Reklam Alanı
Reklam Alanı

DHA YURT BÜLTENİ- 16 

Reklam Alanı
featured
service
Reklam Alanı

1) BURSA’DA SAĞANAK; TARIM ARAZİLERİ SULAR ALTINDA KALDI
Bursa’da sağanak; dereler taşma noktasına geldi (5)

Bursa’nın İnegöl ilçesindeki Akçasu Deresi, sağanak nedeniyle taştı. Derenin çevresinde bulunan yaklaşık 100 dönümlük araziler, sular altında kaldı. Belediye ekipleri, iş makineleri yardımıyla derenin dibinde temizlik çalışmasına başladı. Tarlası su altına kalan Nihat Bozduman, “Hiç böyle olmazdı. Bugüne mahsus böyle bir şey yaşandı. Afetle karşılaştık. Aniden sel geldi. Hayvanlar için tarlama ot ekmiştim. 2 saat öncesine kadar burada hiçbir şey yoktu. Aniden selle karşılaştık. Tarlalarımız su altında. Ne olacağını bilemiyorumö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Ekiplerin çalışmasından detaylar
-Sular altına kalan tarlalardan detaylar
-Röportajlar
-Anons

Haber: Muammer İRTEM-Semih ŞAHİN/İNEGÖL, (Bursa), (DHA)

==================================

2) OTOMOBİL İLE MOTOSİKLETİN ÇARPIŞMA ANI GÜVENLİK KAMERASINDA 

Reklam Alanı

ZONGULDAK’ın Ereğli ilçesinde otomobilin çarptığı motosiklet sürücüsü yaralanırken, kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı.

Kaza, saat 12.00 sıralarında Müftü Mahallesi Yazar İlhami Soysal Sokak’ta meydana geldi. Mertcan Çimen yönetimindeki 34 TD 1634 plakalı motosiklet, alışveriş merkezi otoparkından çıkan Hasip Ergin’in kullandığı 34 DU 8973 plakalı otomobil ile çarpıştı. Yere düşen motosiklet sürücüsü Mertcan Çimen, yaralandı. Haber verilmesiyle gelen sağlık ekibi, Mertcan Çimen’e ilk müdahalede bulundu. Mertcan Çimen, ambulansla özel hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis ekipleri, Hasip Ergin’i ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürdü. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————–
-Kaza anı kamera görüntüleri
-Yaralıdan görüntüler
-Yaralının ambulansa alınması
-Trafik polislerinin olay yerindeki denetlemeleri

Haber-Kamera: Sinan KABATEPE/EREĞLİ(Zonguldak),(DHA)

=========================

3) PROF. DR. ALPER ŞENER: TAM KAPANMAYI GÜNDEME ALMAK GEREKİYOR
 
ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, koronavirüs vakalarındaki artışla ilgili, “Özellikle tam kapanmayı her zaman düşünmek, değerlendirmek lazım. Çünkü olgu sayısındaki bu artış devam ettiği sürece hastanelerde ve yoğun bakımlarda yer bulamayacağız. Geçmişte yaptığımız gibi belirli zaman dilimleri içerisinde tam kapanmayı, şehirlerarasındaki trafiğin kapanması dahil olmak üzere düşünmek ve gündeme almak gerekiyor” dedi.
Prof. Dr. Alper Şener, koronavirüs salgınında son dönemde Türkiye’de artan vaka sayılarını değerlendirdi. Prof. Dr. Şener, vaka sayıları artmaya devam ederse, tam kapanmanın gündeme alınması gerektiğine dikkat çekti.

‘FİLYASYON EKİBİNE BİLDİRİMLER EKSİK YAPILIYOR’
Türkiye’de virüse ve insanlara ait faktörler olduğunu belirten Prof. Dr. Alper Şener, “Virüse ait faktörlere bakıldığında, bulaşıcılığı yüksek olan varyant virüsün Türkiye’de baskın bir şekilde olmasından kaynaklanıyor. Bu varyant virüs ülkede hala yaygın vaziyette devam ederken vatandaşların salgının başından bu yana söylediğimiz maske, mesafe ve el hijyeni gibi önlemlere uymamasından ya da uyum gösterememesinden kaynaklanıyor. Vatandaşlar ayrıca açık alanlarda kalabalıklaşmaya yönelik önlemleri çok ciddiye almıyor. Çünkü açık alana çıkınca virüsün kalabalık alanda bulaşmayacağını düşünüyorlar. Vatandaşların filyasyon bildirimlerinin eksik yapıldığını görüyoruz. İnsanlar ağırlıklı olarak bir arada bulunduğu, vakit geçirdiği insanları pozitif çıktıkları anda korumak, kollamak gayesiyle karantinaya alınacakları için bildirmiyorlar. Farkına varmadan virüsü yayan bir grup da var” dedi.

