkması gerektiğini söylediler. Ameliyatta önce şah damarını açtık, ondan sonra kalbindeki tıkalı damarlara üç tane bypass yaptık, sonra kalp kapağını değiştirip, fistülü onardık. Sonra Vasfiye teyzeyi yoğun bakıma aldık. Bu kadar büyük bir ameliyat yaptıktan sonra ekip olarak ben dahil hepimiz 48 saat hastaneden ayrılmadık” dedi.
“25 YILLIK HEKİMİM, BİNLERCE KALP AMELİYATI YAPTIM BÖYLE VAKA GÖRMEDİM”
Damar sertliği, kapak problemleri, kalpten çıkan damarlardaki anomalilerin aynı seansta ameliyatının çok zor olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Köksal, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu dört problemi dört ayrı kişiye verseniz, hepsinde de ayrı bir ameliyat nedenidir aslında. Üstelik bu dört problemin aynı anda bir hastada olması çok çok ender görülen bir durum. Aynı seansta ameliyat edilmesi de ender yapılan ameliyatlardan biri. 25 yıllık doktorum, binlerce kalp ameliyatı yaptım, bu dört probleminin bir kişide olması ve bu ameliyatın aynı seansta gerçekleştirilmesine ben hiç rastlamadım. Dolayısıyla bizim için de bir ilkti. Hastanın şah damarlarıyla ilgileniyorsunuz, beyin çok çok hassas bir organ. Kalbinde 3 tane değişik işlem yapmanız gerekiyor, kalp çok hassas bir organ. Yani hastamız ve yakınları, en hassas iki organı, kalbi ve beyni bize emanet ettiler. Benim için de çok ekstrem bir durumdu. Herkesin ameliyat olamaz dediği durumdaki bir hastayı ameliyat etmekteki en büyük gücümüz ise hasta ve hasta yakınlarının bize duyduğu güven ve sevgiydi. Literatürde de çok görülen bir durum değil. Mutlaka bir vaka sunumu olarak yayınlayacağız.”
“DOKTORUMLA PAZARLIK ETTİM”
Dört büyük ameliyatı aynı anda geçiren Vasfiye Yardım ise torunlarına kavuştuğu için çok multu. Yardım, “Ben çok korktum tabii ki. Üç tane büyük ameliyat olacaktım, üstüne bir de dördüncüsü çıktı. Şah damarındaki tıkanıklık ortaya çıktı. Doktorumla pazarlık ettim, hepsini birden yapmayalım, bir iki tanesini şimdi yapın, iki tanesini de sonra yaparsınız dedim. Ama doktorum taksitle ameliyat mı olur, hepsini bir arada yapmamız gerekiyor dedi. Çok şükür iyiym şimdi” diye konuştu.
Görüntü dökümü:
—————-
Hastanın kızı Nazan Yardım röp
Prof. Dr. Cengiz Köksal röp
Vasfiye Yardım röp
Anne ve kızın duygusal anlarından detay görüntüler
Genel ve detay görüntüler
================
2- OTOGARDA PATLAYICI İLE YAKALANAN ŞÜPHELİLER ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Haber-Kamera: Ahmet YEŞİLMEN – Mertcan ÖZTÜRK / İSTANBUL (DHA),
İSTANBUL 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nda 5 kilogramlık patlayıcılarla yakalanan 3 şüpheli sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde işlemleri tamamlanan şüpheliler Ramazan A. (25), İbrahim Z. (27) ve Yaşar S. (39) Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildi. Şüpheliler sağlık kontrolünün ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na adliyeye sevk edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————-
Şüphelilerin hastaneye sevk görüntüleri
Genel ve detaylar
=================
3- BAĞDADİ’NİN KAÇIŞLARINI PLANLAYAN DEAŞ’LI, İSTANBUL’DA YAKALANDI
İSTANBUL, (DHA)iSTANBUL Emniyet Müdürlüğü ile MİT tarafından yürütülen ortak operasyonda terör örgütü DEAŞ’ın 2 yıl önce öldürülen lideri Ebubekir El Bağdadi’nin, Suriye’de güvenli bölgelere geçişini koordine eden ve halen çatışma bölgelerindeki örgüt üyeleriyle irtibatlı olduğu belirlenen yabancı uyruklu A.S.İ.M. yakalandı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıkalamaya göre, terör örgütü DEAŞ ve çatışma bölgeleriyle iltisaklı şahısların tespit ile deşifrelerine yönelik yürütülen çalışmalar kapsamında, 2014 yılında çatışma bölgelerine giderek, örgüt içerisinde sorumlu düzeyinde faaliyet yürüten A.S.İ.M’nin yeri tespit edildi. Örgüt içinde silahlı eğitim verdiği, DEAŞ’ın karar organı içerisinde bulunan üst düzey emirler ile müşterek hareket ettiği ve DEAŞ eski lideri Ebubekir El Bağdadi’nin Suriye’de güvenli bölgelere geçişinde rol aldığı tespit edilen A.S.İ.M., 28 Nisan günü düzenlenen operasyonla İstanbul’da yakalandı.
