Reklam Alanı
Reklam Alanı

DHA İSTANBUL BÜLTENİ – 3

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

(havadan görüntülerle) 

1- (ÖZEL)- NENE HATUN’DAN İSTANBUL BOĞAZI’NDA 6 SAATLİK OPERASYON

Ali AKSOYER-Özgür EREN/İSTANBUL(DHA) – ULAŞTIRMa ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun Süveyş Kanalı’ndaki kazaya yardım için işaret ettiği “Nene Hatun” gemisi İstanbul Boğazı’nda 6 saatlik operasyon gerçekleştirdi. İstanbul Boğazından gemilerin emniyetli geçişini sağlayan Marmara denizi girişinde bulunan iki eski şamandıra,  yerli ve milli olarak imal edilen  Atlas tipi  “Akıllı” şamandıralarla değiştirildi. Nene Hatun gemisi kaptanı Necdet Hamza, “Gemi trafik yoğunluğun da fazla olduğu ayrıca güçlü akıntıların bulunduğu bu bölgede tehlikeli bir operasyonu bitirdik” dedi.

BOĞAZ’DAKİ OPERASYON 6 SAAT SÜRDÜ
2015 yılında Yalova’da denize indirilip göreve başlayan 88 metre uzunluğunda 18 metre genişliğindeki Acil Durum Müdahale gemisi Nene Hatun, İstanbul Boğazı’nda operasyonlarda kullanılıyor. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne bağlı Nene Hatun gemisi önceki gün öğle saatlerinde, yerli ve milli olarak imal edilen “Atlas” tipi iki şamandırayı yerine yerleştirmek için İstanbul Boğazı’na açıldı.  İstanbul Boğazı’ndaki yoğun gemi trafiği ve bölgedeki şiddetli akıntılar nedeniyle oldukça tehlikeli olarak nitelenen operasyon yaklaşık 6 saat sürdü.  Önce İstanbul Boğazı’nın, Marmara girişinde Ahırkapı açıklarında bulunan eski şamandıra Nene Hatun’un vinciyle kaldırılarak güverteye alındı. Ardından “Akıllı şamandıra” olarak nitelenen Atlas tipi yeni şamandıra yine aynı vinç kullanılarak yerine bırakıldı. Ardından bir kez daha harekete geçen Nene Hatun gemisi bu kez Kızkulesi yanında bulunan eski şamandırayı yenisiyle değiştirdi.

YENİ TİP “AKILLI” ŞAMANDIRALAR
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından Türkiye’de tasarlanan ve imal edilen yeni tip şamandıralarla hava durumu, gemi trafiği , Deniz kirliliği takip edilebilecek. Yeni tip şamandıraların üzerine kamera, radar gibi ekipmanlar takılıp kullanabilecek. Yeni tip şamandıraların işletme maliyetini yarı yarıya düşürdüğü belirtildi.

“TEHLİKELİ BİR OPERASYONDU”
Nene Hatun Acil Durum Müdahale gemisi kaptanı Necdet Hamza, “Ahırkapı ve Kız Kulesinde bulunan sığlık şamandırası değiştirdik.  Şamandıraların olduğu yer hem sığ hem de akıntının çok olduğu yerler Aynı zamanda gemi trafik yoğunluğun da fazla oldu yer olduğu için  tehlikeli bir operasyon oldu.  Ancak Nene Hatun gemisinin dinamik konumlandırma sistemi gibi modern donanımları bu zor görevi kazasız belasız gerçekleştirmemizi sağladı” dedi.

Reklam Alanı

“NENE HATUN BİR ÇOK ŞEYİ  YAPABİLİR”
Kaptan Necdet Hamza, Nene Hatun’un kurtarma gemisi olarak inşa edildiğini söyleyerek “Dolayısıyla yüksek bir çeki gücü var. Türkiye’nin en yüksek çeki gücüne sahip gemilerinden bir tanesi. Kurtarma amaçlı kullanılan en büyük gemimiz. 250 tona kadar çeki gücü var.  Gemide dalış sistemimiz var, kurtarma operasyonlarından kullanabileceğimiz. Birinci sınıf dalgıçlara sahibiz. Aynı zamanda derinlere dalabilmemiz için dalış çanımız ve hava gaz karışımı olan basınç odamız var. Kazazedeleri hastane götürebilmemiz için  onları hastaneye yetiştirene kadar ilk yardım ve acil müdahalede bulunabilmek için 20 kişilik hastaneye sahibiz. Denizde ve denize yakın bölgelerdeki yangına müdahale etmek için yangın sistemimiz var.  Bu sistem saatte 9600 metre küp su basabiliyor.  Deniz kirliliğine müdahale edebiliyoruz. Deniz yüzeyindeki akaryakıt kirliliğini toplayıp bin metreküpe kadar kendi bünyemizde tutup dışarıya bırakabilmek için kendi sistemimiz var. Aynı zamanda bu akaryakıtı denize döken gemiyi tespit edebilmek için laboratuvar sistemimiz var” diye konuştu.