‘AŞI, HASTALIĞIN AĞIRLAŞMASINI ENGELLİYOR’
Aşının koruyuculuğunun olup olmadığını da değerlendiren Prof. Dr. Şener, “Aşı aslında sadece virüsü alsanız bile hafif geçirmenizi sağlıyor. Aşıyı olsak bile şu anda salgın devam ettiği, normalleşme süreci olmadığı için maske, mesafe ve el hijyenine uymalıyız, kapalı kalabalık alanda bulunmamaya özen göstermeliyiz. Aşılanmış olsak dahi ev ziyareti yapmamak, toplantıları ertelemek lazım, açık alanda mesafenin kaybolduğu yerlerde maske kullanımına dikkat etmemiz gerekiyor. Aşı sadece hastalığın ağırlaşmasını engelliyor. Yoğun bakıma yatışı geciktiriyor. İyileşme sürecine olumlu katkısı var. Hastalığı daha hafif atlatıyorlar. Ama virüsü almanızı engellemiyor. Aşının virüsü almanızı engelleyeceği zaman da gelecek. O zaman salgının ortadan kalktığı zaman olacak” diye konuştu.

‘TAM KAPANMAYI DÜŞÜNMEK, DEĞERLENDİRMEK LAZIM’
Koronavirüste olgu sayısındaki artışın devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Şener, şunları söyledi:
“Özellikle tam kapanmayı her zaman düşünmek, değerlendirmek lazım. Çünkü olgu sayısındaki bu artış devam ettiği sürece hastanelerde ve yoğun bakımlarda yer bulamayacağız. Sağlık personelinin bu işe yetişmesi ciddi anlamda sorun yaratacak. Geçmişte yaptığımız gibi belirli zaman dilimleri içerisinde tam kapanmayı, şehirlerarasındaki trafiğin kapanması dahil olmak üzere düşünmek ve gündeme almak gerekiyor. Bir önlem almazsa, bu tırmanma döneminin en az birkaç hafta daha devam edebileceğini düşünüyorum. Önümüzdeki haftalara dikkat etmek lazım. Örnek veriyorum, bugün tam her yeri kapatsak dahi olgu sayılarında azalma iki haftayı bulacak. O yüzden bu bilinçle tam kapanmak istemiyorsak, tamamen her yeri kapatmak istemiyorsak, oraya doğru bir gidişat istemiyorsak, herkes artık bireysel önlemini almalı, Sağlık Bakanlığı ve hükümetin uyguladığı ve koyduğu kesin kurallara uyması gerekiyor.”

‘MASKE, MESAFE ÖNLEMLERİNE ARALARDA UYULMUYOR’
Çanakkale’de son dönemde artan vaka sayılarını da değerlendiren Şener, “Çanakkale halkı ne yazık ki, maske, mesafe önlemlerine aralarda uymuyor. Özellikle kapalı, kalabalık alanlarda gördüğümüz, şahit olduğumuz görüntüler çok iç açıcı değil. Havaların ısınmasıyla birlikte açık alanda da kalabalıklaşma başladı. Dolayısıyla bunun da salgın yönetimine, salgın dinamiğine olumlu etkisi olduğunu düşünmüyorum” dedi.

VAKA ARTIŞINDA 4’ÜNCÜ SIRADA
Sağlık Bakanlığı’nca geçen günlerde açıklanan risk haritasında ‘çok yüksek riskli’ iller kategorisine yükselen kentte, her 100 bin kişide görülen vaka sayısı 27 Şubat-5 Mart tarihleri arasında 107,29, 6-12 Mart tarihleri arasında 149,76, 13-19 Mart tarihleri arasında 202,75, 20-27 Mart tarihleri arasında 348,81’e ve 27 Mart-2 Nisan tarihleri arasında ise 546,77 oldu. Bu rakamla Çanakkale, haftalık vaka sayısında Türkiye dördüncüsü oldu. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Alper Şener röp.
-Kordonboyundan görüntüler.

Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ-Cemhan ŞEN/ÇANAKKALE, (DHA)

==========================

4) BİTLİS’DEKİ STK’LARDAN BİLDİRİ YAYINLAYAN 104 AMİRAL HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
 
BİTLİS’te, bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, emekli 104 amiralin, son dönemde gündemde olan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili bildirisine tepki göstererek suç duyurusunda bulundu.

Emekli 104 amiralin, son dönemde gündemde olan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile ilgili yayınladığı bildiriye Bitlis’teki STK’lar tepki gösterdi. Adliye binası önünde bir araya gelen Memur-Sen, Eğitime Destek Platformu ve Bitlis Medeniyet Platformu’na bağlı sivil toplum kuruluşlarından oluşan yaklaşık 50 kişilik grup, bildiri yayınlayan amirallerle ilgili Adliye’de suç duyurusunda bulundu.
Grup adına basın açıklamasını Memur-Sen Bitlis Şube Başkanı Cabir Durak yaptı. Durak, millet iradesinin yanında, vesayet zihniyetinin karşısında olduklarını belirterek şöyle konuştu:
“Kendisini millet iradesinin üzerinde gören bir grup emekli amiral, vesayet dönemlerine özlem duyan bir açıklama yayınladılar. Millete muhtıra verilen dönemlerden kalmış köhne bir zihniyetin hazırladığı bu açıklamayla, Silahlı Kuvvetler dâhil olmak üzere, devletin kurumlarının milletin hizmetinde olmasından duyulan rahatsızlık açık edildi. Milletin inancından, iradesinden, medeniyet değerlerinden kopmuş, millete yabancılaşmış bir zihniyetin taşıyıcısı olan bu asker emeklilerinin aktif görevde oldukları dönemde neye hizmet ettikleri herkesçe bilenmektedir. ‘Deniz Kuvvetleri emeklisi’ sıfatıyla yayınladıkları bildiri içerik itibariyle göstermiştir ki; bunlar olsa olsa ‘amiral eskisi’dir. Eski düzenin kafasını konuşturan bu 104 vesayet mankurtu; Kanal İstanbul ve Montrö anlaşmasına dair cümleler üzerinden ‘fikir beyanı’ adı altında çeşitli iletişim kanallarından gece yarısı deklare ettikleri ‘muhtıra çağrışımlı’ bir açıklamayla, siyasete ve millet iradesine müdahale etme niyetlerini beyan etmişlerdir. Kimi çevrelerin içeriğindeki darbe hevesini örtmeye, tahfif ederek masumlaştırmaya ve üstelik sahiplenmeye kalkıştığı bu açıklama, her ne kadar darbeci kafanın sefaletini gösterse de görmezden gelinebilecek bir durum değildir. Bu milletin bırakın açıktan darbe çağrısına, iradesine yönelik hiçbir vesayet imasına tahammülü yoktur. Bu nedenle emekli de olsalar siyasete müdahale etme hastalığı nüksedenlere milletin sessiz kalması düşünülemez. Milletimiz, açıklamayı yapanlar ve yazanlar kadar yazdıranların ve yayanların da farkındadır. 15 Temmuz’da kursaklarında kalan heveslerini FETÖ ayarlı açıklamanın satır aralarına gizlenmiş bir şekilde görüyor, kirli niyetlerini not ediyoruz.”
Grup basın açıklamasının ardından dağıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————-
-Adliye önündek toplanan STK temsilcilerinden detay
-Basın açıklamasından görüntüler
-Basın açıklaması sonrası dağılan katılımcılardan detay
-Özel ve genel detaylar

Özcan ÇİRİŞ-Ceren KURTYE/BİTLİS, (DHA)

============================

5) TOKAT’TA, EMEKLİ AMİRALLERİN BİLDİRİSİNE TEPKİ
 
TOKAT’ta Milli İrade Platformu üyeleri, 104 emekli amiralin ‘Montrö Sözleşmesi’ ile ilgili yayımladıkları bildiriyi kınadı.