Görüntü dökümü:
————-
-Şüphelinin fotoğrafları
===============
4- (ÖZEL) KUYUMCUKENT’TE 60 KİLOGRAM ALTIN DOLANDIRICILIĞI İDDİASI
Alper KORKMAZ/ İSTANBUL,(DHA)
Kuyumcukent’te bir altın atölyesi sahibi 2 kişi, 60 kilogram altın dolandırıcılığı yaptığı iddiasıyla gözaltına alındı. Mağdur olduğunu öne süren firma sahipleri, Kuyumcukent’teki firma önünde toplandı.
İddiaya göre; Kuyumcukent’te 1,5 yıldır faaliyet gösteren bir altın atölyesi sahibi 2 kişi, güvenini kazandığı yaklaşık 50 firmayı dolandırdı. Yaklaşık 30 milyon lira tutan 60 kilogram altının ortadan kaybolduğunu öne süren firma sahipleri şikayette bulundu. Kaçmaya hazırlandıkları iddia edilen atölye sahipleri Erkan L. A. ve Milad I., esnaf tarafından yakalanarak polise teslim edildi. 1 kilo ile 10 kilo arasında değişen miktarda altınlarından olduğunu öne süren esnaf, avukatlarıyla birlikte firma önünde açıklama yaptı.
“PİYASA DEĞERİ YAKLAŞIK 30 MİLYON LİRA”
24 saat geçmeden 45-50 mağdurun ortaya çıktığını söyleyen Avukat Ümit Karadağ “1.5 yıldan beridir burada altın atölyesi olarak faaliyet gösteren bir grup, esnafa bir şekilde güvenceler vererek altın toplamışlar. İlk etapta bu altınların karşılığı olan ödemeleri yapsalar da daha sonra bu ödemelerden kaçınmaya başlamışlar. Dün gece kaçma hazırlığındayken esnaf tarafından fark edildiler. Bu kişiler yakalandı şu an gözaltındalar” dedi.
“2 kişi olduklarını biliyoruz” diyen Karadağ, “Bu kişilerin eşlerinin ve yakınlarının da bu şekilde çalıştıkları yönünde bir düşünceleri var. Yabancı uyruklu bu kişiler, polis ve savcılıkta titiz bir şekilde çalışıyor. Umuyoruz ki esnafımızın mağduriyeti giderilecektir. Altınları erittiler diye de bir bilgi aldık. Dolandırıcılık boyutu ise esnafımız kimisi 1 kilo, kimisi 2, kimisi 3 kilo.. Bu şekilde 60 kiloya yakın bir altın dolandırıcılığı söz konusu. Toplamda TL karşılığı da 30 milyon Türk lirası dolandırılan miktar söz konusu. Umarım bir an önce aydınlığa kavuşur” diye konuştu.
