Reklam Alanı
Reklam Alanı

DHA İSTANBUL BÜLTENİ – 3 

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

 

(ek görüntüyle)  
1- EKREM İMAMOĞLU’NA ŞEHİTLİKTE TEPKİ

Gülseli KENARLI – Harun UYANIK / İstanbul, (DHA)  – 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle Edirnekapı Şehitliği’nde düzenlenen törende, gazi yakını olduğunu söyleyen bir kişi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tepki gösterdi.
Edirnekapı Şehitliği’nde, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da katılımıyla tören düzenlendi.
Törenin ardından Yerlikaya ve İmamoğlu, şehit mezarlarına karanfil bıraktı. Bu sıra mezarlıkta bulunan bir kişi, İmamoğlu’na tepki gösterdi. “Sayın Başkan bir şey sorabilir miyim, ben bir gazi yakını olarak bir şey sorabilir miyim?” diyerek Ekrem İmamoğlu’na seslenen bu kişi, “Burası Pervin Buldan ile birlikte çiçek ektiğin hatıra ormanı değil başkan” dedi. İmamoğlu ise, “Hadsizlik yapıyorsun, şov yapıyorsun, gazi öyle olmaz” şeklinde karşılık verdi. Gazi yakını olduğunu söyleyen kişi alandan uzaklaştırılırken tepkisine devam etti. İmamoğlu da “Seni araştırır bulurum ben merak etme” diye konuştu. Protesto sırasında mezarlara karanfil koymaya devam eden Vali Ali Yerlikaya’nın, “Burası onun yeri değil” dediği duyuldu.

Görüntü Dökümü:
————-
EK GÖRÜNTÜ
——
-protestodan yeni görüntü

//////
– Şehitliğe çiçek bırakılması 
– İmamoğlu’na seslenmesi 
– Valinin görüntüsü
– Valinin sözleri
– Vatandaşın Pervin Buldan sözleri
– İmamoğlu’nun sözleri 
=====================

2- AKM İNŞAATINDA ASMA TAVANIN ÇÖKME ANI KAMERADA

Reklam Alanı

Murat DELİKLİTAŞ-Cemil ÖZDEMİR/İstanbul,(DHA)
Atatürk Kültür Merkezi (AKM) inşaatında asma tavan işçilerin üzerine çöktü. Yaralanan 4 işçi ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Çökme anına ait görüntüler ortaya çıktı.
Taksim’de inşası süren AKM’de dün 19.00 sıralarında meydana gelen olayda, asma tavan henüz belirlenemeyen nedenle çöktü. Tavandan kopan parçalar 4 işçinin üzerine düşerek yaralanmalarına neden oldu. Yaralılar, iş arkadaşlarının haber vermesi üzerine olay yerine gelen ambulanslarla çevredeki hastanelere kaldırıldı. Hafif şekilde yaralandıkları öğrenilen işçiler tedavi altına alındı.
Öte yandan çökme anına ilişkin görüntüler ortaya çıktı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, asma tavanın çökmesiyle işçilerin kaçıştığı görülüyor.
 
Görüntü Dökümü
———–
ÇÖKME ANI (ek)

///
-AKM önündeki Ambulanslardan görüntü
-Ambulansların gidişi
-Polis ekipleri
-İşçilerin çöken asma tavanın parçalarını taşıması
-Genel ve Detaylar

=================

(Geniş haber) 
3- BAĞCILAR’DA TEKSTİL ATÖLYESİNDE PATLAMA 

Haber – Kamera: Vedat BAYRAKTAR – Alper KORKMAZ/İSTANBUL,(DHA)  BAĞCILAR’DA tekstil atölyesinde pres makinesinde meydana gelen patlamada 3 işçi yaralandı. Yaralılar hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınırken atölyede çalışmalar bir süreliğine durdu. 
Bağcılar, Mahmutbey Mahallesi Atlas Caddesi’nde, 4 katlı tekstil atölyesinde bulunan pres makinesinde saat 12.00 sıralarında çalışma yapıldığı sırada bilinmeyen bir nedenle patlama oldu. Bu sırada makine yakınında çalışan 3 işçi yaralandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Yaralanan işçiler olay yerine gelen ambulanslarla hastaneye kaldırılırken, binada bulunan diğer işçiler de tahliye edildi. Polis ekipleri ise bina önüne güvenlik şeridi çekerek inceleme yaptı. 