Görüntü Dökümü
——————
-Nene Hatun gemisinde havadan görüntüler
-Geminin kaptan kamarasından genel ve yakın detaylar
-Gemi personelinden  detay görüntü
-Geminin makine dairesinden detay görüntü
-Geminin ilk müdahale odasınan genel ve yakın detaylar
-Geminin hastane bölümünden detay görüntü
-Morgtan detay görüntü
-Basınç odasından detay görüntü
-Laboratuvardan detay görüntü
-Geminin güvertsinden detay görüntü
-Genel ve yakın detaylar

=====================

2-  AÇILIŞINA SAYILI GÜNLER KALDI… TAKSİM’DEKİ CAMİNİN İÇİ DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ

Hasan YILDIRIM- Özgür EREN- Ali AKSOYER-  İSTANBUL DHA – TAKSİM’de ibadete açılmasına sayılı günler kalan caminin içindeki çalışmalarda son durumu drone ile görüntülendi.
Taksim Meydanı’nda 2 bin 482 metrekare arsa ve 16 bin 220 metrekare inşaat alanına sahip camideki çalışmalar son aşamaya geldi. 17 Şubat 2017’de temeli atılan caminin ramazan ayında ibadete açılması planlanıyor. Mimarlar Şefik Birkiye ile Selim Dalaman imzasını taşıyan camide boyama işlemlerinde sona gelindi. Namaz alanı ahşap duvar kaplamaları ve camlara korkuluk takma işleri tamamlanıyor. Hattat Davut Bektaş ve Nakkaş Adem Turan tarafından hazırlanan hat yazıları tamamlandıktan sonra montajı yapılarak yerine takıldı.

ANA MEKAN KUBBE KISMINDA FATİHA SURESİ YAZIYOR
Caminin hatlarındaki ana mekan kubbe göbek yazısında Fatiha Suresi, ana mekan kubbe kasnağında Al’i İmran Suresi, ana mekan orta kuşak yazısında Amenerrasulü olarak bilinen Bakara Suresi’nin 285 ve 286. ayetleri ile Haşr Suresi’nin 20-24. ayetleri, giriş kubbesi göbek yazısında İhlas Suresi, giriş kubbesi kasnak yazısında Ayet-el Kürsi ve sonraki ayet, ana kapı üstü yazısında Nisa Suresi 103’üncü ayetinin son kısmı ve İstiklal girişi kapı üstü yazısında ise Ra’d Suresi’nin 24’üncü ayeti yer alıyor. 

6 HAT LEVHADAN “ALLAH LAFZI” YERİNE TAKILDI
Caminin içerisinde yer alacak 6 hat levhanın ilki olan “Allah” lafzı mimberin sağ tarafına asıldı. Diğer levhaların da yerine takılması için çalışmalar devam ediyor. Hat levhalarda Muhammed, Ebubekir, Ömer, Osman, Ali isimleri yazıyor. Camide taş kaplama çalışmalarında son aşamaya gelindi. Mihrabın yapımı ise devam ediyor. Taksim Camii’nde şadırvan da ortaya çıktı. Cami içi ve dışındaki son durum havadan görüntülendi. 

Görüntü Dökümü:
———————-
HAVADAN GÖRÜNTÜLER
Taksim Caminden dış görüntü
Caminin içinden görüntü
Ana mekan kubbeden görüntü
Kubbe kasnağından görüntü
Yerine takılan Allah lafzı
Cami içindeki çalışanlar
Şadırvandan görüntü
Genel ve detaylar

=================

3- İSTANBUL VE MUĞLA’DA ‘KARSLI GÜVENLER’ ÇETESİNE OPERASYON KAMERADA

-Çete lideri C.G.’nin de aralarında bulunduğu 16 kişi gözaltına alındı.