Milli İrade Platformu üyelerinden oluşan yaklaşık 50 kişi, kent merkezindeki Yeraltı Çarşısı üzerinde emekli amirallerin bildirisine karşı basın açıklaması yaptı. Platform üyeleri ‘Bizler vatan nöbetinin başındayız. Hodri Meydan’ yazılı pankart açarak, “Amiral battı, darbeler yattı. Darbeye karşı omuz omuza” diye slogan attı.

Platform adına açıklama yapan Arif Hakkoz, “15 Temmuz alçak darbe girişimini kendilerince destekleyen ve bilinçaltı mesajlar vererek açıklama yapanlar bilmelidir ki FETÖ’cü ve bölücülere karşı dimdik ayaktayız. 15 Temmuz’da verilen dersi idrak etmekten uzak müptezeller, bir gece vakti toplanıp bu milletin iradesine karşı bildiri yayınlama cüretine ve hadsizliğine kalkışmışlar! Montrö Sözleşmesi’nin tadili ve Kanal İstanbul projesi konularını bahane ederek milletin iradesine gem vurmaya çalışanların karşısında olmaya devam edeceğiz. Millet iradesine karşı hâlâ bu gibi anti demokratik girişimlerden, darbe imalı bildirilerden, milletin kendilerine verdiği rütbeleri millete karşı kullanmaya kalkan bedhahlardan bir sonuç alabileceğini düşünenler varsa, onlara ve tüm 

uzantılarına karşı buradan ilan ediyoruz. Hodri meydan! Darbelerden medet umanlara karşı Milli İradenin Temsilcisi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin yanında olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” dedi. 
Basın açıklamasının ardından platform üyeleri emekli amiralleri ıslık çalarak protesto etti. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————–
-Grubun görüntüsü
-Dövizler ve sloganlar
-Grup adına açıklama

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ/TOKAT, (DHA) 

=========================

6) PROF. DR. YILDIZ: YERLİ AŞIDA ÇOK CİDDİ YAN ETKİ OLMADI

ERCİYES Üniversitesi (ERÜ) Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Yıldız, üniversite bünyesinde geliştirilen yerli aşı adayının Faz 2 çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Yıldız, “Faz 2’nin ikinci dozunda değerlendirme noktasındayız. İncelemelere göre, çok ciddi yan etki olmadı” dedi.

ERÜ Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yıldız, üniversitede geliştirilen yerli Covid-19 aşısı adayına ilişkin değerlendirmede bulundu. Prof. Dr. Yıldız, “Üniversitemizde yapılan yerli aşı adayının Faz 2’nin ikinci dozunda değerlendirme noktasındayız. Yaptığımız incelemelerde çok ciddi yan etki olmadı. Resmi veriler olmamakla birlikte baş ağrısı, aşı yapılan bölgede ağrı ve zaman zaman ilginçtir dişlerde ağrı, kandaki alerjiyi gösteren hücrelerin ılımlı artışı gibi ilacı kullanmayı kesmeye neden olunmayacak basit yan etkiler gördük. Bu durum Faz 3 aşısında daha da netleşecektir. Yerli aşının, Çin aşısının yan etkilerinden faklı olmadığını söyleyebiliriz” diye konuştu.

Ülkede iki tür aşı uygulandığını kaydeden Prof. Dr. Yıldız, “Aşılar doğru şartlarda üretildiği sürece iyi bir şey. Çeşitlilik ne kadar çok olursa aşıda başarı sağlanır. Aşı çeşitliliği nedeniyle ayrımlara da gidilebilir. Gençlere bağışıklık daha güçlü oluşabildiği için inaktif aşı yapılır, yaşlılara yeni teknoloji olan mRNA aşısı yapılabilir. Yan etkileri çok iyi bilinmiyor. Yaşlılarda daha güçlü bağışıklık oluşturur. Elinizde yeter ki aşı olsun” dedi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
—————————
– Prof.Dr Orhan Yıldız açıklama
– Diğer görüntüler

Haber: Yasin DALKILIÇ – Kamera: Melih KAMIŞ/KAYSERİ, (DHA)

=========================

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Reklam
Reklam
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Haberolduk.com - Son Dakika Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!