“BAŞKASINDAN ALDIĞINI BİZE ÖDEME YAPIYORMUŞ”
Dolandırıldıklarını ve kayıplarının büyük olduğunu söyleyen esnaf bir an önce mağduriyetlerinin giderilmesini istedi. 1 kilo 800 gram altın kaybının olduğunu söyleyen Mehmet Vural “Başkasından aldığını bize ödeme yapıyormuş. Kaçmaya çalışırken yakaladık” şeklinde konuştu. Ökkeş Balcı ise “1.5 senedir burada esnaflar önce güven verdiler. Aldılar, verdiler. 45-50 kişiyiz bugün belki daha çoğalır bu. Güven sağlayaraktan belli bir zaman ödediler. Sonra ödemeleri yapmadılar bu esnafları mağdur ettiler. Sonra da patladı. Benim kaybımda 1900 gram” dedi.
Esnaf Milad Şarad ise “10 kilo altınım vardı. Son bir haftada şüphelendik. 5 milyon TL yapıyor altın. Maalesef gitti” diye konuştu. Soruşturmanın derinleştirildiği kaydedilirken mağdur sayısı ve altın miktarının artabileceği kaydedildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan Erkan L. A. ve Milad I. adliyeye sevk edildi. Erkan L. A. ve Milad I. çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
——–
Esnaftan görüntüler
Avukat ile röportaj
Esnaf ile röportaj
=============
5- (ÖZEL) – BEYKOZ’DA TRAFİKTE YOL VERME KAVGASI; ÖNCE TEKME SONRA YANGIN SÖNDÜRME TÜPÜYLE SALDIRDI
* O anlar kameraya yansıdı.
Haber: Cengiz ÇOBAN – Hiba KARGI / İSTANBUL , (DHA)
BEYKOZ’da trafikte yol verme nedeniyle iki sürücü arasında çıkan kavga cep telefonu kameralarına saniye saniye yansıdı. Olay, önceki gün Beykoz Yeni Riva yolu üzerinde meydana geldi. İddialara göre, trafikte yol verme nedeniyle iki sürücü arasında tartışma çıktı. Yaşanan tartışmanın ardından lüks otomobilden inen sürücü, kamyonet sürücüsüne tekme ile saldırdı. Tekme salladığı kamyonetin aynasını kıran sürücü, ardından otomobilinin bagajından aldığı yangın söndürme tüpüyle saldırısını sürdürdü. Otomobilin sürücüsü, yangın söndürme tüpünü kamyonet sürücüsünün üzerine boşalttı. Araçlarını yolun ortasında durdurdukları için bir anda arkalarından trafik yoğunluğu oluştu. Diğer sürücülerin araçlarından inip müdahale etmesinin ardından kavga sona erdi.
KAVGA ANI KAMERADA
Yaşanan kavga anları cep telefonu kameralarına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, kamyonetin önünü kesen lüks otomobilin sürücüsünün aracından indiği, kamyonete tekmeler savurduğu, otomobilinden yangın söndürme tüpü alıp kamyonet sürücüsüne boşalttığı ve ardından ona yangın tüpüyle saldırdığı görülüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————
-Yoldaki tartışma
-Tekme ile kamyonetin aynası kırması
-Yangın söndürme tüpü ile saldırması
-Vatandaşların araya girmesi
-Yaşanan trafik
-Genel ve detay görüntüler
==================
6- REKOR FİYATA ALICI BULAN KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN PORTRESİ, İBB’YE BAĞIŞLANDI
İSTANBUL,(DHA)- Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, İngiltere’de düzenlenen müzayedede rekor fiyata satılan Kanuni Sultan Süleyman portresinin alıcı tarafından belediyeye bağışlandığını duyurdu. İmamoğlu, sosyal medya hesaplarından ‘Evine dönüyor’ başlığıyla yaptığı paylaşımında, “Mart ayında İngiltere’deki müzayedede rekor fiyata satılan Kanuni Sultan Süleyman portresi eser alıcısı tarafından İBB’ye bağışlanmıştır. Böylesi kıymetli bir eserin İstanbul’a bağışlanması ve İBB’ye duyulan güven gurur verici. İstanbul’a hayırlı olsun” dedi.
5 MİLYONA ALICI BULDU
İngiltere’de müzayede evi Sotheby’s’in geçen Mart ayında gerçekleştirdiği müzayedede Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın portresi satışa çıkartıldı. İslam Dünyası ve Hindistan Sanatlarıö başlıklı koleksiyonda 60 bin ila 80 bin sterlinlik değerle satışa sunulan Kanuni Sultan Süleyman’ın portresi 438 bin 500 sterline (Yaklaşık 5 milyon lira) alıcı buldu.