Ali Çağlar TINBEK / İSTANBUL (DHA) İSTANBUL merkezli 2 ilde 30 adrese eş zamanlı Karslı Güvenler olarak bilinen organize suç örgütüne operasyon düzenlendi Operasyonlarda çete lideri C.G. başta olmak üzere 16 kişi gözaltına alınırken, baskınlarda, 6 silah, çok sayıda fişek, 2 balistik yelek ve çok sayıda çek, senet, çetele ve sözleşme ele geçirildi. Baskın anları kameralarca görüntülenirken, ele geçirilenler İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sergilendi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, dün gece İstanbul ve Muğla’da 30 ayrı adreste ‘Karslı Güvenler’ olarak bilinen suç örgütüne operasyon düzenledi. Polis ekipleri, Ataşehir İçerenköy’de bulunan Sebze ve Meyve Hali içerisinde etkin şekilde faaliyet gösteren çetenin, silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek başta olmak üzere, üye olmak, yardım etmek, nitelikli yağma, kasten öldürmeye teşebbüs, uyuşturucu madde imal veya ticareti, kullanmak maksadıyla uyuşturucu madde bulundurmak, nüfuz ticareti, tefecilik, tehdit olmak üzere çok sayıda farklı suç eylemlerine karıştığı tespit edildi. Ekipler İstanbul ve Muğla’da 30 farklı adrese yaptığı eş zamanlı operasyonda aralarında örgüt lideri C.G.’nin de bulunduğu 16 şüpheliyi yakaladı. Şüphelilerin ev, işyeri ve araçlarında yapılan aramalarda; 4 tabanca, 5 şarjör, 2 pompalı tüfek, 273 değişik çaplarda fişek, 77 kartuş, 1 çelik yelek, muşta, çok sayıda çek, senet, çetele ve sözleşme ele geçirildi. Operasyon anları polise kamerasına yansırken, ele geçirilenler İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sergilendi. Gözaltına alınan zanlıların emniyetteki işlemleri sürüyor.

Görüntü Dökümü
———————
-baskını görüntüleri
-baskınlarda ele geçirilen silah ve fişeklerin görüntüsü
-operasyonda arama görüntüleri
-zanlıları yakalanma görüntüleri
-sergiden görüntü
-genel ve detaylar

=================

4- HALİÇ TERSANESİ’NDE BAĞLI OLAN GEMİDE YANGIN

Haber – Kamera: Hasan YILDIRIM – Özgür EREN -Zeki GÜNAL / İSTANBUL (DHA) Beyoğlu Haliç Tersanesi’nde geminin elektrik panosunda yangın çıktı. Yangın itfaiye ekipleri tarafından kısa sürede söndürüldü.
Haliç Tersanesi’nde bağlı bulunan Alaeddin Yavaşca gemisinin elektrik panosunda saat 10.30 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Haber verilmesi üzerine tersaneye Beyoğlu, Fatih ve Şişli itfaiye ekipleri ile ambulans sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale ederek kontrol altına aldı. Gemide soğutma çalışması yapan ekipler olay yerinden ayrıldı.

Görüntü Dökümü:
——————
İtfaiye ekiplerinin Tersaneye gidişi
İtfaiyenin gemiye çıkışı
Yangına müdahale edilmesi ve söndürülmesi
Genel ve detaylar

===============

5-(ÖZEL)- İNTİHAR EDEN SAHİBİNİN VASİYETİ YERİNE GETİRİLDİ, “KÖPÜŞ” SAHİPLENDİRİLDİ

Esma MURAT- Kubilay ÖZEV / İSTANBUL, (DHA)- ATAŞEHİR’de yalnız yaşadığı evde intihar eden reklamcı Murat B’nin sokakta bulduğu ve “Köpüş” adını verdiği köpeğinin sahiplendirilmesi yönündeki vasiyeti, komşularının çabalarıyla yerine getirildi. 
Hayvansever Yeşim Tarkal’ın sosyal medya hesaplarından yaptığı duyurularla köpeği sahiplenecekler arandı. Sahibinin ölümünden sonra barınağa götürülen Köpüş’ü sahiplenen Mehmet Ali ve Tuğba Akar çifti “Sahiplenmeden önce biraz tedirgindik ancak çok iyi anlaştık. Köpüş bizim ayrı odalarda kalmamızı istemiyor. Eski sahibiyle yaşadıklarından sonra hala bir korkusu var. Yalnız kaldığında ağlamaya başlıyor. Ama zamanla birbirimize alışacağız.” dedi
Ataşehir’de, 15 Şubat 2021 tarihinde, 38 yaşındaki reklamcı Murat B., yalnız yaşadığı evinde kendini asarak intihar etti. Edinilen bilgilere göre, psikolojik sorunları olduğu belirtilen Murat B., intihar öncesi yakınlarına 7 yaşındaki “Köpüş” adlı köpeğinin iyi bir kişiye sahiplendirilmesi vasiyetinde bulundu. Sahibinin ölümünün ardından götürüldüğü barınakta yeme-içmeden kesilen köpek için komşular harekete geçti. Sosyal medya hesapları üzerinden çağrıda bulunan Murat B’nin komşuları sonunda istedikleri gibi bir hayvansever bulup köpeği sahiplendirdi.