“BASKI MAKİNESİ PATLADI”
Patlamada içeride çalışan işçilerden biri, “Pres yapılan yerin yan tarafında çalışıyorduk. Patlama sesi geldi. Bina yıkıldı sandık. Arkadaş yere yığılmıştı. Onu alıp aşağı indik. Diğer arkadaş yanmış. Patlayan şey baskı makinesi. Bir arkadaş yanmıştı. Durumu biraz ağırdı. Diğer iki arkadaşın durumu iyi.” dedi. Bir başka işçi de “Tamirci arkadaş makineyi tamir ederken, birden patlama oldu. Biz de patlama sonrası aşağı indik. Üç yaralı vardı. Hastaneye kaldırıldı.” diye konuştu.

Görüntü dökümü
————-
Binadan görüntü
Ambulans ve polis ekiplerinden görüntü
Tahliye olan işçilerden görüntü
Röportajlar

=================

4- ÖLDÜRÜLEN AVUKAT İÇİN MESLEKTAŞLARI ÇAĞLAYAN’DA BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Büşra ÇOBAN/ İstanbul,(DHA) KOCAELİ, Gebze’de haciz işlemleri için gittiği evin sahibi tarafından ateş edilerek öldürülen avukat Ersin Arslan için meslektaşları Çağlayan Adliyesi’nde basın açıklaması yaptı. 
Avukat Ersin Arslan, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde iki gün önce icra işlemleri için gittiği adreste ev sahibi Y.Y tarafından silahla vurularak öldürülmüştü. İstanbul Adliyesi Atrium alanında toplanan avukatlar avukat Ersin Arslan’ın öldürülmesine ilişkin açıklama yaptı.
Açıklama yapan Hukukçular Derneği avukat hakları komisyon başkanı Oğuzhan Efe , “Burada saldırıya uğrayan sadece Ersin Arslan değil aynı zamanda avukatlık mesleğidir. Avukatlık kamu hizmeti ve serbest bir meslektir. Avukatın ifa ettiği kamu görevi vatandaşın hak ve hukukunu korumak ve adaletin tesis edilmesine katkı sağlamaktır” dedi.
Av. Oğuzhan Efe konuşmasına “Avukatlara yönelik şiddet eylemleri daha ağır şekilde cezalandırılmalı ve kamuoyu bu hususta uyarılmalıdır. İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan haciz ve muhafaza işlemlerinin yürütülebilmesi amacıyla adliyelerde ‘adli kolluk’ yapılanması oluşturulmalı, aksi talep edilmedikçe bu kolluk güçleri haciz ve muhafazaya eşlik etmelidir. Devlet memurlarının ve avukatların yaşam hakları tehlikeye atılmamalıdır. Kamu görevini ifa etmekteyken öldürülen diğer tüm kamu görevlileri gibi, kamu görevinin ifası sırasında öldürülen avukatları da şehit olarak kabul edecek yasal düzenlemeler yapılmalı, vefat edenlerin eş ve çocuklarına maddi ve manevi destek olunmalı ve manevi şahsiyetleri yaşatılmalıdır. Avukatların kamu görevi nedeniyle işlemiş olduğu iddia edilen suçlarla ilgili olarak Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandıkları gibi, avukatlara karşı işlenen suçlarda suçun niteliğine bakılmaksızın Ağır Ceza Mahkemeleri’nde görülmesi gerekmektedir. Adaletin tecelli etmesinde milleti temsilen savunma ve sav makamını icra eden avukatın tüm adliyelerde bulunan Adalet Komisyonlarında temsili sağlanmalıdır. Özellikle televizyon yayınlarında avukatı olmaksızın şüphelinin ifadesinin alınmasının hukukun temel kuralı dikkate almayarak, ifadeye avukatın katılmasının istisna olduğunu gösteren veya avukatı aşağılayıcı ve itibarını sarsıcı yayın ve sahneler RTUK tarafından engellenmelidir. Avukat olmazsa adalet de olmaz” şeklinde devam etti.