====================
7- İSTANBUL’DA ALES HEYECANI
Haber-Kamera: Gamze ŞİMŞEK- Ramazan EĞRİ / İSTANBUL, (DHA)
AKADEMİK Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) bu sabah saat 10.15’te başladı. Kimileri sınava geç kalırken, bir avukat avukatlık kimliği ile sınava giremedi.
2021 – ALES/1, Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) sınav takviminde ilan edildiği gibi bugün saat 10.15’te başladı, sınav 12.45’te sona erecek. Adaylar ve refakatçileri, sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutuldu. Saat 10.00’u gösterdiğinde kapılar kapatıldı. Kadıköy’de bulunan İstanbul Anadolu Lisesi’nde bazı adaylar sınava geç kalırken, sınava girmek isteyen bir avukat, avukatlık kimliği ile sınava kabul edilmedi. Sınava giren adayların yakınları okul çevresinde bekledi.
“SINAVA GİREMEYECEĞİM SÖYLENDİ”
Dışarı çıkan Avukat Mustafa Zorbozan, “Bugün ALES’e girmek için İstanbul Anadolu Lisesi’ne geldim sabah saatlerinde avukatlık kimliğimle. Avukatlık kanunu madde 9’a göre kimlik yerine geçtiği için giriş yapmak istedim. Ancak ÖSYM’nin belirlediği yönetmelikle Avukatlık Kanunu madde 9 kanun hükmü çiğnenerek bu kimlikle sınava giremeyeceğim söylendi ve sınava alınmıyorum. Aylardır hazırlandığım sınava alınmıyorum. Bu sorunu daha önce de birçok arkadaşımın da yaşadığını biliyorum. Eğer normlar hiyerarşisinin olduğunu hukuk fakültelerinde biz öğrenci arkadaşlarımıza anlatıyorsak bu olmaz. Yönetmelikle kanun hükmü çiğnenemez. İlk girişte hiçbir sorun yaşamadım. Avukatlık kimliğimle geçtim. Sınava gittiğimde benim bu kimlikle sınava giremeyeceğimi, ÖSYM’nin asmış olduğu kağıtta avukatlık kimlik belgesinin orada yasaklı belgeler arasında olduğunu söylediler. Avukatlık Kanunu’na göre avukatlık kimliği normal TC kimliği yerine geçiyor. Ben sınava alınmıyorum daha sonrasında benim okula dahi giremeyeceğimi söyleyip dışarı çıkmamı rica ettiler” dedi.
“BAKALIM İNŞALLAH GÜZEL BİR SONUÇ ALACAĞIZ”
Eşi sınava giren Serap Körpınar Yılmaz ise, “Eşimi bekliyorum heyecanla, sınava girdi. Elektrik elektronik mühendisi, yüksek lisans için denemek istiyor kendisini. Son güne kadar videolarla tekrar tekrar çalıştı. Bakalım inşallah güzel bir sonuç alacağız.” diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
——————————
-Okuldan görüntüler
-Sınava geç kalan adaylar
-Sınava giremeyen avukat ile röp
-Adayların okula gelmesi
-Eşinin sınavdan çıkmasını bekleyen bir kişi ile röp
-Genel ve detaylar
================
8- AVCILAR’DA PARK YERİ ARARKEN ALES’İ KAÇIRDI
İhsan DÖRTKARDEŞ / İSTANBUL, (DHA) –
AVCILAR’da sınava gireceği binanın önüne gelen ve park yeri arayan bir aday, bu nedenle gecikince içeri alınmadı. ÖSYM tarafından düzenlenen AKADEMİK Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) bugün saat 10.15’te başladı. Adaylar, İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı ‘Tam Kapanma Tedbirleri Genelgesi’ kapsamında sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutuldu. Adaylar, yanlarında eş, kardeş, anne veya babalarından birinin refakatinde sınav merkezlerine gidebildi. Avcılar’daki D-100 karayolu yan yolu üzerinde bulunan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi önüne otomobili ile gelen Abdullah Demir isimli aday, park yeri aradı. Okulun çevresinde dolaşarak park yeri arayan Demir, saat 10.04’te koşarak binaya girmek istedi. Ancak, binanın dış kapısının saat 10.00’da kapatıldığını ve içeri alınmayacağını belirten aday tüm çabalarına rağmen içeri alınmadı. Aynı binaya koltuk değnekleri ile gelen bir aday ise cuma günü trafik kazası geçirdiğini belirtirken, güçlükle binaya girebildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