“KÖPÜŞ BARINAKTA SÜREKLİ AĞLIYORDU”
Bu süreçte yaşananları DHA’ya anlatan Başak Papila, “Murat Bey’i 6 seneden beri tanıyordum, karşı komşum. Murat, Köpüş’ü iki aylıkken sokakta yaralı bir şekilde bulmuş. Tedavisini yaptırmış. Murat’ın ölümü bizi gerçekten çok yıktı. Murat’ın öldüğü günün gecesi ekipler, Köpüş’ü mecburen barınağa götürmek zorunda kaldı. Ertesi gün biz Murat’ın bütün komşuları olarak Köpüş’ün barınakta kalmasını istemedik. Çünkü Köpüş barınakta Murat’ı çok istiyordu ve sürekli ağlıyordu. Yeşim Hanım sayesinde Köpüş’ü barınaktan çıkardık” dedi.

“MURAT’IN CESEDİYLE KÖPÜŞ EVDE İKİ GÜN KALDI”
Murat’ın ölümünden sonra Köpüş’ün davranışlarında değişikler olduğunu belirten Papila, “Arkadaşım Duygu ile beni gördüğünde Köpüş’ün gözleri doluyordu. Çünkü Murat’ın intihar ettiği evde Köpüş Murat ile iki gün kaldı. O yüzden Köpüş’ün psikolojisi bir süre gerçekten çok bozuktu. Biz, Murat’ın yakın arkadaşları olmamıza rağmen bize hiçbir şey belli etmedi. Murat’ın neden intihar ettiğini hala anlayamıyoruz. Murat hayata o kadar pozitif  bakan biriydi ki, intihar edeceği hiç aklımıza gelmezdi. Murat, Köpüş’ü bırakıp markete bile gitmezdi. İletişimleri çok kuvvetliydi. Komşuları olarak ufacık bir sıkıntı olduğunu anlasaydık kısa sürede müdahale ederdik” diye konuştu. Köpüş’ün yeni ailesi ile gayet iyi olduğunu söyleyen komşulardan Duygu Basüt ise “Murat Köpüş’ü iki aylıkken buldu. Ama Murat vefat edince Köpüş sokağa düşmek zorunda kaldı. Vatandaşlar bizlere ‘Köpüş’ü sahiplenmek istiyoruz’ diye geliyor. Ancak sonrasında her gün şikayetler başlıyor. Ama şimdi ise Köpüş’ü yuvalandırdık. Yeni yuvasında oldukça mutlu” ifadelerini kullandı.

“ÜÇ GÜN BOYUNCA YEMEK YEMEDEN AĞLAMIŞ”
Hayvansever Yeşim Tarkal, “Sosyal medya hesaplarımda takipçi sayım çok olduğu için sürekli ilanlar paylaşıyorum. Murat Bey’in komşuları tarafından Köpüş için de ilan açmam istendi. Bu şekilde Köpüş ile tanışmış oldum. Murat Bey’in arkadaşları sayesinde ve Köpüş’ün hikayesini öğrendim. Murat Bey’in ölümü üzerine aynı gün içerisinde ekipler tarafından Köpüş barınağa alındı. Köpüş barınakta üç gün boyunca yemek yemeden ağlamış. Köpüş, şu an yeni ailesi ile birlikte ancak şu an hala Murat Bey’in özlemini çekiyor” dedi.

“KÖPEK SAHİPLENMEK ÇOCUK SAHİPLENMEK GİBİ BİR ŞEY”
Köpüş’ün şu ana kadar üç yuva değiştirdiğini belirten Yeşim Tarkal, “Şu an Köpüş üçüncü ailesinde ve gayet mutlu. Ancak herkes köpek sahiplenmemeli. Köpek sahiplenmeden önce ciddi bir şekilde düşünülmeli. Köpek sahiplenmek çocuk esirgeme kurumundan çocuk sahiplenmek gibi bir şey. Birçok hayvansever arkadaşım sahiplendirme yapıyor fakat sahiplendirme sonrası takibini gerçekleştirmiyor” diye konuştu.