ADLİYE ÖNÜNDE DE BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI
İstanbul Adliyesi önünde 9 avukat topluluğu adına da açıklama yapıldı, Avukat Dayanışması, Avukat Hareketi, Avukatlar Sendikası, Çağdaş Avukatlar Grubu, ÇHD İstanbul Şubesi, Demokrasi İçin Hukukçular, Katılımcı Avukatlar, ÖHD İstanbul Şubesi, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar gruplarına adına Avukat Çiğdem Akbulut açıklama yaptı.
Avukat Çiğdem Akbulut “Meslektaşımız Avukat Ersin Arslan, 16 Mart tarihinde Gebze’de katıldığı bir haciz işlemi sırasında karşı taraf ile yaşadığı tartışma sonucunda silahla vurularak katledildi. Genç bir meslektaşımızın görevini yerine getirirken katledilmiş olması karşısında üzgün; mesleğimizin içinde bulunduğu hal karşısında öfkeliyiz. Bugün burada hukuk kurumları olarak meslektaşımıza yapılan saldırının karşısında durmak, mesleğimize yönelik saldırılara karşı mücadele etmek için bulunuyoruz. Meslektaşımızın ölümüyle tekrar acı şekilde gördüğümüz üzere her dönem hedef tahtasında olan avukatlar ve avukatlık mesleği bugün de itibarsızlaştırılmaya, türlü saldırı ve baskılarla zapturapt altına alınmaya çalışılıyor. Mesleğimizi icra ederken karşımıza çıkarılan zorlukların ne kadar sistemli olduğunu görüyor, meslektaşımıza yapılan saldırıyı bu sistemli saldırıların bir parçası ve sonucu olarak görüyoruz” dedi.
Açıklamanın ardından meslektaşları avukat Avukat Ersin Arslan’ın öldürülmesini alkışlarla protesto ettiler.

Görüntü dökümü:
———-
-Basın açıklamaları
-Detaylar

====================

5- OYUNCU EMRE KINAY KORONAVİRÜSE YAKALANDI

İdris TİFTİKCİ / İSTANBUL (DHA) OYUNCU Emre Kınay, koronavirüse yakalandı. Karantinaya giren ve 10. gününü dolduran, Kınay sosyal medyadan paylaştığı videoda, “Merak eden herkese çok teşekkür ederim. İyiyim, panik edilecek bir şey yok.” dedi.
51 yaşındaki Emre Kınay, koronavirüse yakalandı. Karantinaya giren ve 10. günün dolduran Kınay video çekerek sağlık durumuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Kınay, “Dayanılmaz beden sancıları, ağrıları çok çekmedim. Kas ağrılarım oldu. Kronik sinüzitim vardı. İlk 3 gün beni oradan zorladı. Şu anda gayet iyi durumdayım. Yarın 10. günüm ve karantinam doluyor. Yeniden test yaptıracağım. Ardından doğru sete gideceğim. 27 Mart’ta da Dijital Tiyatronun açılışı var. Merak eden herkese çok teşekkür ederim. İyiyim panik edilecek bir şey yok” dedi.

Görüntü dökümü:
————-
-Kınay’ın paylaştığı video

==================

6- DUAYEN GAZETECİ SEÇKİN TÜRESAY HAYATINI KAYBETTİ

İSTANBUL,(DHA)- Türk Basının duayen isimlerinden Seçkin Türesay koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.
77 yaşındaki Seçkin Türesay, koranavirüse yakalanınca Maltepe’deki bir özel hastaneye kaldırılmış, durumu ağırlaşınca yoğun bakıma alınıp entübe edilmişti. Seçkin Türesay sabah saatlerinde vefat etti. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önceki başkan yardımcılarından, Hürriyet Gazetesi önceki Genel Yayın Yönetmenlerinden, 2016 Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü ve Sürekli Basın Kartı sahibi Türesay’ın ölümünün ardından Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, bir mesaj yayınladı. Mesajda şu görüşler yer aldı: “Değerli meslektaşımız Seçkin Türesay’ı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Mesleğimize ve Cemiyetimize uzun yıllar başarıyla hizmet veren Türesay’ın ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, sabırlar diliyoruz”   