—————————–
Sınava giren adaylar
Adaylar koşarken
Bir kız aday kolyesini çıkarırken
Geç kalan aday Abdullah Demir binanın dış görevlisine içeri alınması için dil dökerken
Aday içeri alınmayınca sınav giriş kağıdını yırtıp atıp uzaklaşırken
Genel ve detay görüntüler
===============
9- MASKE ÇIKARILMASINI PROTESTO ETTİ; ALES’E GİRMEDİ
Murat DELİKLİTAŞ-Cemil ÖZDEMİR/İstanbul,(DHA)
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) ilkbahar dönemi sınavı İstanbul’da başladı. Sınava girmek için Nişantaşı Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne gelen bir kız öğrenci, sınav sırasında maskelerin çıkarılacak olmasını protesto ederek sınav salonunu terk etti. Öğrenci, “Dört duvar kapalı alanda, belirli sayıda kişi iki buçuk saat bulunacağız. Birisi evinin konforunda sınav yapacak diye benim hayatımdan bir sene daha gidiyor. Bir sene gitmesin istiyorsam hayatım riske giriyor” dedi.
2021 ALES ilkbahar dönemi sınavı, saat 10.15 itibarıyla başladı. İstanbul’un çeşitli yerlerinde yapılan sınava erkenden gelip okul önünde bekleyenlerin yanı sıra son dakikada koşarak yetişen öğrenciler de oldu. Bazı öğrenciler ise girişlerin sonlandığı saat 10.00’dan sonra gelmeleri nedeniyle sınava alınmadı. Birkaç dakikayla sınavı kaçıran öğrenciler görevlilerle konuşarak, kapıyı açmaları için dil döktü. Tüm ikna çabalarına rağmen içeri alınmadıkları için hayal kırıklığı yaşayan öğrenciler sınava giremeden geri dönmek zorunda kaldı.
SINAV SALONUNU TERK ETTİ
Sınava girmek için Nişantaşı Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne gelen bir öğrenci ise sınav sırasında maskelerin çıkarılacak olmasını protesto ederek sınav salonunu terk etti. İsmini vermek istemeyen kız öğrenci, sağlığının sınavdan daha önemli olduğunun altını çizerek “Sınav salonunda maske çıkarılmasına izin veriliyor. İstediği kadar havalandırılsın. Dört duvar kapalı alanda, belirli sayıda kişi iki buçuk saat bulunacağız. Birisi evinin konforunda sınav yapacak diye benim hayatımdan bir sene daha gidiyor. Bir sene gitmesin istiyorsam hayatım riske giriyor. Ben niye böyle bir seçim yapmak zorundayım. Madem sınav, on binlerce vaka varken ertelenmiyor, hiç değilse maske zorunluluğu kalabilir. Doktorlar saatlerce maskeyle yaşıyor, hepimiz saatlerce yaşıyoruz. Orada sınava giren her birinin, gün içinde saatlerce maske ile dolaştığını biliyoruz. Bunu yapmıyorum diyen sokakta maskesini takmıyor demektir ya da çok az bir kesim evden çıkmıyordur. Eczacılar sabah dükkana maske ile giriyor akşama kadar maske ile çalışıyor. Burada insanlar iki saat test mi çözemeyecek? Oturarak soru çözüyoruz. Bir zahmet bunu öğrenmiş olsalardı pratik yapsalardı. Ama yapacak bir şey yok” dedi. Sınav süresince maske çıkarmanın serbest olacağının kendilerine daha önceden gönderilen sınav belgesinde açıklandığını da hatırlatan öğrenci, “Sınav belgesinde yazıyor ama daha az vakalarda sınav ertelenmişti. Bu kadar vaka varken ‘Herhalde bu yürürlükten kalkmıştır, tam kapanma olacak kadar kötü bir dönemdeyiz’ diye düşündüm” dedi.