“KÖPÜŞ YALNIZ KALDIĞINDA AĞLAMAYA BAŞLIYOR”
Köpüş’ü sahiplenen Mehmet Ali ve Tuğba Akar çifti ise, “Sahiplenmeden önce biraz tedirgindik ancak çok iyi anlaştık. Köpüş bizim ayrı odalarda kalmamızı istemiyor. Eski sahibiyle yaşadıklarından sonra hala bir korkusu var. Yalnız kaldığında ağlamaya başlıyor. Ama zamanla birbirimize alışacağız. Bir canlı sonuçta Köpüş anlamakta lazım” dedi.

Görüntü dökümü
—————–
-Köpüş ile yeni sahibinin görüntüsü
-Gönüllü hayvansever Yeşim Tarkal röportaj
-Komşu Duygu Basüt röportaj
-Komşu Başak Papila röportaj
-Mehmet Ali ve Tuğba Akar çifti ile röportaj
-Köpüş ile görüntüler
-Genel ve detay görüntüler
-Köpüş ile eski sahibinin fotoğrafı

===================

6- KAĞITHANE’DE İŞLENEN CİNAYETE İLİŞKİN DAVADA MÜTALAA; SANIĞA 63 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

* Azmettirici olduğu iddia edilen bir sanık da tahliye edildi. 

Ahmet YEŞİLMEN / İSTANBUL (DHA)  KAĞITHANE’de 2019 yılında Akın Alakuş’u öldürdüğü ve Tarık Alakuş’u ise yaraladığı iddia edilen Sakıp Arıcı ve olayın azmettiricisi olduğu öne sürülen üvey kardeşi Ümit Değirmenci’nin yargılandığı davada, mütalaa açıklandı. Sanık Ümit Değirmenci’nin azmettirici olduğuna dair yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle beraatinin istendiği mütalaada, Sakıp Arıcı’nın ise 63 yıla kadar hapsi talep edildi. Mahkeme, Ümit Değirmenci’nin tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi.  

“MÜTALAADA MAKTÜLÜN HAKSIZ EYLEMİ BAŞLATAN OLDUĞU BELİRTİLDİ”
İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Sakıp Arıcı ve Ümit Değirmenci ile müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, olayı bire bir gören bir kişinin olmadığını, sanık Sakıp Arıcı’nın, Akın Alakuş’un kendisine küfür ettiği yönündeki ifadesinin yargılama süresince değişmediğini belirtti. Mütalaada, Akın Alakuş’un kanında alkol tespit edilmesi nedeniyle  ‘şüpheden sanık yararlanır’ kuralının sanık Arıcı lehine değerlendirilmesi gerektiği ve maktül Akın Alakuş’un haksız eylemi başlatan kişi olduğu belirtildi. 16 Ağustos 2019 tarihindeki silahlı saldırı olayının anlatıldığı mütalaada, sanık Arıcı’nın, Ali Kırıcı, Fahrettin Alakuş ve Tarık Alakuş’a karşı öldürme kastı ile hareket ettiğini ancak eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı vurgulandı.

DEĞİRMENCİ HAKKINDA BERAAT TALEBİ
Mütalaada ayrıca, sanıklardan Ümit Değirmenci’nin  her iki eylemde de olay yerinde olduğuna, diğer sanık Arıcı’ya yardım ettiği ve onu azmettirdiğine dair yeterli delil bulunmadığından her iki suçtan da ayrı ayrı beraatine ve tahliyesine karar verilmesi talep edildi. Sanık Sakıp Arıcı’nın ‘haksız tahrik altında kasten öldürme’ ve ‘3 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 39 yıldan 63 yıla kadar hapisle cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamı istendi.

BİR SANIĞA TAHLİYE KARARI
Tutuklu sanık Ümit Değirmenci’nin tutuklulukta kaldığı süre nedeniyle tahliyesine, bir diğer tutuklu sanık Sakıp Arıcı’nın ise tutuklunun halinin devamına karar verildi. Sanıklar ile avukatlarına esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.