SEÇKİN TÜRESAY KİMDİR?
1943 yılında İzmir Urla’da doğdu. Işık Lisesi’nin ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine girdi. İki yıl sonra da İktisat Fakültesi’ne bağlı Gazetecilik Enstitüsü’ne kaydoldu. 1964’te haftalık Durum Dergisi’nde gazeteciliğin ilk çırak yıllarını yaşadı. 1969 yılında askerlik dönüşü Son Havadis Gazetesi’ne girdi. 1970’te Hürriyet grubunun ikinci gazetesi olan Yeni Gazete’ye girdi. Bu gazete 1971’de kapatılınca Hürriyet Gazetesi’ne çağrıldı. 1 Ağustos 1971’de başlayan Hürriyet yılları iki kez kesintiye uğrayarak 31 Mart 2012’ye kadar sürdü. Hürriyet’te ilk görevi gece yazı işleri sorumluluğuydu. 1972 yılında birinci sayfa sorumlusu oldu. Daha sonra Hürriyet’te  sırasıyla Sorumlu Müdür, Yazı İşleri Müdürü, Genel Yayın Müdürlüğü ve Yayın Koordinatörlüğü görevlerinde bulundu. Ayrıca 1988-1991 yılları arasında Günaydın Gazetesi Genel Yayın Müdürlüğü’nü üstlendi. Hürriyet’ten ayrıldıktan sonra haftalık Siyasi Yeni Ulus Gazetesi Genel Yayın Yönetmeliği’ni yaptı. Nazan Türesay ile evli ve Seçil Türesay isminde kendisi gibi gazeteci bir kız babasıydı. Türesay TGC’den aldığı iki kez Yılın Gazetecisi Ödülü sahibi. (1982-1983), 1989’da Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti’nin Yılın Genel Yayın Müdürü ödülüne değer bulundu. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nde 10 yılı aşkın süreyle Yönetim Kurulu üyesi ve Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu. 2016 TGC Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü sahibiydi.

=====================

7- BÜYÜK ZAFERİN 106. YILINDA ÇANAKKALE’Yİ ANLATAN ESERLER BEŞİKTAŞ RESİM MÜZESİ’NDE SERGİLENİYOR

Haber – Kamera: Beyza Nur GÜLER – Buğra BENLİOĞLU / İSTANBUL, (DHA)18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yıl dönümünde Milli Saraylar İdaresi’ne bağlı Beşiktaş’taki Resim Müzesi’nde, Çanakkale Zaferi ve Milli Mücadele’yi anlatan resimlerin sergilendiği oda ziyarete açıldı.
Milli Saraylar İdaresi’ne bağlı Beşiktaş’taki Resim Müzesi’nin 34 salonundan biri, Milli Mücadele ve Çanakkale Zaferi’ne ayrıldı. Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yılı olması dolayısıyla bugün ziyarete açılan Çanakkale Salonu’nda, büyük zaferin hangi şartlarda kazanıldığını gösteren 10 eser sergileniyor. Sergilenen eserler arasında en dikkat çekici olanlarından biri ise, Bahriyeli İsmail Hakkı’ya ait, 1915 tarihli ‘Çanakkale Deniz Savaşı’ adlı yağlıboya tablo.

“BAHRİYELİ İSMAİL HAKKI BEYİN ÇANAKKALE DENİZ SAVAŞI KONULU TABLOSU BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”
Müze Sorumlusu Sanat Tarihçisi Gülsen Sevinç Kaya, Resim Müzesi ve Çanakkale Salonu ile ilgili şunları söyledi:
“Beşiktaş’taki Milli Saraylar Resim Müzesi’ndeyiz. Buranın 34 tane tematik bölümü var. 600 tane eser sergileniyor ve bunlar arasında Çanakkale tematik bölümü ayrı önem taşıyor. Çanakkale tematik bölümünde hem Çanakkale Savaşı konulu tablolar var hem de Milli Mücadele konulu tablolar var. Çünkü Çanakkale Savaşı’nda Milli Mücadele’nin temelleri atılmıştı. Çanakkale ruhu Milli Mücadele ruhunu yaratmıştı. 18 Mart Çanakkale Deniz Savaşı’nın yıldönümü olduğu için, özellikle Bahriyeli İsmail Hakkı beyin ‘Çanakkale Deniz Savaşı’ konulu  tablosu büyük önem taşıyor. İtilaf devletleri Çanakkale’ye önce denizden hücum etmişlerdi fakat başarılı olamadıkları için karadan saldırmışlardı. Çanakkale Savaşı, Milli Mücadele ruhunun temellerini atmıştı.”