Görüntü Dökümü
—————————–
-Okul önünde bekleyenler
-Elinde giriş belgesiyle okula girenler
-Koşarak okula girenler
-Sınav salonunda maske çıkarıldığı için salonu terk eden kadın ile röp.
-Geç kaldığı için okula alınmayanlar
-Genel ve Detaylar
==============
10- ESENYURT’TA ARKADAŞLARININ YARALANDIĞINI DUYAN TAKSİCİLER ORTALIĞI BİRBİRİNE KATTI
Haber: Erol DEĞİRMENCİ – Alper KORKMAZ / İSTANBUL,(DHA)
Esenyurt’ta, arkadaşlarının bir kişiyle kavga edip kesici bir aletle yüzünden yaralandığını duyan taksi şoförleri, ortalığı savaş alanına çevirdi. Polis kavgaya karışanları güçlükle gözaltına alırken, yaşananlar vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdı.
Olay, 1 Mayıs Cumartesi günü saat 14.28 sıralarında Zafer Mahallesi’nde bulunan lüks bir sitede meydana geldi. İddiaya göre site sakinlerinden biri, giriş kapısında bir taksi şoförüyle tartışmaya başladı. Sözlü tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Site sakini eline aldığı kesici bir aletle taksi şoförünü yüzünden yaraladı. Ağır şekilde yaralanan taksi şoförü kanlar içinde kalırken, saldırgan kişi kendisine ait panelvan minibüse binerek sitenin içine girdi.
TAKSİCİLER ORTALIĞI BİRBİRİNE KATTI
Meslektaşlarının yaralandığını duyan taksi şoförleri ise siteyi birbirine kattı. Sitenin farklı girişlerinden içeri giren taksi şoförleri, saldırganı bularak darp etmeye başladı. Bu esnada bir taksi şoförü ise eline sert bir cisimle, saldırgana ait panelvan minibüsün arka camını kırdı. Kavganın büyümesi üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi çağrıldı. Ağır şekilde yaralanan taksici meslektaşları tarafından, darp edilen saldırgan ise ambulansla hastaneye götürüldü. Olay yerine gelen polis ekipleri, kavgaya karışan kişileri ifadelerini almak üzere polis merkezine götürdü.
O ANLAR SİTE SAKİNLERİ TARAFINDAN KAYDEDİLDİ
Yaşanan korku dolu anlar ise sitede sakinleri tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntülere taksi şoförünün camı kırması ve tartışma anları yansıdı.
Görüntü dökümü:
————
-Şoförün camı kırması
-Taksi şoförlerinin tartışması
-Taksi şoförlerinin olay yerine gelmesi
-Detaylar
=================
11- İETT OTOBÜSLERİNDEKİ YOLCULARIN İZİN BELGELERİ KONTROL EDİLDİ
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- KORONAVİRÜS ile mücadele kapsamında uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasında, İETT otobüslerindeki yolculların izin belgeleri kontrol edildi.
Avcılar ilçesi Namık Kemal Caddesi’nde oluşturulan denetim noktasında, polis, kimlik ve izin belgesi kontrolü yaptı. Denetimde, durdurulan İETT otobüslerindeki yolcuların tek tek izin belgelerine bakıldı. Yolculardan bir kadının yanında izin belgesi olmadığı tespit edildi. Adı öğrenilemeyen kadın, hastalanan kedisini Ambarlı Mahallesi’ndeki veterinere götürdüğünü, izin belgesini evde unuttuğunu söyledi. Polisler de kadından kedinin tedavisi tamamlanır tamamlanmaz evine dönmesini istedi.
Görüntü Dökümü:
—————
-Avcılar’da durdurulan araçlar ve denetimlerden görüntüler
-Çocuğuna ilaç almak üzere taksiye binen bir kişi ile polislerin diyalogu
-İETT otobüsü durdurulurken
-İETT otobüsündeki polis denetimi
-Kedisini tedaviye götüren kadın ile polis arasındaki diyalog
-Genel ve detay görüntüler