SANIK ARICI: “KORKUTMAK AMACIYLA ATEŞ ETTİM”
Sanık Sakıp Arıcı, maktül Akın Alakuş’un kendisine küfür ettiğini belirttiği daha önceki savunmasında şunları söylemişti: Kendisine düzgün konuşmasını söyledim. Ben böyle söyleyince elindeki bozuk paraları yüzüme fırlatarak küfür etti. Elini beline atınca üzerimdeki tabancayla korkutmak amacıyla ateş ettim. Nereye ateş ettiğimi tam hatırlamıyorum. Ateş ettikten sonra olay yerinden kaçtım.  Tarık Alakuş’un içinde bulunduğu aracın kurşunlanması olayına gelince 16 Ağustos 2019’da Abdülsamet’in kullandığı araç ile gidiyorduk. Bizim araca doğru ateş edilmeye başlandı.  Ateş edilmesi üzerine Abdulsamet’in getirdiği araçta bulunan 2 tabancayı aldım, araçtan indim. İki araca doğru hedef gözetmeden ateş ettim. Bunun üzerine araçlar yolu açtılar. Tekrar araca bindim Seyrantepe’ye geldik. Araçtakileri vurmak için ateş etmedim. Kendimi ve Abdülsamet’i korumak için korkutmak amacıyla ateş ettim.”

SANIK DEĞİRMENCİ: “ÖLDÜRÜLME OLAYIYLA ALAKAM YOK”
Sanık Ümit Değirmenci ise şunları belirtmişti: “Akın Alakuş’un öldürülmesi olayıyla hiç alakam yoktur. Olayın olduğu zaman Boğaziçi Üniversitesi’nin karşısında bulunan oyun salonundaydım. Gültepe’de bir olay olduğunu da sosyal medya üzerinden arkadaşıma gönderilen bildirim ile öğrendim. Ağabeyim Sakıp’ın sosyal medyada geçen olaya karıştığını da bir müddet sonra öğrendim.  Ondan sonra da şoka girdim. 

“MÜŞTEKİ ALAKUŞ TEHDİT EDİLDİĞİNİ SÖYLEDİ”
Araca ateş etme olayında ağır yaralanan müşteki Tarık Alakuş, sanıkların kardeş olduklarını, mahallede 8-10 kişilik grup halinde gezdiklerini ve birçok kişiden tehdit ile araç aldıklarını belirtmişti. Sanıkların olaydan 1 yıl önce kendisinden 100 bin TL istediğini söyleyen Alakuş, kabul etmediğini ancak sonra korkudan sanıklara 10’ar bin TL verdiğini söylemişti. Sanıkların yanındaki insanlarla kendisini tehdit ettiğini belirten Alakuş, sanıkların kendisine ‘Seni öldürürüz. Bütün Alakuşları kaldıracağız’ dediklerini, ertesi gün Akın Alakuş’un öldürüldüğünü söylemişti. 

OLAYIN GEÇMİŞİ
20 Temmuz 2019’da Kağıthane’de gerçekleşen olayda iddialara göre, dedesi Akın Alakuş ile oturan Canberk Alakuş, sonrasında dedesinin yanından ayrıldı. Akın Alakuş’un telefon ile Canberk Alakuş’u arayıp kendisini eve bırakmasını istemesi üzerine olay yerine gelen Canberk Alakuş, duyduğu silah sesleri üzerine dedesi Akın Alakuş’un yerde yattığını gördü. Yaralı halde yerde yatan Akın Alakuş’a bir el daha ateş eden Sakıp Arıcı, Canberk Alakuş’un gelmesi üzerine elindeki silahla birlikte olay yerinden kaçtı. Olayın ardından hastaneye kaldırılan Akın Alakuş, hayatını kaybetti. Daha sonra 16 Ağustos 2019 tarihinde, müştekiler Tarık ve Fahrettin Alakuş ile Ali Kırıcı’nın içinde bulunduğu araç sanık Arıcı tarafından kurşunlanırken, olayda Tarık Alakuş ağır yaralandı.

İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Sakıp Arıcı ile Ümit Değirmenci ‘şüpheli’ olarak yer aldı. İddianamede, şüpheliler ile müştekiler arasında geçmişten gelen bir husumetin olduğu ve şüphelilerin müştekilerin ailesini tehdit ettiği belirtildi. Tarık Alakuş’a ait kahvenin kurşunlandığının anlatıldığı iddianamede, şüpheli Sakıp Arıcı’nın, Akın Alakuş’a 5 kurşun sıktığı ve yerde yatarken ateş etmeye devam ettiği vurgulandı. İddianamede, şüpheli Arıcı’nın, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ ile ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’, Ümit Değirmenci’nin ise ‘tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme’ ve ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 39 yıldan 60 yıla kadar  hapisle cezalandırılması talep ediliyor. 

Görüntü Dökümü:
—————–
ARŞİV

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!