“BU ESERLER SANAT DEĞERLERİ DIŞINDA, BELGE DEĞERLERİ İLE ÖNEMLİ”
Kaya, şöyle devam etti:
“Burada İsmail Hakkı Bey’in eseri dışında, özellikle 1918’de Viyana’da sergilenen bir tablo da var. 1918 Viyana Sergisi, Türk Ressamlarının toplu halde yurt dışında oluşturdukları ilk sergi. Artık sanat da önemliydi. Osmanlı Devleti, birçok sanatçıyı, fotoğrafçıyı, edebiyatçıyı Çanakkale’ye göndermişti. Onlar da Çanakkale Savaşı’nın aşamalarını eserleri ile belgelemişlerdi. Gerek tablo, gerek fotoğraf, gerek edebiyat alanında Çanakkale Savaşı’nın yansımaları oldu. Bu eserler de sanat değerleri dışında, belge değerleri ile önemli. Bu eserler arasında özellikle Türk Ressamı Mehmet Ruhi Arel’in ‘Ayrılık ve Zafer’ konulu eseri oldukça önemli. İlk defa bir Türk ressamı tablosunu 3 bölüm halinde öyküleştirmişti. Sağdan sola şeklinde, Türk askerinin ailesiyle vedalaşması ve davullarla, zurnalarla savaşa gitmesi, sonra kahramanca savaşması, sonra da yine askerimizin davullarla, zurnalarla köyüne dönüşü ve ailesine kavuşmasını görüyoruz. Vatan kurtulmuş, ailesi kurtulmuş, askerimiz de sapa sağlam dönmüştü. Birçok arkadaşı da şehit olmuştu ama artık evi yoktu. Evinin yıkılmış olduğunu görüyoruz.”

PAZARTESİ DIŞINDA HER GÜN ZİYARET EDİLEBİLİR
Bunun dışında Hikmet Onat’ın köyünden geçerken bir askerin babası ya da dedesiyle vedalaşmasını anlatan bir resmin daha olduğunu ifade eden Kaya, “Çok duygusal bir sahne. Bu eserler, hem belge değeri taşıyor hem de manevi duygularımızı artırıyor. Osmanlı Devleti gerek sanatta gerek edebiyatta bu çok değerli eserleri bize miras bıraktı. Milli Saraylar Resim Müzesi de özellikle bu Çanakkale Odası’nda,  O Çanakkale ruhunu, Milli Mücadele ruhunu yansıtıyor. Onun için bütün ziyaretçilerimizi Pazartesi dışında, haftanın diğer günleri 09.00-17.00 arasında Beşiktaş’taki Milli Saraylar Resim Müzesi’ne bekliyoruz” diye konuştu.

SERGİLENEN ESERLER…
Resim Müzesi’nin Çanakkale Salonu’nda sergilenen eserler ve ressamları ise şöyle: 
“Bahriyeli İsmail Hakkı: Çanakkale Deniz Savaşı, 1915 . Hikmet Onat: Harbe Giderken Veda, 1917 . Mehmet Sami Yetik: Hücuma Kalkış, 1917 Türk Kurtuluş Savaşı’ndan, 1933 Sarıkamış Harekâtı, 1942 . Mehmet Ruhi Arel: Ayrılık ve Zafer, 1917 . Ali Cemal Benim: Yaralı Asker, 1917 . İbrahim Çallı: Silah Arkadaşlığı, 1917 . Diyarbakırlı Tahsin: Sultan Osman-ı Evvel dretnotu, 1916 . Ressam Mahmud: Bir Türk Askeri.”

Görüntü dökümü:
————————
-Sergiden görüntüler
-Müze sorumlusu ile röp.
-Resimlerin görüntüleri
-Genel ve detay

=================

8- SİLİVRİ’DE ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ ANILDI

Haber – Kamera: Uğur Samet AVCI / İSTANBUL (DHA)  Silivri’de, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yıl dönümünde şehitler düzenlenen törende anıldı. 
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yıl dönümünde Silivri Sahili’nde bulunan Atatürk Meydanı’nda anma töreni düzenlendi. Törende anıt önüne çelenk konuldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Silivri Kaymakamı Ali Partal, Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Harun Akkan, siyasi parti temsilcileri, şehit yakınları ve muhtarların olduğu gruptakiler, Yeni Mahalle’de bulunan şehit mezarlarına karanfil bırakıldı. Dua edildi.

Görüntü dökümü:
———————–
-Törenden detaylar
-Genel ve detaylar

===============

9- TUZLA’DA SATIŞI YASAK 185 YABANİ KUŞA EL KONULDU

Ali TİNBEK/İSTANBUL,(DHA)- TUZLA’da bir çiftlikteki kafeslerde tutulan satışı yasak 185 yabani kuş, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ekiplerine teslim
edildi.
İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Nesli Tehlikede Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme (CİTES) kapsamında, alınıp satılması özel izne tabi olan ve bazıları kaçak yollarla yurt dışından getirilen farklı türlerdeki çok sayıda kuşun, Tuzla’da bir çiftlikte kafesler içerisinde tutulduğu bilgisi üzerine çalışma başlattı. Söz konusu adrese operasyon düzenleyen ekipler, 1 kişiyi gözaltına aldı.
Çiftlikte yapılan aramada 53 tavus kuşu, 3 deve kuşu, 33 sülün, 16 flamingo, 12 kuğu, 62 ördek, saz tavuğu, şahin, baykuş ve 3 turnaya el konuldu. Zanlıya, 5607 Sayılı Kaçakçılık Kanunu’na muhalefetten adli işlem yapılırken, el konulan hayvanlar ise Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi.

Görüntü Dökümü:
——————–
-Çiftlikte beslenen hayvanların görüntüsü
-Kafeslerde bulunan hayvanların görüntüleri
-Genel ve detaylar

====================

(Düzelterek yeniden) 
10- CERRAHPAŞA DEKANI PROF. DR. GÖNEN: “İLK BAŞVURULARDA YÜZDE 30 ARTIŞ VAR, SERBESTLEŞMEYİ SALGIN BİTMİŞ GİBİ ALGILAMAYALIM”

Özlem YURTÇU KARABULUT, Güven USTA / İstanbul, (DHA)
Türkiye’nin illere göre koronavirüs haritasında “kırmızı” illerin artış gösterdiğine dikkat çeken İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen, İstanbul için de tehlike çanlarının çaldığını ve kendi merkezlerinde test pozitiflik oranlarına henüz yansımasa da ilk başvuru oranlarının yüzde 30 oranında yükseldiğini söyledi. Prof. Dr. Gönen, vatandaşların serbestleşmeyi “salgın bitmiş gibi” algılamaması gerektiğini söyledi ve belediyelere de çağrıda bulundu: “İla nihayet kısıtlamayla yaşayamayız. Ama kapalı ortamda da maskesiz çok uzun süre kalmamak gerekiyor. Bu nedenle belediyelerin bu dönemde dış mekana masa koyma sınırlamasında daha hoşgörülü davranması gerekiyor.”

Uzun süredir devam eden kısıtlamaların illere göre risk haritasının açıklanmasıyla beraber beli illerde gevşetilmesiyle beraber vatandaşlar da kafe ve restoranlara koştu. Ancak 1 Mart itibariyle kısıtlamaların gevşetilmesinin ardından vaka sayılarında da artışlar dikkat çekmeye başladı. Pandemi süresince en önemli pandemi hastanelerinden biri olarak binlerce Kovid vakasının tedavi edildiği İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde kovid şüphesiyle başvuru oranlarında ciddi bir artış yaşadıklarını belirten Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen, “İl il değerlendirilmesi son derece doğru. Ama uygulamada eksikler var. Risk haritasında kırmızı olan bir ilin yanı başında sarı, yani daha az vaka görülen bir il olması ve bunlar arası geçişlerde HES kodu sorgulamasının yapılmaması bunlardan biri. Geçişlerde kontrol olmalı” dedi.

“YÜZDE 30 ARTIŞ VAR”
Son günlerde Cerrahpaşa Tıp Fakültesi özelinde ilk müracaat vaka sayılarında belirgin bir artış gözlemlediklerini söyleyen Prof. Dr. Gönen, “Yüzde 30 gibi bir artış var ilk başvurularda. Ama yaptığımız testlerdeki pozitiflik oranında henüz belirgin bir artış yok. Yatan hasta sayımızda da şu anda bir artış yok. Bugün itibariyle toplamda 38 hasta yatıyor. Yoğun bakım ünitemizde de 6 Kovid hastası var. Bizim ikinci pikte, yoğun bakımda hasta sayımız 55’e ulaşmıştı. Yoğun bakım kapasitemizi yükseltmiştik ve tamamı dolmuştu. Test pozitiflik oranlarımız ise son bir aydır, hatta 45 gündür yüzde 5 civarında seyrediyor” diye konuştu.

“BELEDİYELER DIŞ MEKANA MASA KOYMAYA DAHA HOŞGÖRÜLÜ OLMALI”
Salgının başladığı Mart 2020’den bugüne dek kendi merkezlerinde 180 binin üzerinde test yaptıklarını ve testlerden 21 bininin pozitif çıktığını belirten Prof. Dr. Gönen, şu bilgileri verdi.: “Bu da yüzde 11 gibi bir orana tekabül ediyor. Yani tüm pandemi boyunca test pozitiflik oranımız yüzde 11 civarında. Son 45 gündür yüzde 5 civarında seyretse de önümüzdeki günlerde artma potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Çünkü ilk müracaatlarda ciddi bir artış var şu anda ve İstanbul genelinde baktığımızda, diğer hastanelerde de ciddi bir artış olduğunu biliyoruz. Diğer iller için de İstanbul için de geçişlerde mutlaka kontrol olması gerekiyor. Ayrıca bir de kafe ve restoranların dış mekana masa koyma sınırlamasında, belediyelerin biraz daha hoşgörülü davranması lazım. İnsanlar açık havada daha fazla zaman geçirebilir böylece.”

“AİLE İÇİ BULAŞLARI ÖNLEMEK İÇİN EVDE BİLE MESAFEYE DİKKAT EDİLMELİ”
Kısıtlamaların ila nihayet devam edemeyeceğini de vurgulayan Prof. Dr. Gönen, “Halkımızın da serbestleşmeye geçildiğinde salgın bitmiş gibi algılamaması gerekiyor” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:  “Her durumda fiziki mesafeye, maske ve hijyen kurallarına daha fazla dikkat ederek uyum sağlaması gerekiyor vatandaşlarımızın. Bu salgınla mücadelede başarıya ulaşamayacağız başka türlü. Bulunulan kapalı ortamların iyi havalandırılması çok önemli. Aile içi bulaşları engellemek için gerekirse evde bile fiziki mesafeye dikkat edilmeli. Tabii ki aşılamaların da tünelin ucunda görünen ışık olduğunu hep söyledik. Ülkemizde 10 milyonun üzerinde kişi, özellikle 65 yaş üzeri risk grubu aşılandı. Bunun büyük bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Ama sürü bağışıklığı gerçekleşene kadar herkesin bu tedbirlere daha fazla uyması şart.ö Sürekli kapanmaya giderek, restoranları kafeleri kapatarak bir sonuca ulaşılamayacağına da işaret eden Prof. Dr. Gönen, “Bu insanlar da 1 yıldır zaten ekonomik olarak sıkıntıya girdiler. Sürekli kapatmak bir çözüm değil. Ama mekan sahiplerinin de kurallara herkesten daha fazla dikkat etmesi gerekiyor. Bunun içinde mutlak surette uyarı ve denetim mekanizmalarının iyi işlemesi lazım” dedi.

“İKNCİ DALGA TSUNAMİ GİBİYDİ, ÜÇÜNCÜ DALGAYI DAHA HAFİF GEÇİRECEĞİZ”
Salgının başladığı geçtiğimiz yılın Mart ayında herkes için yeni bir hastalık olduğu için panik halinde testi pozitif çıkan herkesin hastaneye yatırıldığını belirten Prof. Dr. Gönen, tüm dünyada üçüncü  dalganın başladığı bu günlerde ilk iki dalga ile bu sonuncu pik arasında farklar olduğunu da vurguladı. Prof. Dr. Gönen, sözlerini şu uyarılarla noktaladı: “Şu anda hastalık hakkında biraz daha bilgilerimiz oturdu. İlk dalgaya kıyasla Eylül’ün ikinci yarısı, Ekim-Kasım aylarında yaşadığımız ikinci dalga Tsunami gibi geldi. Birinci dalgadakinden çok daha fazla sayıda Kovid pozitif vaka oldu. Testlerdeki pozitiflik oranı yüzde 30’ları buldu. Hastaların çoğu hastaneye yatırmadan tedavisi verilerek evlerine gönderildi. Sadece genel durumu bozuk olanlar hastaneye yatırıldı. O dönemde de yoğun bakım ünitemiz tamamen dolmuştu. Şimdi üçüncü dalga geliyor mu? Evet olabilir ancak ben ilk iki dalga kadar şiddetli bir süreç beklemiyorum. Çünkü risk grubundaki birçok insanımızın aşılanması bir avantaj. Bir de önümüz yaz, açık havada daha fazla zaman geçirilecek. Ama bu da kimseyi rehavete sevk etmemeli. Şu anda Avrupa ülkelerinde de ciddi bir yükseliş var aşıya rağmen. Bizim hastanemizde henüz test pozitiflik oranları yükselmedi ama İstanbul’daki diğer merkezlerden gelen bilgilerde pozitiflik oranlarında ciddi bir artış olduğunu duyuyoruz. Valilik denetimleri ciddi anlamda işletiyor ama her şey, bizlerin bu kurallara uymasıyla sonuçlanacak.”

Görüntü dökümü:
—————-
-Prof. Dr. Sait Gönen röp
-Genel ve detay görüntüler
Arşiv görüntüleri

===============
11 – FATİH’TE SANAL KUMAR OYNAYANLARA BASKIN

Ersan SAN – Alper KORKMAZ  /  İSTANBUL , (DHA) – FATİH’te sanal kumar oynatıldığı tespit edilen iş yerine baskın düzenlendi. İçerde bulunan 15 kişiye para cezası kesilirken,  çok sayıda bilgisayara el konuldu. Operasyon anları kameraya yansıdı. 
Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü Fatih Asayiş Büro Amirliği ekipleri, 15 Mart’ta Haseki Sultan Mahallesi’nde bir iş merkezinde kumar oynatıldığı ihbarını aldı. Harekete geçen polis ekipleri, kumar oynatılan bina çevresine gelerek giriş çıkışları takibe aldı. Bir süre dışarıdan binayı izleyen ekipler, içeri girip çıkan çok sayıda kişi olduğunu tespit etti ve binaya girdi. Asansörle 12 numaralı daireye çıkan bir kişiye kapının açıldığını belirleyen polis ekipleri de iş yerine girdi. İçerideki kişi, polis ekiplerine engel olmak için kapıyı kapatmaya çalıştı, ancak başarılı olamadı.

KAMERALI ÖNLEM
Polis ekipleri, dairede çok sayıda bilgisayarda sanal kumar oynatıldığını ve içeride iş yeri sahibiyle birlikte 15 kişinin bulunduğunu belirledi. Bina çevresine de polis baskınlarına karşı çok sayıda güvenlik kamerası yerleştirildiği tespit edildi. 15 kişi hakkında, kumar oynamaktan ve koronavirüs tedbirlerini ihlal etmekten para cezası kesilirken, iş yerinde ele geçirilen 31 bilgisayara ve bir miktar paraya da el konuldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
—————————–
(Polis kamerası görüntüleri)
-Operasyondan görüntüler
-İş yerinden görüntüler
-Bilgisayardan ve içerde bulunanlardan görüntü
-Ele geçirilenlerden görüntü

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!